Levi soyduğu bankanın karşısında niye yemek yiyordu diye düşünebilirsiniz. | Open Subtitles | ماحدث جعلني أتسائل فيما كان (لافي) يُفكر حينما قرر تناول الغداء عير شارع المصرف الذي سرقه |
Bilmiyorum Levi'nin evini istediler bi kaç kutu götüreceklerdi | Open Subtitles | لا أتذكر (ذهبوا إلى منزل (لافي لأخذ بضع صناديق |
Bu insanlar Levi'yı öldürdü. | Open Subtitles | (لقد قتل هؤلاء الأشخاص (لافي هل تفهمين هذا؟ |
LaVey'nin Şeytan Kilisesinin ilk kızkardeşlerinden biri. | Open Subtitles | واحدة من أوائل الأخوات من كنيسة الشيطان لافي |
Bende neden "Anton LaVey* Eğlence Koşusu" adında bir email var? | Open Subtitles | لماذا لدي بريد إلكتروني ل "أنطون لافي المرح تشغيل"؟ |
Merhaba, ben Laffy, Joker'in yardımcı küçük cini. | Open Subtitles | مرحبا انا "لافي" القزم صغير مساعد الجوكر |
Lavie sarışın şu şeylerden birine dönüştüren pisliği kapmış. | Open Subtitles | ( (لافي, الشَقراء، إنها مُصابة بذلك الشيء الذيّ حول هذه الأشياء هكذا. |
Chatau Lafite 1961. Şişesi 200 dolar | Open Subtitles | إنه (شاتو لافي 1961) سعره 400$ للعلبة |
Mossad ajanı Rebecca Levi'nin başına gelenleri duydum. | Open Subtitles | سمعت عن عميل الموساد " ريبيكا لافي " |
Levi bize bu konuda yardım etti | Open Subtitles | إستمر (لافي) بمساعدة تاجر كان يحجزه |
Levi Cohenin meslektaşı . | Open Subtitles | لقد كنت زميل ل (لافي كوهين) الراحل |
Levi ortağından 2.8 milyon çalmış | Open Subtitles | سرق (لافي) 2.8 مليون من شريكه في صفقة |
Peki ya Levi öldükten sonra | Open Subtitles | حسناً, ماذا بعد أن يموت (لافي)؟ |
Levi ortağından milyon dolar çalmış | Open Subtitles | لقد أخذ (لافي) مليونا دولار من شريكه |
LaVey'in öyle olmadığı düşünülüyor. | Open Subtitles | وهذا ما لا يعتقده لافي |
LaVey bir dolandırıcılıktı. | Open Subtitles | لافي كان محتال |
Ah bak, Laffy. Anne "Yasal" bir şey söyleyecekmiş. | Open Subtitles | اوه ,انظر ,لافي مامي لديها شيء تقوله |
Lavie, beni bırakma. | Open Subtitles | (لافي)، لا تتركينيّ |
- Siz çocuklar Lafite ister misiniz? | Open Subtitles | ياشباب هل تحبون (شاتو لافي) ؟ نعم! |