ويكيبيديا

    "ليس عليك ان" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gerek yok
        
    • zorunda değilsin
        
    • gerekmez
        
    • zorunda değildin
        
    Dinle, artık dosya hakkında endişelenmene gerek yok. Tamam mı? Open Subtitles اسمعي , ليس عليك ان تقلقي بخصوصه بعد الان, اتفقنا؟
    Bak, bilmeni istiyorum ki benim için her şey olmana gerek yok. Open Subtitles انظري، أُريدُك ان نعرفي بأنّك ليس عليك ان تكُونَي كُلّ شيءَ لي
    Ama seni buraya şunu söylemek için getirdim, telaşlanmana gerek yok. Open Subtitles ولكني احضرتك للخارج هنا حتى اقول لك ليس عليك ان تقلق
    Beni yemeğe götürmek veya bana iyi davranmak zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليك ان تأخذني لتناول العشاء أو تكون لطيفا معي.
    Herşeyi üstüne almak zorunda değilsin. Seni suçlayacaklar, kötü olacak. Open Subtitles ليس عليك ان تتحمل كل هذا سينتقدونك سيكون الامر مروع
    Konuşmana gerek yok. Sadece ne düşündüğünü söyle. Open Subtitles حسنا ليس عليك ان تتحدثي لكن قولي رأيك فقط
    Pekala Blackadder, reverans yapmana falan gerek yok. Open Subtitles لا عليك, بلاكادر ليس عليك ان تنحني أو تفعل أي شيء
    Ruth, artık Frank Bennett yüzünden endişelenmene gerek yok. Open Subtitles روث ليس عليك ان تقلقي بشأن فرانك بينيت بعد اليوم
    Korkmana gerek yok. Seni koruması için bir ekip gönderirim. Open Subtitles ليس عليك ان تخاف سوف نرسل فريقا احتياطياً
    sey bu... bundan sonra bana söylemenize gerek yok, birikimlerle istediginiz yatirimi yapabilirsiniz. Open Subtitles اعرف ليس عليك ان تخبرنى لم تقل لى ان اشترى 10000سهم لانك خفت ان رفض
    Yani delirmenize gerek yok çünkü terapiye gitmemizi istiyordunuz bizde bir bakıma gittik ve şimdi iyi hissediyoruz. Open Subtitles ليس عليك ان تغضبي لان ما كنتم تريدوننا ان نحصل عليه من العلاج لقد حصلنا عليه نوع ما
    Dinle, çabanı gerçekten takdir ediyorum, ama bu kadar çalışmana gerek yok. Open Subtitles اسمع انا فعلا اقدر هذا المجهود الكبير ولكن ليس عليك ان تبذل كل هذا المجهود
    Bak Brad,hayaletler hakkında söylediklerime inanmana gerek yok Open Subtitles انظر يا براد. ليس عليك ان تصدقك انى ارى الاشباح
    Salvatore, bir sey söylemene gerek yok. Open Subtitles و يا سالفاتوري , ليس عليك ان تقول أي شيء
    Sürekli, ağzına ilk gelen kaba sözü hemen söylemene gerek yok, Henry. Open Subtitles اتعرف ماذا ؟ ليس عليك ان تقول اول شئ متذاكى يخطر على بالك ، هنرى
    Canın her düzüşmek istediğinde evlenmek zorunda değilsin. Open Subtitles ليس عليك ان تتزوّجي فى كل مرة تريدين فيها مضاجعة
    Eğer istemiyorsan kabul etmek zorunda değilsin. Saçmalıyorum. Open Subtitles إن كنتي لا تريدين الذهاب ليس عليك ان تذهبي
    Eğer istemiyorsan kabul etmek zorunda değilsin. Open Subtitles إن كنتي لا تريدين الذهاب ليس عليك ان تذهبي
    İlk günden akşam yemeği pişirmek zorunda değilsin. Open Subtitles اليوم هو اليوم الاول ليس عليك ان تطبخ عشاء
    Stuart, Bir seçim yapmak zorunda değilsin. Open Subtitles ستيورت .. ليس عليك ان تكون الاول او الاخر
    Siyah güzeldir. Her gün buraya gelip, bu adamlardan iş dilenmeniz gerekmez. Open Subtitles ليس عليك ان تأتى إلى هنا تتوسل إلى هؤلاء الناس ليعطوك وظيفة
    Evet, belki ona cevap vermek zorunda değildin ama bana cevap vereceksin. Open Subtitles و لا, ربما ليس عليك ان تجيبها ولكن عليك ان تجيبني

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد