ويكيبيديا

    "لن تقوم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yapmayacaksın
        
    • falan
        
    • yapmayacağını
        
    • vermeyecek
        
    • etmeyeceksin
        
    • yapmaz
        
    • etmeyecek
        
    • yapmıyorsun
        
    • yapmıyorsunuz
        
    Zenci, gidip Gina'yı becermeye çalışmak dışında bir şey yapmayacaksın, zenci. Open Subtitles ايها الزنجي,أنت لن تقوم بعمل أي بشئ لكن حاول الذهاب الي جينا, ايها الزنجي.
    Onları bulana kadar hiçbir şey yapmayacaksın. Open Subtitles حتى نكتشف ما الذي حصل هناك, لن تقوم بفعل أي شيء
    İçimi doldurup yahut ne bileyim kafamı falan delmeyecek misin yani? Open Subtitles لن تقوم بتحنيطي ولن تصنع حفرة في رأسي ؟ ماذا ؟
    -Dostum, üzgün olduğumu söyledim, sen de bunu yapmayacağını söyledin. Open Subtitles لقد قلت أنني آسف وأنت قلت بأنك لن تقوم بذلك
    Fidyeyi ödemek istersek FBI resmi onay vermeyecek. Open Subtitles إذا أردنا دفع الفدية لن تقوم المباحث الفيدراليّة بدعمها
    Bu evin içinde küfür etmeyeceksin ve bana bir daha böyle diklenmeyeceksin. Open Subtitles لن تقوم باللعن بهذا المنزل مجدداً ولن تتحدث لي بهذه الطريقة أبداً.
    - Bunu yapmaz, yapamaz ki zaten. - Sus, sus. Open Subtitles لن تقوم بذلك أو حتى لن تستطيع القيام بذلك اصمت
    Bunu mahkemeye taşırsanız tanıklık etmeyecek. Open Subtitles حسنٌ، الآن إذا لجأت إلى المحكمة لن تقوم بالشهادة
    Evet, ama... sen hiçbir şey yapmıyorsun, öyle değil mi? Open Subtitles ... أجل، ولكن أنت لن تقوم بأي عمل، أليس كذلك؟
    Pekala, aptalca bir şey yapmayacaksın, değil mi? Open Subtitles حسناً ، لن تقوم بأي عمل غبي ، أليس كذلك ؟
    - Arkadaşlara bir yudum verebileceğimi düşünmüştüm. - Böyle bir şey yapmayacaksın! Open Subtitles فكّرت فقط فى اعطاء الرجال بعض الشراب لن تقوم بهذا
    - Bunu bir daha yapmayacaksın. - Yalnızca istemiyorsam. Open Subtitles أنت لن تقوم بذلك مُجدّداً إلاّ إذا أردتُ أنا ذلك
    - Şimdilik kopyalama yapmayacaksın. Open Subtitles متحمس للغاية. حسنا، لن تقوم بطباعة أي شيء بعد.
    İkinci bir emre kadar hiçbir ajanıma denetmenlik yapmayacaksın. Open Subtitles لن تقوم بمُساعدة أى عميل ميداني حتى إشعار آخر
    Eğer vurmayacaksan, bari kung fu falan yap ta, tekmele şunun kıçını. Open Subtitles إذا لن تقوم بضربه بالمسدس، إضربه بالكونغ فو في .مؤخرته أو في شيء آخر
    Eğer vurmayacaksan, bari kung fu falan yap ta, tekmele şunun kıçını. Open Subtitles إذا لن تقوم بضربه بالمسدس، إضربه بالكونغ فو في .مؤخرته أو في شيء آخر
    Tatil paramızı ikiye katlamaya çalışmak için aptal bir komplo yapmayacağını söylemiştin. Open Subtitles أنت قلت أنك لن تقوم بمحاولة مضاعفة رخوياتنا من خلال مخطط طائش.
    2006'nın sonbaharı idi. Apple'ın neden bir cep telefonu yapmayacağını açıkladım. TED كان ذلك في خريف 2006 وضحت لماذا لن تقوم شركة ابل بعمل هاتف نقال
    Ona zarar vermeyecek. Open Subtitles لن تقوم بإيذائها
    Caleb, artık söyle ona. Vay be. Yaptığını inkar bile etmeyeceksin. Open Subtitles كايلب اخبره فحسب اذاً لن تقوم حتى بإنكار بأنه انت من فعله
    Biyoloji bunu asla yapmaz. TED لن تقوم الأسس الحيوية بفعل ذلك على الاطلاق.
    Dur, onu asıl ailesine teslim etmeyecek misin? Open Subtitles مهلاً، لن تقوم بتوصيلها لوالديها الفعليين؟
    Hayır baba, şu Kara Cuma'larından bir tane daha yapmıyorsun, değil mi? Open Subtitles أبي, لن تقوم بإحدى أيام الجمعه السوداء؟
    Tabi siz şırıngayla resim yapmıyorsunuz ancak sonuç olarak aynı işe yarıyor. TED أنت لن تقوم بالطلاء في الحقن، ولكنه يعمل بنفس الطريقة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد