| Beni dinleyebilirler ama sanırım artık onların adamı olmadığımın farkındalar. | Open Subtitles | ربما يصغون و لكنني أظن أنهم يعرفون أنني لم أعد |
| Az çok insana benziyorlar, ama sanırım dilsizler. | Open Subtitles | إنهم يشبهون البشر تقريبا لكنني أظن أنهم خرس بكم |
| Sağol ama sanırım daha iyisini becerebilirim. | Open Subtitles | شكراً على عرضك ,لكنني أظن أن باستطاعتي القيام بأفضل من ذلك |
| Bilirsin, hep aynı derler Ama bence sağdan sola kazımak yukarıdan aşağıya kazımaktan daha hızlı. | Open Subtitles | تعرف، يقولون انها كلها سيان لكنني أظن أنّ الحل من جنب الى جنب أسرع منه صعوداً ونزولاً |
| Ama bence öyle. Ve... | Open Subtitles | لكنني أظن انكِ كذلك و أنتِ تخبرين نفسكِ أنكِ بطلة |
| Belki yeterince iyi anlatamadım ama sanırım çenini kapalı tutmanı söylemiştim. | Open Subtitles | ربما لم أكن واضحاً في كلامي، لكنني أظن أخبرتك بأن تبقي فمك مُغلق. |
| Belki yeterince iyi anlatamadım ama sanırım çenini kapalı tutmanı söylemiştim. | Open Subtitles | ربما لم أكن واضحاً في كلامي، لكنني أظن أخبرتك بأن تبقي فمك مُغلق. |
| ama sanırım bu vakti Jennifer ile geçirmen daha önemli senin için. | Open Subtitles | لكنني أظن أنه من الأفضل أن تقضيها هذه المره مع جينيفر |
| Normalde, bu tür şeylerde pek iyi değilimdir ama sanırım bu seferki oldukça iyi oldu. | Open Subtitles | أنا أكتب بشكل سيء لكنني أظن أن هذه جيدة جداً |
| ama sanırım evlenmek üzere olan herkes böyle hisseder. | Open Subtitles | لكنني أظن أن هذا هو شعور الجميع قبل الزواج ألا تظن ذلك ؟ |
| Şeyy,sanırım istiyordum. ama sanırım sadece kıskançlık yaptım. | Open Subtitles | حسناً ، إعتقدت أني كذلك لكنني أظن أنها فقط الغيرة |
| ama sanırım hareket etmen patlamasına neden olabilir. | Open Subtitles | لكنني أظن أن هذا سيسبب في اضطراب الذخيرة و انفجارها |
| - Bilmiyorum. ama sanırım bunu öğrenmek üzereyiz. | Open Subtitles | لا أدري، لكنني أظن أننا على وشك معرفة هذا |
| Evet, kelimeleri zor seçtim ama sanırım onu kırmadan geri çevirebildim. | Open Subtitles | , بالكاد أمكنني ايجاد الكلمات لكنني أظن أنني رفضت بأدب |
| İyi denemeydi ama sanırım az önce pizza siparişi verdin. | Open Subtitles | , محاولة طيبة لكنني أظن انك طلبت البيتزا |
| Nasıl yaptığını bilmiyorum ama sanırım hepsi birbiriyle bağlantılı. | Open Subtitles | لاأعرفكيففعل هذا , لكنني أظن أن كل شئ متصل |
| Aşağılık şerefsiz gitti Ama bence sen gerçek bir yeteneksin ve beraber çalışmalıyız. | Open Subtitles | لقد غادر إبن العاهره لكنني أظن بأنه لديك موهبة حقيقية و يجب علينا أن نعمل معاً |
| Romantik olmadığını düşündüğümü sanıyorsun Ama bence senden daha zeki olmadığımı da düşünüyorsun. | Open Subtitles | أعلم أنك تظن بأنني لا أظن أنك رومنسي لكنني أظن أنك تظن أنني لست ذكية |
| Romantik olmadığını düşündüğümü sanıyorsun Ama bence senden daha zeki olmadığımı da düşünüyorsun. | Open Subtitles | ماذا تعنين بأنكِ فزتي ؟ أعلم أنك تظن بأنني لا أظن أنك رومنسي لكنني أظن أنك تظن أنني لست ذكية |
| Ama bence şu anda yapman gereken en iyi şey o öfkeyi gerçekten hak eden kişiye yoğunlaştırman. | Open Subtitles | لكنني أظن أن أفضل شيء يمكنكِ أن تفعليه الآن هو تركّزي كل ذلك الغضب تجاه الشخص الذي يستحقه فعلاً |
| Bir tahmin ama, galiba termometresiz kaldınız. | Open Subtitles | أنا فقط أخمن، لكنني أظن أنكَ ربما فقدت ميزان الحرارة |