Fizikçilerse takımlar arasındaki sınırlara bakmasızın birlikte çalıştı çünkü tüm bunların üzerindeki veriye erişmeleri gerekti. | TED | لكنّ الفيزيائيين تعاونوا بغضّ النظر عن الحدود بين المجموعات، لذا، كان من اللازم الوصول للبيانات لكلِّ هؤلاء |
tüm bu kargaşa için özürlerimi kabul edin. Kalbimdeki işkenceyi bir görebilseniz. | Open Subtitles | إسمحي لي أن أبيـِّنَ لكِ مدى أسفي لكلِّ ما حدث تواً، أترين كيف قلبي يخفق بشدة ؟ |
Ya seni kaybedecektim ya da diğer tüm ajanları. | Open Subtitles | كانت ثمّة احتمالية لخسارتكَ مقابل الخسارة المؤكدة لكلِّ العملاء الآخرين |
Ya seni ya da tüm diğer ajanları kaybedecektim. | Open Subtitles | كانت ثمّة احتمالية لخسارتكَ مقابل الخسارة المؤكدة لكلِّ العملاء الآخرين |
tüm bunları organize etmek ne kadara mal oldu haberin var mı senin? | Open Subtitles | أتعرف كم كلـَّفني الترتيب لكلِّ هذا ؟ |
Bu sadece insanlarla ilgili değil. tüm yaşayan canlılarla ilgili. | Open Subtitles | إنّها ليست للبشر فقط، بل لكلِّ الأحياء |
Hayatımdaki tüm başarısızlıklarımın yaşayan bir hatırlatıcısısın. | Open Subtitles | أنتِ تذكارٌ حيّ لكلِّ فشلٍ في حياتي |
Bir kaç yüz dolar sevdiğim tüm insanların noelini güzelleştirir. | Open Subtitles | قرابة 100 دولارٍ ستفي بالغرض من أجل إرسال بطاقات "عيد ميلاد مجيد" لكلِّ من أحب. |
Ama ben tüm zamanımı bunu planlayarak geçirdim. | Open Subtitles | لكنني قمتُ بالتخطيط لكلِّ ذلك |
tüm bunlara gerek yok. | Open Subtitles | . لاحاجة لكلِّ هذا |
- tüm tavsiyelerin için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً لكلِّ نصائحكَ |
tüm Amerikanlara ölüm! | Open Subtitles | الموتُ لكلِّ الأمريكان |
Ve tüm bunları ben ayarladım. | Open Subtitles | -و لهذا، رتبتُ لكلِّ شيء |