İngilizce Ne dediğimi tam olarak anladınız. | TED | لقد فهمتم بالضّبط ما قلته لتوّي بالانجليزية. |
"Ne dediğimi duymadın mı, evlat?" Ben de ona, "Evet, efendim. | Open Subtitles | أسمعت ما قلته يا فتى فقلت نعم يا سيدى سمعت |
O buluştuğun adama tam olarak ne dediğini bilmek istiyorum. | Open Subtitles | الرجل الذي كنت تقابله أريد معرفة بالضبط ما قلته له |
söylediğim şey, bu soruya cevap olarak, Snowden'a karşı herhangi bir hafifletici eylem ile ilgili tartışmaların gülünç olduğudur. Konuşmaya değer olduğunu söyledim. | TED | ما قلته في الحقيقه, كرد على سؤال هل سترد على اي نقاش حول تخفيف العقوبات على سنودين, قلت نعم, يمكن الحديث حل الامر, |
Kelimeleri ve anahtarları bulmakta ve konuşmanın başında Ne söylediğimi hatırlamakta zorlanmalısınız. | TED | من المفترض أن تجد صعوبة في إيجاد الكلمات والمفاتيح، وتذكر ما قلته في بداية حديثي. |
söylediğin şey hakkında düşünüp duruyordum... Ve sanırım benden vazgeçtin çünkü... | Open Subtitles | كنت افكر مليّاً بشأن ما قلته لي وأعتقدأنكتخليتعني فقط لأن .. |
İki gün önce o gazete haberinde bizim hakkımızda söylediklerimi okudun mu? | Open Subtitles | هل قرأت ما قلته في تلك الصحيفة في مقال عنّا قبل يومين؟ |
Şimdi, size bunun insanların düşünmediği bir yönünden bahsedeyim ve o da şu ki, ne olur? Diyelim ki söylediklerim doğru çıktı. | TED | الان، دعوني احدثكم عن بعض النواحي التي لا يفكر فيها الناس كثيراً، وهي ماذا سيحدث؟ بافتراض ان كل ما قلته صحيح |
Ne dediğimi biliyorum ama yeni bir türle karşı karşıyayız. | Open Subtitles | أعرف ما قلته لك, لكن أقول لك الآن إننا نواجه فيروساً جديداً |
Ne dediğimi duymadın mı? Belki bu koşmana yardımcı olur. | Open Subtitles | لقد قلت ما قلته أنا لقد فضحت أمري عندهم. |
"Güçlü ol" Tüm dediğim bu. Sen Ne dediğimi anladın kanka değil mi? Sen çetin cevizsin. | Open Subtitles | كن قوياً هذا كل ما قلته له أقصد أنه يجب أن تكون كالصخرة |
- Ne dediğimi biliyorum. Daha fazla sürüyor işte. | Open Subtitles | أعرف ما قلته الأمر يستغرق فترة أطول فحسب |
Ve de kime Ne dediğimi hatırlayacak kadar zeki değilim. | Open Subtitles | وأنا ليست بفطنة كفاية حتى أتتبع ما قلته ولمن |
O kadar yumuşak bir kız sesi ki ne dediğini duyamadım. | Open Subtitles | مع صوت الفتاة الناعم هذا لم أسمع ما قلته |
Ama o gece söylediğim şey yüzünden oraya gidecek cesareti buldu. | Open Subtitles | لكنه بسبب ما قلته أنا تشجعت لتذهب الى هناك ليلة البارحة |
Pazar günü terasta otururken Ne söylediğimi hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تذكر ما قلته لك صباح الأحد عندما كنا جالسين على الشرفة؟ |
Yeminliyken söylediğin şey bu, ama bölge savcılığı bunun doğru olmadığını biliyordu. | Open Subtitles | إنها غيرت السؤال. هذا ما قلته تحت القسم، لكن المُدعي العامكانيعلمإنهاليست الحقيقة.. |
Kendimi daima bir şekilde sahtekar gibi hissetmiştim çünkü okurum size biraz önce söylediklerimi bilmedi. | TED | دائما ما أشعر أنى بطريقة أو بأخرى كنت مدّعى لأن قرائى لا يعلمون ما قلته لكم. |
Bu kitabın takdir ettiğim yönleriyle ilgili söylediklerim samimiydi. | TED | لإني صادق حقا في تقديري في كل ما قلته عن الكتاب. |
Ben hâlâ yardımcıyken, beni kanatlarının altına aldığında ne söylediğini hatırlıyor musun? | Open Subtitles | عندما كنت لا ازال معاونه ..اخذتني تحتجناحك. هل تذكر ما قلته لي؟ |
O gece söylediklerin hakkında çok düşündüm ve o büyük bir hataydı. | Open Subtitles | لقد فكرت كثيرا حيال ما قلته في تلك اليلة وهو قرار كبير |
Bak, söylediğin şeyi uzun uzun düşündüm, ve sanırım haklısın. | Open Subtitles | لقد فكرت كثيرا حول ما قلته واعتقد انك على حق |
Fark yaratmakla ilgili söylediklerini düşündüm ve sanırım, burada sanat yapmaktansa orada barış sağlayabilirsem daha büyük bir fark yaratırım. | Open Subtitles | فكرت حول ما قلته لي حول صنعي للفارق. وفكرت أنه يمكنني إحداث فرق بصنع السلام هناك. عوض رسم لوحات هنا. |
- Ona kış uykusu denir. - Ben de öyle dedim. | Open Subtitles | انه وقت البيات الشتوى يا رجل الحافر ذلك ما قلته |
Sana ne dediysem onu söyle. Ne fazla, ne az. | Open Subtitles | قل ما قلته لك لا شئ أكثر, لا شئ أقل. |
Öldü, dedin. İcabına bakıldı dedin. | Open Subtitles | ماتا، هذا ما قلته قلت بأنك إهتممت بالأمر |