Kızımın ya da oğlumun, babasının bir yatak lazımlığı temizleyicisi olduğunu düşünmesini istemiyorum. | Open Subtitles | لا اريده او اريدها ان يفكر ان والده عامل نظافة ، تعرفان ؟ |
Konu bu değil, para senin paran. Ben Onu istemiyorum. | Open Subtitles | هذا الى جانب ان هذا مالك الخاص وانا لا اريده |
Sessiz kalacağına söz vermelisin. Etrafta duyulmasını istemiyorum. | Open Subtitles | عليك ان تعدنى ان تبقى هادئا لا اريده ان ينتشر |
Bak Onu istemiyorum, onunla birlikte de değilim. | Open Subtitles | انظر, لا اريده. انا لست معه |
Onun sincaplarla takılmasını istemem. Onların kişisel rahatsızlıkları var. | Open Subtitles | لا اريده ان يتعلق بالسناجيب عندهم اضطرابات في الشخصية |
Ve kimse beni yapmak istemediğim bir şeyi yapmaya zorlayamaz. | Open Subtitles | ولكن لا يستطيع أى احد إجبارى على ما لا اريده |
Gelmesini istemiyorum! Yaşamak istiyorsanız, çıkın buradan! Hepiniz dışarı çıkacak mısınız? | Open Subtitles | احمق لا اريده ان ياتي و اريدكم ان تخرجوا هل من الممكن ان تذلفوا ؟ |
Kırık parmaklarla keman çalmasını istemiyorum. | Open Subtitles | لا اريده ان يلعب على الكمان بأصابع مكسورة |
Onun buraya gelmesini bile istemiyorum. Eğer bu işi alırsak büyük sorunlar yaşayacağız. | Open Subtitles | لا اريده في هذه المكاتب , أن آخذ اعماله ستكون مشكله |
Gayrıresmi olarak, görmesi gerekmeyen hiçbir şeyi görmesini istemiyorum. | Open Subtitles | غير رسمي ، لا اريده ان يرى شيئ لايجب ان يراه |
O orospu çocuğu. Çok tehlikeli bir adam, onu artık barımda görmek istemiyorum. | Open Subtitles | هذا الحقير انه رجل خطير وانا لا اريده في البار بعد الآن |
Onu istemiyorum. Zavallının teki o. Biliyorum. | Open Subtitles | لا اريده انه مثير للشفقه |
Onu istemiyorum pasalılığıyla kirliliğiyle. | Open Subtitles | لا اريده ان يتلوث مع القذارة |
Ve ben de Onu istemiyorum. | Open Subtitles | وانا لا اريده |
Onu istemiyorum. | Open Subtitles | لا اريده |
Ama evi ne kadar sevsem de siz ayrılıyorsanız istemem. | Open Subtitles | لكن بقدر حبي لذلك المنزل تعلمون , لا اريده اذا كان هذا سيئدي الى رحيلكم |
Dürsüt olmam gerekirse yok. Ama eğer aklındaki başka bir şeyse onun hayal kırıklığı yaşamasını istemem. | Open Subtitles | في الحقيقة كلا, و لكني لا اريده ان يعلق اماله كثيرا |
Ama bu yazı ile kesinlikle yapmak istemediğim tek şey köpekbalıklarını canavar gibi göstermeye devam etmekti. | TED | ولكن شيء واحد أنا بالتأكيد لا اريده من هذه التغطية وهي ان نواصل تصوير اسماك القرش كوحوش بحرية |
İki, belki de istemediğim için parmağımda bir yüzük yoktur. | Open Subtitles | ثانياً: ربما لا يوجد خاتم بأصبعي لاني لا اريده |