ويكيبيديا

    "متعفن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • çürümüş
        
    • küflü
        
    • çürük
        
    • kokuşmuş
        
    • çürüyor
        
    • kokuyor
        
    • çürümeye
        
    çürümüş olan sistem, bireyler değil! Bu yüzden, sisteme karşı savaşmalıyız. Open Subtitles الكل متعفن , و ليس البعض فقط لذا فالكل يجب أن يخضع للعلاج
    Ah, bunu günler önce öldürmüş olabilir. Vücut şişmiş ve yüz çürümüş. Open Subtitles يمكن أن يكون قتل هذه منذ أيام، الجثة منتفخة والوجه متعفن
    Kafası olmadan bu lanet şeyin ne olduğunu söyleyemem çünkü vücudu tamamen çürümüş. Open Subtitles بدونها لن اعرف ما هذا الشىء، لان الجسم متعفن
    Üç gün boyunca ölü bir adamın yanında uyudum, sırf onun payı olan bir kaşık küflü ekmeği almak için. TED نمتُ بجانب جثة رجل ميت لمدة ثلاثة أيام، للحصول فقط على حصته من ملعقة خبز متعفن.
    Deli değildi. Kokuşmuştu. çürük bir meyve gibi. Open Subtitles إنه ليس بمجنون إنه متعفن, كالفاكهة المتعفنة
    Ve en kokuşmuş, en sefil bebeği alıp, bizimkilerin başına salmalıyız. Open Subtitles وأكثر طفل متعفن ومثير للشفقة لنلقي به على أبائنا
    İçinde Kool-Aid, çürümüş meyve, ketçap ve küflü ekmek var. Open Subtitles انها حصلت على حلوى, و فواكه قديمه, كاتشب و خبز متعفن
    ve sonra 30 seviyesinde yürüdüm ... ..Oturdum boğulacağımı ve her şeyin biteceğini düşündüm... ..Sonra kalktım ve doğuya , yarı çürümüş bir tahtaya... Open Subtitles جلست و فكرت بأن اضع حداً لكل ذلك بالغرق ثم نهضت و توجهت شرقاً بجانب لوحٍ خشبي شبه متعفن
    Değersiz, hastalıklı, çürümüş, yozlaşmış. Open Subtitles متعفن , مريض , لا قيمة له. فاسد.
    çürümüş balıklı kedi maması ve yanık lastik. Open Subtitles طعام متعفن للقطط و مطاط معالج بلكبريت
    Sırt çantasında çürümüş bir kafa taşıyor. Open Subtitles أنه يحمل رأس متعفن في حقيبة ظهره
    Aynı anda çürümüş et kokusu ormana yayılmaya başlıyor. Open Subtitles وفي الوقت نفسه رائحه لحم متعفن تملا المكان .
    Göğsüm çürümüş. Kalıcı, efendim. Open Subtitles القاعدة الدائمة , سيدي صدري متعفن
    Ne oldu küflü sıva ve gerçekten ağır bir avize oldu. Open Subtitles ما حدث كان أنّ الجبس متعفن والثريا ثقيلة حقاً
    Bayat ekmek arası küflü peynir. Buna yemek mi diyorsun? Open Subtitles حبن متعفن في خبز مهترئ أتسمي ذلك طعاما ؟
    Bana müziğin gücünü öğretti ve o küçücük küflü Lima vitrini gibi olan stüdyo benim için dünyanın en güzel yeriydi. Open Subtitles لقد علّمتني قوة الموسيقى، بالرغم من أن إستوديو الرقص ذاك كان مجرد محل متعفن وصغير في مدينة لايما،
    - Evet, çürük bir dal da olabilir. Rüzgardan da olabilir. Bir çok nedenden olabilir. Open Subtitles نعم، قد يكون فرع متعفن أو الرياح و قد يكون الكثير من الأشياء
    Halkınız sizi sevmek için can atıyor ama çürük yiyecek alıyorlar, bazen onu da bulamıyorlar. Open Subtitles شعبك متلهف جداً لمحبتك و لكنهم يأكلون غذاء متعفن و احيانا لا شىء مطلقاً
    Evimizdeki elmalar her zaman çürük olurlar. Open Subtitles التفاح فى بيتنا دائماً يكون متعفن
    Yoksa bizim yaşadığımız bu kokuşmuş lağımda hiçbir şeyin anlamı olmadığı için mi? Open Subtitles أو لأننا نعيش في علم متعفن
    Şu anda dışarıda kaç tane parlak zeka bakımsızlık ve sefalet içinde çürüyor? Open Subtitles كم عقل لامع يتواجد في الوقت الراهن متعفن في القذارة و الإهمال
    Bu odada da kendimi güvende hissediyorum çünkü orası kötü kokuyor. Open Subtitles أنا أشعر بالحظ لأن هذا الجانب من الغرفة متعفن أرجوك
    Ve parasını bulup da tamir edemediğimiz dolapta çürümeye bırakılmış pas akıtan gevşek su ısıtıcısı... Open Subtitles و مسخن الماء الذي يسرب صدأ و يبدو كالعفن و هو متعفن على الأرضية بخزانة الأدوات و لا يمكننا حتى تحملّ تكلفة إصلاحه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد