İşin en kötü yanı O'nu öldüren kişi ben değildim. | Open Subtitles | وما جعلها اسوأ اننى لم اكن الشخص الذى قتل سكوموتو |
Aslında ilk başta eğitimde değildim, ön-hukuk eğitimi aldım. Babam avukat. | Open Subtitles | فى الحقيقة لم اكن مدرس فى الاصل بل كنت طالب حقوق |
Ne sürpriz ama. Hepinizin dost olduğu aklıma gelmezdi hiç. | Open Subtitles | يا لها من مفاجأه . لم اكن اعرف انكما اصدقاء |
Onu öpmek gibi bir niyetim yoktu. Nasıl olduğunu bile anlamadım. | Open Subtitles | انا لم ارد تقبيله او على الاقل لم اكن اتوقع ذلك |
Bu dükkanı iki yıl önce aldığım zaman, elimde olanın farkında değildim. | Open Subtitles | عندما امتلكت هذا المحل منذ سنتين لم اكن اعلم ماذا املك ؟ |
Ama Kapitalizm üstüne hızlı kurs veren sadece ben değildim. | Open Subtitles | ولكنى لم اكن وحدى من يعرض برامج مكثفة على الرأسمالية |
cidden mi, Farkında değildim... Başka gelecek var mıydı kaptan. | Open Subtitles | حقا لم اكن مدركاً ان اي شخص سيذهب يا كابتن |
O kadar da endişeli değildim ta ki son NTAC kontrolünü kaçırana kadar. | Open Subtitles | انا لم اكن قلقان الى ان لم يحضر ميعاده الاخير فى الامن الوطنى |
Benim oğlan video oyunları hastasıdır Pong oyununda ben de fena değildim. | Open Subtitles | ابني بارع في العاب الفيديو وانا لم اكن سيئا في لعبة البونغ |
Onu öldürmek zorunda da değildim, korkmuş da değildim onu öylece öldürdüm. | Open Subtitles | لم اكن مضطرا ان اقتله فلم اكن خائفا او انا فقط قتلتة |
Bilmiyorum, Walter. Gece hiç bu kadar yakın görünmedi bana. | Open Subtitles | لا اعلم والتر فانا لم اكن قريبا هكذا من قبل |
Anlatmak istediğim, Tanrım, bunu daha önce milyon kereler söyledim fakat aniden farkettim ki daha önce hiç bunu yaşamadım. | Open Subtitles | أقصد , يا إلهي , لقد قلت هذا مليون مرة قبلاً لكن فجأة إكتشفت أنني لم اكن أعنيها حقاً أبداً |
- Esas olay sallamakta biter demiştim. - hiç bir zaman iyi sallayamamışımdır. | Open Subtitles | لقد قلت لك ان السر فى التلويح حسنا, لم اكن جيدة فى التلويح |
Ben kimsenin tarafını tutmuyorum. Taraflar olduğundan da haberim yoktu. | Open Subtitles | انا لا اخذ جانبها لم اكن اعرف ان هناك جوانب |
Küçükken konu hakkında hiçbir bilgim yoktu tabi ki. | TED | عندما كنت طفلة لم اكن أعلم شيئاً عن الامر |
Onun, orada olduğunu bilmiyordum. Bilmiş olsam bile ona elimi sürmezdim. | Open Subtitles | لم اكن اعرف أنها هناك و لو عرفت لم أكن لالمسها |
Çok yorgunum. hiç mutlu değilim. Bir an bile mutlu olmadım ben. | Open Subtitles | انا متعبه جدا انا لست سعيده قليلاً انا لم اكن سعيده ابداً |
Akıllı biri bile olamadım ama yardıma ihtiyacım var ve huzura. | Open Subtitles | بل لم اكن ذكيه مطلقا ولكنى احتاج المساعدة والسلام |
Daha önce hiç bir silaha bu kadar yakın olmamıştım. | Open Subtitles | فانا لم اكن بهذ القرب من اطلاق نار من قبل |
- Belki de gördüğün halisünasyondu. - Hayır halisünasyon değildi. | Open Subtitles | ـ من المحتمل كنت تهلوس ـ لا لم اكن اهلوس |
Nefret edilecek kadar uzaylı olmadığım için mi beni evlat edindiğini söylüyorsun? | Open Subtitles | هل تقول انك قمت بتبني لاني لم اكن فضائي كفايه لتقم بكرهي؟ |
Kişisel gelişimini tamamlamamış kişilerle dolaşmak Seni rahatsız ediyor sanıyordum. | Open Subtitles | لم اكن أتخيل ان تأتى بصحبت شخص غير قدير بيكى |
Ve bundan emin olmasaydım sanırım sana bunu Asla söyleyemezdim. | Open Subtitles | وان لم اكن متـأكد من ذلك لما حدثتك عن ذلك |
Hayatlarının geri kalanını güzel bir kızdan ibaret olmadığımı düşünerek geçiriyorlar. | Open Subtitles | قضاء بقية حياتهم لإقناع نفسهم انني لم اكن فقط جميله وحسب |
Bu partinin Senin için böyle önemli olduğunu fark etmemiştim. | Open Subtitles | بولا, لم اكن اُدرك ان هذا الحفل يعنى لك الكثير |