| Çok korkmuştum. Kararlarımı başkalarının vermesine izin verdim. | Open Subtitles | لقد كنت خائفة للغاية لقد سمحت لآخرين باتخاذ قرارى |
| Bana olduysa, başkalarının başına da gelmiştir. | Open Subtitles | ان كان هذا حدثَ الي، فهذا يعني بانه حدث لآخرين ايضاً |
| Bu ırmağın donmasını önleyen yer altı güçleri başkalarına büyük konfor getiriyor. | Open Subtitles | القوى الدفينة ذاتها التي تمنع النهر من التجمد تجلب رخاءً سخياً لآخرين. |
| başkalarına hayat vermek için, kendi canını düşünmeden ölen bir canlı daha yok. | Open Subtitles | لا مخلوق آخر يموت بلا أي ذرة انانيّة ليعطي الحياة لآخرين |
| Fakat diğerlerine izin verdin. | Open Subtitles | لكن سمح لآخرين بالازدهار ليس بإفلات من العقاب , ومن خلال سبب |
| Bazıları için ise bu, eski ve yeni nesil arasındaki boşluğu kapatmaktı, bu arada bu, birçok inancın çözmeye çalıştığı bir sorun. | TED | وكانت لآخرين سد الفجوة بين كبار السن والجيل الأصغر سنًا، وهو الأمر الذي تعاني منه العديد من المعتقدات حتى الآن. |
| İki haftalık süreçte bu virüs nüfusun geneline dört hafta sonra gezegendeki tüm büyük şehirlere yayılmış olacak. | Open Subtitles | لآخرين و في غضون إسبوعين سينتقل لجميع السكّان ...و بعد شهر سيكون في كل مدينة كبيرة على هذا الكوكب |
| Bazılarımız başkalarının da kaybolduğunu gördü. | Open Subtitles | رأى بعضنا ذلك يحدث لآخرين أيضاً |
| başkalarının çocuklarını avlasınlar. | Open Subtitles | دعهم يتصيدون أطفال أناس لآخرين |
| Benzer sebeplerden, başkalarının isteği üzerine hazırlamıştım ama bana yanlış bilgi verdiklerini anlayınca vazgeçtim. | Open Subtitles | "صنعته لآخرين بموجب أسباب مماثلة" لكنهم استعطفوني بمزاعم كاذبة، لذا منعته عنهم" |
| Benzer sebeplerden, başkalarının isteği üzerine hazırlamıştım ama bana yanlış bilgi verdiklerini anlayınca vazgeçtim. | Open Subtitles | "صنعته لآخرين بموجب أسباب مماثلة" لكنهم استعطفوني بمزاعم كاذبة، لذا منعته عنهم" |
| Belki bu durum başkalarının da başına gelmiştir. | Open Subtitles | ربما حدث ذلك لآخرين |
| Dahası, onun başarısı başkalarına da can verdi. | Open Subtitles | وفوق هذا, فهى بنجاحها توفر الحياه لآخرين |
| Hastalığı başkalarına bulaştırabilirsiniz veya saldırganlaşabilirsiniz... | Open Subtitles | هنالكَ فرصة في أنْ تقوم بنقل العدوى ...لآخرين أو أن تصبح عنيفاً |
| Çıkaramayacağımı biliyorsun. Hastalığı başkalarına bulaştırabilirsiniz veya saldırganlaşabilirsiniz... | Open Subtitles | هنالكَ فرصة في أنْ تقوم بنقل العدوى لآخرين أو أن تصبح عنيفاً... |
| Oğluma ulaşan kişiler, başkalarına da ulaşıyor. | Open Subtitles | الذين توصّلوا لإبني، يصلون لآخرين |
| Hayatının büyük bir kısmını diğerlerine papazlık yapmaya, ihtiyaç anında yanlarında olmaya, güçlük ve trajediyi aşmalarında yardımcı olmaya adadın. | Open Subtitles | أمضيت جزء من حياتك تحاول أن تكون كاهن لآخرين تحاول أن تلبى إحتياجاتهم |
| diğerlerine de böyle oldu, dedi. | Open Subtitles | قال أن ذلك حدث لآخرين. |
| Bazıları için yedi yıl çok az bir süredir. Bazıları için ise yedi gün yeterlidir. | Open Subtitles | بعض الناس لايعرفون بعضهم جيدا خلال سبع سنوات وسبع أيام تكون أكثر من كافية لآخرين |
| Bazıları için bir düş... Bazıları içinse kabus. | Open Subtitles | حلم للبعض كابوس لآخرين |
| İki haftalık süreçte bu virüs nüfusun geneline dört hafta sonra gezegendeki tüm büyük şehirlere yayılmış olacak. | Open Subtitles | لآخرين و في غضون إسبوعين سينتقل لجميع السكّان و بعد شهر... سيكون في كل مدينة كبيرة على هذا الكوكب |