ويكيبيديا

    "لا يمكنها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • edemez
        
    • edemiyor
        
    • alamıyor
        
    • olamaz
        
    • mümkün değil
        
    • asla
        
    • alamaz
        
    • yapamaz
        
    • kalamaz
        
    • olamayacağını
        
    Yani, beyni çalışır, her şeyi duyar, her şeyi anlar... fakat hareket edemez. Open Subtitles فمخها يعمل، يمكنها سماعك يمكنها فهم كل شيء لكن لا يمكنها أن تتحرك
    Yasal sebepler yüzünden bir Sentetik kendi kendini kontrol edemez. Open Subtitles لأسباب قانونية، هي الاصطناعية الأجهزة لا يمكنها القيام بفحص الذاتي
    Önemsiz bir düşüş sanmıştık, ama artık konuşamıyor ve hareket edemiyor. Open Subtitles ظننا أنه مجرد سقوط لكنه لا يمكنها التحرك أو التحدث الآن
    Boğuluyor. Nefes alamıyor. Onu dışarı çıkardın mı? Open Subtitles إنها تختنق، لا يمكنها التنفس اخرجوه من هنا، حسناً؟
    Ama o evli değil, evli olamaz? Open Subtitles لكنها ليست متزوجة , لا يمكنها أن تكون كذلك
    Ama aradığı avı görmesi mümkün değil çünkü onlar dalların içinde. Open Subtitles لكن الحشرات التي تنشدهم، لا يمكنها رؤيتهم، ذلك أنهم مدفونين عميقاً داخل الأغصان.
    Pat Allen'ın aklına, kocasının ona yalan söyleyeceği asla gelmezdi. Open Subtitles بات الن لا يمكنها ان تتخيل ان زوجها يكذب عليها
    Amerikan hükümeti, bu konuyla alakadar görünemez ve onu açığa çıkartmayı göze alamaz. Open Subtitles الحكومة الأمريكية لا يمكنها الأقتراب من هذا الموضوع و إلا سيخاطروا بكشف تخفيها
    Yüzler arı aynı anda çalışsa bunun kadar polenleşme yapamaz. Open Subtitles مئة نحل تعمل طوال الوقت لا يمكنها أتلقح كهذه النحلة.
    - ...bu zamanın ne kadar huzurlu olduğunu inkâr edemez. Open Subtitles حتى إنسانة كليلة مثلك لا يمكنها إنكار مثالية هذا الزمن
    Oynayamaz, şarkı söyleyemez ve dans edemez. Open Subtitles لا يمكنها ان تمثل، لا تستطيع الغناء. ولا تستطيع الرقص.
    Bu çılgınlık. Sana böyle davranmaya devam edemez. Open Subtitles هذا جنون لا يمكنها التوقف عن معاملتك هكذا
    Etle baş edemiyor. Sadece cansız nesnelerle. Open Subtitles لا يمكنها التعامل مع اللحم يبدو أنها تعمل فقط على الجوامد
    Ama bu durumda, gelişigüzel bir şekilde hareket edemiyor. Open Subtitles لكن في حالتها هذه , لا يمكنها التحرك بحرية
    Evet, fakat bu oda vazosuz nefes alamıyor. Open Subtitles نعم، عدا أن الغرفة لا يمكنها التنفس دون الزهرية
    Kadın artık sahilden keyif alamıyor. Open Subtitles المرأة لا يمكنها ان تستمتع بالشاطئ بعد الان
    En güçlü aşkımızın başaramadığını o zavallı vedalaşma başarmış olamaz." Open Subtitles ليلة واحدة لا يمكنها أن تنجح حيث فشل الحب
    Fabrizio, kilise bu konuda sana yardımcı olamaz. Open Subtitles فابريسيو, الكنيسة لا يمكنها أن تفعل لك أي شيء.
    Öncelikle yanağımdaki kokuyu kelimelere dökmem mümkün değil. Open Subtitles حسناً ، أولاً ، الكلمات لا يمكنها وصف الرائحة التي علقت بخدي
    Bütün dünyaya acı doğrultusundan bakıyordu... ama kendini ya da kaderini asla göremiyordu. Open Subtitles يمكنها رؤية العالم بأكمله بدقة مؤلمة ولكن لا يمكنها رؤية نفسها أو مصيرها
    - Yasal olarak parayı alamaz. - alamaz. Yarısı benim. Open Subtitles قانونياً لا يمكنها أن تأخذ هذا الغرض قانونياً لا يمكنها ذلك,لي النصف في كل شيئ
    Bir fikrin ayakta kalması için, bütün içgüdülerimizi reddedebiliriz, önemsiz bir fikir için. Başka hiçbir canlı türü bunu yapamaz. TED يمكننا أن ننكر كل غريزة لدينا للبقاء على قيد الحياة لأجل فكرة، فقط مجرد فكرة. الأنواع الأخرى لا يمكنها القيام بذلك.
    Gelgit sınıfı bir ejderha suyun dışında çok fazla kalamaz. Open Subtitles مياه طبقه التنين لا يمكنها تحمل وقت طويل خارج الماء
    Kulağa çılgınca geldiğini biliyorum ama 10 yıl önce doktor kuzenime çocuk sahibi olamayacağını söylemişti. Open Subtitles اعرف انة يبدو جنونياً لكن منذ عشرة سنوات الطبيب اخبر ابنة عمى ان لا يمكنها الانجاب

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد