ويكيبيديا

    "ما يكفي من" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • için yeterince
        
    • yeteri kadar
        
    • için yeterli
        
    • yeterli miktarda
        
    • kadar çok
        
    • yetecek kadar
        
    • fazla
        
    • edecek kadar
        
    • yeterli sayıda
        
    • - Yeterince
        
    • yetti
        
    • Zaten yeterince
        
    • kadar yeterli
        
    Geri getirmek için yeterince benzinimiz var peşinden gitmek ister misin? Open Subtitles لدينا ما يكفي من الوقود للعودة فقط أتريد أن تذهب ورائها؟
    Bir gün için yeterince azap, hüzün ve kişisel gelişim oldu. Open Subtitles كان هناك ما يكفي من العذاب والكآبة والنمو بالشخصيّة ليوم واحد
    Peki ya yeteri kadar temiz hava ve temiz su olmazsa? TED ماذا لو لم يتبق ما يكفي من الهواء النقي والماء العذب؟
    Sen, aynı iksirden bir daha yapabilmek için yeterli kulak kaldı mı? Open Subtitles أنت ، هل لديك ما يكفي من الأذن لصنع جرعة أخرى ؟
    Dişi avcıya ayrıIması için zaman veriyor, av için yeterli miktarda zaman. Open Subtitles إنها تمنح الصيّادة وقتاً للرحيل, ما يكفي من الوقت للاندماج في الصيد.
    Ayinin işe yaramaması senin suçun değil. Diğer insanlar kadar çok kanım yok. Open Subtitles إنها غلطتي بأن الطقوس لم تفلح لم يكن لديَّ ما يكفي من الدماء
    Burada bundan sonraki 3 nesil Makedon ordusuna yetecek kadar altın var. Open Subtitles لدينا ما يكفي من الذهب هنا لتمويل الجيش المقدوني لثلاثة أجيال قادمة
    Federal hükümetin çok fazla işi var ve bunu eyalet hükumetleri yapmak zorunda. TED إن الحكومة الفيدرالية لديها ما يكفي من المسؤوليات، وستقوم حكومات الولايات بتصعيد الموقف.
    Tüm kasabayı zil zurna sarhoş edecek kadar içkiniz var. Open Subtitles لقد شربت ما يكفي من النبيذ ليذهب البلدة كلها بالرياح
    Şimdi tek yapman gereken, yarışma için yeterli sayıda üye bulmak. Open Subtitles الآن كل ما عليك أن تجد ما يكفي من أعضاء للمنافسة
    Gerçek şu ki bu şehir için yeterince şey yapmadım. Open Subtitles الحقيقة أنّي لم أفعل ما يكفي من أجل هذه المدينة
    Eğer bir limanınız yoksa, nüfusu desteklemek için yeterince yardım malzemesi alma yolunuz yoktur. TED وإذا لم تمتلكوا ميناء، لن يكون لديكم وسيلة لتحصلوا على ما يكفي من إمدادات الإغاثة لدعم السكان.
    Hatların ikisini yönetiyor, ve kendi evini ödeyebilmek yapmak için yeterince para tasarruf etti. TED إنها تدير خطين، وقد وفرّت ما يكفي من المال لدفع مقدم لبيتها.
    Ve birkaçımız için yeterince çim kesiyoruz. Open Subtitles ويمكننا تقطيع ما يكفي من العشب لما لدينا من القليل
    Belkide yeteri kadar keserse, seni burada tutmaya güçleri yetmez diye düşünüyor. Open Subtitles ربما يظن إن اقتطع ما يكفي من الميزانية فلن يمتلكوا ثمن راتبك
    Belkide yeteri kadar keserse, seni burada tutmaya güçleri yetmez diye düsünüyor. Open Subtitles ربما يظن إن اقتطع ما يكفي من الميزانية فلن يمتلكوا ثمن راتبك
    Evet. Fakat bu ona yeteri kadar güç ve güven veriyordu. Open Subtitles نعم, و لكن هذه تعطيه ما يكفي من القوة و الآمان
    Neyse ki, burada kısmî yeniden oluşturma için yeterli kafatası var. Open Subtitles أأمل أن يكون هناك ما يكفي من الجمجمة لإعادة بناء جزئية
    Ya da yeterli miktarda çoklu karıştırıcınız olmadığı için yeterli milkshake mi satamıyorsunuz? Open Subtitles أو أنّك لا تبيع ما يكفي من الحليب المخفوق لأنّك لست بحاجة لخلاط؟
    Bunun ne anlama geldiğini öğrenecek kadar çok pizzacıyı yumrukladım. Open Subtitles لقد واعدت ما يكفي من الإيطاليّين لأعرف ماذا يعنيه ذلك
    Gerçekten. Artık düzeneği yukarı çıkarmaya yetecek kadar sıvı çeliğimiz var. Open Subtitles لدينا الآن ما يكفي من الفولاذ السائل لنقوم بضخه تحت الحفريات
    Nakil için elimizde zaten ihtiyacımız olandan fazla kan var. Open Subtitles لاننا لدينا ما يكفي من الدم لنقله من شخص لآخر
    Sadece 8 ila 10 olaya müdahale edecek kadar kehribarımız var. Open Subtitles لدينا ما يكفي من الكهرمان، يحتوي على ثمانية أحداث وربّما عشرة
    Fakat bir sorun var, dünyada bunu yapacak yeterli sayıda psikolog ve psikiyatrist yok. TED لكن المشكلة هي أننا لا نملك ما يكفي من الأطباء النفسيين أو علماء النفس في العالم للقيام بهذه المهمة.
    - Yine mi bu? - Yeterince huzur verdim. Open Subtitles ـ هذا الرجل ـ لقد منحتك ما يكفي من الفرص
    Yankilerden işittiğimiz hakaretler yetti de arttı. Open Subtitles لقد تحملنا ما يكفي من الإهانات من الشماليين المتطفلين
    Büyük şirketler Zaten yeterince kazanıyorlar, bu nedenle, sahtecilik de bir tür reklam sayılır, değil mi? TED هذه الشركات الكبيرة تكسب ما يكفي من المال، لذا إذا كان هناك شيء، فالتزوير هو فقط شكل حر من الإستثمار، صحيح؟
    Herşeyi uygun bir dengede tutacak kadar yeterli bir filozofum ben. Open Subtitles أَنا ما يكفي من فيلسوف لحمل كل شيء في المكان الصحيح ماذا؟ الميزان الصحيح

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد