"لديه أسباب" - ترجمة من عربي إلى تركي

• sebebi var
• sebebi vardır
• sebepleri var
• bir nedeni

Bu işe karışmamak için bir sebebi var.
لقد كان لديه أسباب تمنعه من التدخل.

Beni tutmak için çok sebebi var.
لديه أسباب كثيرة للإحتفاظ بي هنا

Diğerleriyle el sıkıştığına göre, bence iyi bir sebebi vardır.
إن كان يصافح الآخرين فأنا واثق أن لديه أسباب مقنعة

Babanın itici ve çekilmez hayattan kaçmak için eminim iyi bir sebebi vardır.
أنا متأكدة أن أباك لديه أسباب وجيهة ليعيش حياة متنقلة وغير مستقرة

Askerlerin Mars'a gitmek istemelerinin stratejik sebepleri var gibi görünüyor.
يبدو أن الجيش كان لديه أسباب إستراتيجية للرغبة فى الذهاب إلى المـريخ

Biliyorum, kulağa fahiş geliyor. Fakat iyi sebepleri var.
أنا أعلم أنها تبدو باهظة ولكن لديه أسباب وجيهة.

Eğer Diğerleri ile el sıkışıyorsa eminim iyi bir nedeni vardır.
إن كان يصافح الآخرين فأنا واثق أن لديه أسباب مقنعة

Roma'dan nefret etmek için birçok sebebi var.
كان لديه أسباب كثيرة أن يكره روما.

Jon Snow'un Cersei'den nefret etmek için sizden daha fazla sebebi var.
(جون سنو) لديه أسباب لكره (سيرسي) أكثر مما لديك

Robert Barone'un böyle bir iki tiki olmasının bir sürü sebebi var.
...كل ما أعنيه أن (روبرت بارون) ...لديه أسباب كثيرة ليطور عادته المتوترة ...أو شي ما

Herkesin yalan söylemek için sebebi vardır.
كل من يكذب لديه أسباب خاصة به.

Belki iyi bir sebebi vardır. Tabii.
-ربّما لديه أسباب سديدة .

Evet, bence bunun için gerçekten geçerli sebepleri var.
نعم ، حسناً هو لديه أسباب وجيهة فعلاً للقيام بذلك

- Ama bir nedeni olmalı, değil mi?
-لكنه بالتأكيد لديه أسباب لذلك

Mutlaka geçerli bir nedeni vardır.
متأكد أن لديه أسباب وجيهه