| Ama ben hayatımda hiçbir şeyden bu kadar emin olmamıştım. | Open Subtitles | لكني لم أكن متأكداً من شيء أكثر في حياتي هذا |
| Lanet evi alman konusunda o kadar emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكداً من رغبتي في أن تمتلكيه بيت الريح عموماً |
| Salı! Yahni olmalı. Bundan o kadar emin olamam. | Open Subtitles | ـ لابد أن تطبخوا لحم يوم الثلاثاء ـ لست متأكداً من ذلك |
| Bu olaydan haberim yok ama eminim bir açıklaması vardır. | Open Subtitles | لست متأكداً من ذلك ولكني متأكد من أن هناك تفسير. |
| Eğer onun şeytan olduğuna eminsen, kaybedecek neyin olabilir ki? | Open Subtitles | ان كنت متأكداً من انه لديك الشرير، مالذي ستخسرة ؟ |
| Fakat şu anda hiçbir şeyden emin olamıyorum. | Open Subtitles | ولكن في هذه اللحظه لا أستطيع أن أكون متأكداً من أي شئ |
| Nasıl düzeltilir bilemiyorum, çünkü ben sadece bilim adamıyım. | TED | وأنا لست متأكداً من كيفية اصلاح ذلك إذ لست إلا عالماً. |
| 470,000'liğimizin nerede olduğuna emin değilim. | Open Subtitles | انا لست متأكداً من اين نحصل على 470 الفاً |
| Hayır, bundan o kadar emin değilim, Charlie. | Open Subtitles | كلا، لست متأكداً من هذا يا شارلي عد هناك بالله عليك، عد إليه |
| Senin beynini kontrol ettiği düşünülürse, nasıl bu kadar emin olabiliyorsun? | Open Subtitles | حسناً، بالنظر إلى أنه ..تم السيطرة على عقلك كيف يمكنك أن تكون متأكداً من ذلك ؟ |
| - Bence senin de ona ihtiyacın var. - Nasıl bu kadar emin olabiliyorsun? | Open Subtitles | و أعتقد بأنك تحتاجها أيضاً ما الذي يجعلك متأكداً من ذلك ؟ |
| Ben namaz kılıyorum bu yüzden temiz olduğumu biliyorum. Seni bilemem, o kadar emin değilim. | Open Subtitles | أنا أصلي، لذا أنا أعرف أنني نظيف أنتِ، لستُ متأكداً من الأمر |
| Buradan başka çıkış yok. O kadar emin olma. | Open Subtitles | لا يوجد طريق آخر للخروج من هنا لست متأكداً من ذلك |
| - Hiçbir şeyden bu kadar emin olmamıştım. | Open Subtitles | ؟ لم اكُ متأكداً من شيء في حياتي اكثر من الآن |
| Senin kurallarınla oynayacağı konusunda, nasıl bu kadar emin olabiliyorsun? | Open Subtitles | ما الذي يجعلك متأكداً من أنه سيلعب حسب قواعدك؟ |
| Hangi konuda bu kadar emin olabilir ki? | Open Subtitles | كيف يمكنه أن يكون متأكداً من أي شئ؟ |
| Birkaç gündür temizim ama hâlâ eminim ki bu hastalık beni öldürmek istiyor. | Open Subtitles | أنا نظيف منذ أكثر من 24 ساعة وما زلت متأكداً من أنّ إدماني ومرضي يريدان القضاء عليّ |
| Eğer evin boş olduğundan eminsen, neden fısıldıyorsun? | Open Subtitles | إذا كنت متأكداً من أن المنزل خالي، فلماذا نهمس إذاً؟ |
| Artık hiç bir şeyden emin olamıyorum. | Open Subtitles | -أتعلم ؟ لم أعد متأكداً من أيّ شيء بعد الآن |
| Çok iyi hissediyordum. Şimdi, bilemiyorum. | Open Subtitles | أتعلم, كنت بدأت أن أشعر بالسعادة والآن لست متأكداً من ذلك |
| Bunun iyi bir fikir olduğuna emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكداً من أنها فكرة صائبة. |
| Evet, neyse, dinle, benim gerçekten umrumda değil ama patronum hakkında emin değilim. | Open Subtitles | نعم, حسناً استمعي, أنا لا أهتم حقاً, ولكنني لست متأكداً من مديرتي |
| Ama akrep konusunda emin değilim. Başka bir şey? | Open Subtitles | لست متأكداً من العقارب، هل هناك شيء آخر؟ |
| Bu bir tehditse, ki ne olduğundan emin değilim... - ...durumunu objektif olarak... | Open Subtitles | إذا كان ذلك تهديداً ، و أنا لست متأكداً من ذلك لكنك ، تَفْقدُ الرؤية ـ ـ ـ ـ |
| Pek ilginç olacağını sanmıyorum, inşaat işindeyim. | Open Subtitles | لست متأكداً من كونه مثير للاهتمام أنا أعمل في مجال البناء |