ويكيبيديا

    "ما عليكِ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yapman gereken
        
    • gerekeni
        
    • gereken şey
        
    Tüm yapman gereken, en beğendiğin adamı gözünde canlandırmak ve onu taklit etmek. Open Subtitles كل ما عليكِ فعله هو تَخيّل الرجل الذي أُعْجبتِ به، ثم قومي بمنافسته
    Tek yapman gereken, kulağının içine koyman, sonra başlamaya hazırız. Open Subtitles كل ما عليكِ هو أن تضعيها على أذنكِ ثم سنذهب
    Teknik olarak, tek yapman gereken, bunu tekrar yapmayacağına söz vermendir. Open Subtitles عملياً كل ما عليكِ فعله هو أن تعديني بألا تفعليها مجدداً
    Yapman gerekeni yapıyorsun. Ne pahasına olursa olsun hayatta kalıyoruz. Open Subtitles إفعلي ما عليكِ فعله مهما كلف الثمن يجب أن ننجو
    Hayır pek değil. Unutmaman gereken şey,onlar senin korktuğundan çok daha fazla korkuyorlar. Open Subtitles ولكن ما عليكِ أن تتذكريه هو أنهم خائفون ومحتارون أكثر منكِ
    Tek yapman gereken kendin gibi davranmak çünkü sen bir yıldızsın. Open Subtitles كل ما عليكِ القيام به هو أن تكوني نفسك. لأنكِ نجمة.
    Tüm yapman gereken önerdikleri gibi dikkatli bir şekilde soruları cevaplayıp ve bir göz kırparak, iç çamaşırı giymeyi unutmak olacak. Open Subtitles إسمعي، كل ما عليكِ هو الإجابة على الأسئلة بكل حرص وعلى قدر السؤال، ومن ثم أرمي غمزة وأنسي لبس السروال التحتاني.
    Im Meahri nihayet mutlu olmak için yapman gereken, bu muydu? Open Subtitles إم ماري.. فى النهاية، هل هذا ما عليكِ فعله لتكوني سعيدة؟
    Tek yapman gereken durmamı dilemek. Ve acı geçip gidecek. Open Subtitles ما عليكِ إلّا أنْ تتمنّي أنْ أتوقّف و سيزول الألم
    yapman gereken tek şey, haftanın günlerini söyleyip zengin olmakmış. Open Subtitles كل ما عليكِ فعله هو غناء أيام الأسبوع وستكوني مشهوره
    Bütün yapman gereken arkana yaslanıp rahatlaman ve o büyüleyici hâlin. Open Subtitles كل ما عليكِ هو الجلوس والاسترخاء، وتصرّفي على سجيتك الساحرة الشجيّة.
    Zamanı gelince ortaya çıkar. O zaman kadar yapman gereken şeyi tehlikeye atamazsın. Open Subtitles حتي ذلك الحين، لن تكونين قادرة علي تعريض للخطر ما عليكِ القيام به
    Tek yapman gereken bir sabah kahve içerken onunla konuşman. Open Subtitles كل ما عليكِ فعله هو الجلوس معها صباحا عندما تشربان قهوتكما وتكلمي معها كالعادة
    Elbette yapabilirsin. Tüm yapman gereken birine gidip şöyle demek... Open Subtitles طبعاً ممكن كل ما عليكِ فعله، أن تذهبى إلى شخص ما وتسأليه
    Evet, yapabilirsin! Tek yapman gereken, ilgilerini çekmek. Open Subtitles بلى تستطيعين جل ما عليكِ فعله هو أن تسترعي إنتباههم
    Bütün yapman gereken onu bana vermek için reddetmek. Open Subtitles كل ما عليكِ فعله هو أن ترفضي أخذه ثم تقومي بإعطاءه لي
    yapman gereken tek şey gardiyanları dondurup Prue'nun kapısını açmak. Open Subtitles كل ما عليكِ فعله هو تجميد الحرَّاس ثم تفتحين زنزانة، برو
    Avukat tutma hakkın var... Devam et ufaklık. Yapman gerekeni yap. Open Subtitles تفضّلي ، يا صغيرتي إفعلي ما عليكِ القيام به
    Hayır, sen yapman gerekeni yaptın ve bunu ailen için yaptın. Open Subtitles لا، لا، أقصد، لقد فعلتِ ما عليكِ القيام به، وفعلتِ ذلك لأجل عائلتكِ.
    Şimdi, yapman gereken şey, içeriye girmek. Open Subtitles الآن، كل ما عليكِ فعله هو أن تلتحقي بالمدرسة
    Şimdi yapman gereken şey neler olduğunu hatırlaman. Open Subtitles كل ما عليكِ فعله الآن هو أنه عليكِ تذكّر ما حصل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد