Bu kültürler bir zamanlar, dans ediyor, âşık oluyor, Tanrıya şarkılar söylüyor ve ormana tapıyordu, şimdi tek kalan şey, gördüğünüz gibi taşlardaki izler. | TED | هذه الثقافات التي كانت ترقص وتتحاب فيما بينها، وتغني للإله وعبدت الغابة كلما تبقى هي رسومات على الحجر، كما ترون. |
Tanrıya şükür ki deli sesçi güvenlik kameralarını bırakmış çünkü, Emmy ödülü popülerliğini çok arttırdı. | Open Subtitles | و حمدا للإله صاحب الصوت المجنون ترك كاميرا المراقبة تصور لأن تلك الجائزة رفعت معدلها |
Tanrıya izin vermeyen bir aşamaya gelerek kendinizi oldukca zor inanılmaz bir cevap bulmaya itersiniz. | Open Subtitles | و لدرجة أنك لا تسمح للإله سوف تنضغط بشكل هائل للعثور على بديل هائل |
Sanki hepimiz Tanrı'nın özel gösterim salonunda izlediği film kahramanları gibiyiz. | Open Subtitles | يبدو أننا جميعاً كشخصيات بفيلم يتم مشاهدته بغرفة عرض خاصة للإله |
ve sormuş, "Ne çiziyorsun?" "Tanrı'nın resmini çiziyorum", demiş kız. | TED | وقالت "ماذا ترسمين؟" فقالت الطفلة " أنا أرسم صورة للإله." |
Hiç de kolay değildi çocuklar, çünkü ne yaptığımı hiç bilmiyordum. Tanrı'ya yakışır bir sesim de yok. | Open Subtitles | ، لأنني لم أكن أعلم ماذا كنت أفعل ولم أكن أملك صوتاً جيداً للإله |
artık Tanrının varlığıyla ilgili değildir. | Open Subtitles | لم يعد هنالك وجود للإله |
Benim için, bir Tanrıya kaderime müdahalesi için dua etmek, ilkel ve oldukça saçma bir şey. | Open Subtitles | بالنسبة لي، فكرة الصلاة للإله تؤثر نوعا ما على إيماني كلاهما يبدوان بدائيان و محزنين بشدة |
Yatakta felakettiler. Tanrıya şükür biz de ayık değildik. | Open Subtitles | نمنا معهم في السرير، شكرا للإله لم نكن سكرانات. |
Tanrıya dua ediyorum çünkü eğer tanrı varsa senin olmadığını düşündüğünü biliyorum ama varsa bana ne yapacağımı bilmediğim şeyler gösteriyor. | Open Subtitles | أواصل الدعاء للإله لأنه إن كان الإله و أعلم أنك لا تظن لذلك لكنإنكان.. فهو يريني شيئًا لا أعلم ماذا أفعل به |
Ama bu görüntüler ben Tanrıya ulaşmaya çalıştığımda ortaya çıkıyor. | Open Subtitles | لكن هذه الرؤى تحدث فقط عندما أصلي للإله |
O, Tanrıya adandı. | Open Subtitles | لم تم الوعد بها للإله |
Tanrıya şükürler olsun! Sonunda buradasın. | Open Subtitles | شكرا للإله على الأقل أنت هنا |
Tanrıya şükür, benim için geldin! | Open Subtitles | حمداً للإله أنك جئت من اجلي |
Tanrıya dua et. Herşey düzelecek. | Open Subtitles | اذهب إلى المعبد، وصلِّ للإله. |
Tanrı'nın Sihirli Çemberi'nin bağış toplama günü en son ne zaman bu kadar tanrısaldı hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لا أتذكر آخر مرة كانت جمع التبرعات للدائرة السحرية للإله رائعة |
Ramanujan Tanrı'nın bir tecellisi olmadığı müddetçe denklemlerin anlamı olmadığını söylemişti. | Open Subtitles | أخبرني أنّ المعادلة لا تحمل معنىً بالنسبة له .ما لم تُعبّر عن تصوّرٍ للإله |
Ama gelin görün ki, bir sonraki sabah uyandığında, dansçı için bir sorun vardır: artık salı sabahıdır; saat 11 olmuştur, ve artık dansçı Tanrı'nın bir tecellisi değildir. | TED | لكن، الجزء الصعب يأتي في الصباح التالي، للراقص نفسه، عندما يستيقظ ويكتشف أنها الحادية عشرة صباح يوم الثلاثاء ولم يعد لمحة للإله. |
Ama Kral, Tanrı'ya, Papa'dan daha fazla borçlu hissediyor kendisini. | Open Subtitles | لكن يبدو أن الملك يشعر بالامتنان للإله أكثر منه إلى البابا |
Annem, kardeşimi kurtarsın diye Tanrı'ya yalvardı. | Open Subtitles | بدأت أختي الصغيرة في سعال الدم والدتي توسلت للإله لإنقاذ حياتها |
Tanrı'ya hastalık yoluyla erişebiliriz zaten. | Open Subtitles | لذلك من خلال المرض يمكننا أن نصل للإله |
İnsanoğlunun şüphelerini bir kez daha gideren "Tanrının varolmayışı" ile ilgilidir. | Open Subtitles | لكنه غياب للإله يريح الإنسان |
Tanrının tüm görkemi bu blogda. | Open Subtitles | كل مجد للإله يذكر بالمدوّنة |