Konsepti anlamak için bir ahmak açıklamasına ihtiyacın varsa evet. | Open Subtitles | في حال أردت مصطلح لتفهم عمل اللوح الحجري ؟ بلي |
Ernie Belcher'ın kayboluşunu anlamak için, önce Camden kasabasını anlamanız gerekir. | Open Subtitles | لتفهم تماماً إختفاء إيرني بيلتشر أولاً, يجب عليك فهم مدينة كامدن |
Benim yerime arabaya sen binseydin ne dediğimi anlardın. | Open Subtitles | كنت لتفهم ما أعنيه لو كنت ركبت تلك السيارة بدلاً مني |
Watson beni anlayacak kadar iyi tanıdığın için, hiç bir şekilde sinirli birisi olmadığımı da bilirsin. | Open Subtitles | اظن انك تعرفنى جيدا يا واطسون لتفهم اننى رجل عصبى على الاطلاق. |
Sen anlamazsın tepetaklak oğlan. | Open Subtitles | بدون اهانة ، لكنك مقلوب راس على عقب كثيرا لتفهم هذا |
Gerçeği anlayabilecek kadar büyüdüğünde eminim Pen teyzen bunu sana verecektir . | Open Subtitles | أنا متأكدة أن عمتك بين ستعطيك المذكرات عندما تكبر كفاية لتفهم الحقيقة |
Bunu anlaman için basitçe söyleyeceğim: Geliyorsun. | Open Subtitles | دعني أخبرك بها وأُمسِك بيديكَ كطفلٍ صغير لتفهم ما سأقوله |
Belli ki, makale yayınlamayı anlamak için daha çok gençsiniz. | Open Subtitles | أنت غير ناضج بشكل واضح جداً لتفهم ما يعنيه النشر. |
Akademisyenlerin popüler medyayla neden ilgilenmediklerini anlamak için önce üniversitelerin nasıl çalıştığını anlamalıyız. | TED | لتفهم لما لا يتعامل الأكاديميون مع وسائل الإعلام المشهورة، عليك أن تفهم أولاً نظام الجامعات. |
Bu sırada beyniniz arka uçta yeni ortaya çıkanların ayrıntılarını anlamak için yakalamaca oynuyor olacaktı. | TED | بينما ستحاول أدمغتكم التفوق في النهاية لتفهم ما قد حدث للتو. |
Neden tatlı oldugunu anlamak için beynimize bakmanız gerekir. | TED | ولكنك يجب أن تنظر داخل أدمغتنا لتفهم لماذا هي حلوة |
anlamak için çok küçük olabilirsin. | Open Subtitles | قد تكون صغيراً جداً لتفهم.. ولكن، اسمعني على أية حال. |
Nereden geldiklerini anlamak için Ulysses okumana gerek yoktur. | Open Subtitles | ليس عليك أن تقرأ يوليسيس لتفهم ما يريدون |
Buna kariyer tatmini deniyor ve sen bunu anlardın eğer... | Open Subtitles | هذا يسمي (الرضا المهني) وكنت لتفهم هذا لو كان 000 |
Buna "kariyer tatmini" derler. Sen de bunu anlardın eğer bir kariy... | Open Subtitles | كنت لتفهم هذا لو انك000 |
Yıllardır attığım nutukları dinliyordun ama işittiğini anlayacak kuvvetin yoktu. | Open Subtitles | لقد استمعت إلىُ أقول العظات لسنوات ولكن لم يكن لديك الذكاء لتفهم ما تسمعه |
Söyleyeyim ama o kadar aptalsın ki anlamazsın. | Open Subtitles | سأخبرك، لكنك غبي جداً لتفهم هذا ـ ماذا؟ |
Tek ihtiyacı olan onu dinleyebilecek birisi ve onun ruh halini anlayabilecek birisi. | Open Subtitles | كل ما يحتاجه هو شخص ما للإستماع إليه لتفهم ما يمر به |
Burada olanları anlaman için daha ne olması gerekiyor? Anlıyorum zaten. | Open Subtitles | ما الذي يجب أن يحدث لك أيضاً لتفهم ما يحصل؟ |
...her şeyi anlamaya hazır olduğumu, ama artık bir anlamı yok. | Open Subtitles | و أنني مستعد لتفهم أي شيء يحصل ولكن لا يبدو الأمر صائباً |
Öyle görünüyor ki, kelimeleri anlayamayacak kadar aptalsın. | Open Subtitles | يبدو بأنكَ غبي جداً لتفهم الكلمات البسيطة |
Bunun nasıI bir şey olduğunu anlayabilmenin bir yolu yok Bob. | Open Subtitles | لاتوجد طريقة لتفهم (ماهيةُ الأمر كيف، يا (بوب. |