Biraz korkuyorum. Önceki faaliyetlerimi düşünürsek biraz garip geliyor. | Open Subtitles | أنا مرعوب نوعاً ما, هذا غريب بالنسبه لنشاطاتي السابقة |
Uzaya çıkmaya korkuyorum. Ya geri gelemezsem? | Open Subtitles | حسناً ، إنظر ، سوف أكون صريحا معك أنا مرعوب بالذهاب للفضاء ماذا لو لم أعد؟ |
Elbette yalan söylüyor ama korkmuş ve acı ve kızgınlıktan daha fazlası varmış gibi görünüyor. | Open Subtitles | حسنا، انه يكذب، بالطبع لكنه مرعوب ويبدو متهور وممتعض أكثر من المعتاد |
Çok korktum. Bana bir mendil verir misiniz? | Open Subtitles | أنا ، أنا جدّاً مرعوب هلّا ناولتموني منديلاً؟ |
Bağlanmaktan ödü kopuyor. Üç buluşmadan sonra bir erkek bağlanmaktan mı korkuyor? - Bunu hemen medyaya duyurun. | Open Subtitles | هو مرعوب من الإلتزام الرجل يخاف من الإلتزام بعد ثلاثة لقاءات؟ |
Ama sırf bir şeyleri anlamıyorsun ve Korkuyorsun diye onu tutuklayamazsın. | Open Subtitles | ولكن مهما فعلت لا يمكنك القبض عليها بسبب شئ انتَ لاتفهمه ولأنكَ مرعوب |
korktuğunu biliyorum, fakat gururlu olmalısın. | Open Subtitles | أنا أعرف أنك كنت مرعوب لكن عليك أن تكون أيضًا فخور للغاية |
Bakın, size karşı dürüst olacağım. Uzaya çıkmaya korkuyorum. | Open Subtitles | حسناً ، إنظر ، سوف أكون صريحاً معك أنا مرعوب من الذهاب للفضاء |
Şu anda kalbim deli gibi çarpıyor ve kalabalık arasında kalmak çok korkuyorum. | Open Subtitles | قلبي ينبض بسرعة هائلة وأنا مرعوب من أن أحاصر من قبل الحشود |
İçimdekinin varlığından, başıma geleceklerden niye böyle olduğumdan korkuyorum. | Open Subtitles | مرعوب من هذا الشئ الذى بداخلى ومما سيحدث لى ولماذ ابدو هكذا دوما |
korkmuş, yalnız ve ne olacağını merak ediyor. | Open Subtitles | وحيد ، خائف وربما مرعوب لايعلم ما سيحدث له |
O sadece kendini bir şeylerin ortasında bulduğu için korkmuş bir çocuk. | Open Subtitles | أنه فقط غلام مرعوب وجد نفسه ... فى منتصف شيئ أكبر من |
korkmuş durumdasın anlıyorum ama bu işe yaramaz... | Open Subtitles | أنت مرعوب أنا أتفهم ذلك ولكن هذا لن يساعدك |
Çok korktum. Hem artık bir silahın da var. | Open Subtitles | حسنًا ، أنا مرعوب جدًا الآن لديك مسدسًا |
Öylece durdu. Çok korktum. | Open Subtitles | ظلت واقفة مكانها.لقد كنت مرعوب. |
Kocam aklını kaçırdı çünkü bebeğimizin eşcinsel olmasından korkuyor. | Open Subtitles | والان زوجي مرعوب لانه يظن بأن ابننا سيصبح شاذا |
Seyircini kaybedeceksin diye Korkuyorsun ve onları geri kazanmak için her şeyi yaparsın. | Open Subtitles | أنت مرعوب من أنك قد تفقد جمهورك وستفعل أي شيءٍ لإستعادتهم. |
korktuğunu biliyorum, fakat gururlu olmalısın. | Open Subtitles | أنا أعرف أنك كنت مرعوب لكن عليك أن تكون أيضًا فخور للغاية |
Yamyamların korkunç törenini görünce Dehşete kapıldım. | Open Subtitles | اني مرعوب بشدة كل تلك الليالي كنت اراقبهم في بيئتهم المخيفة |
Bizi rehin tutmuyorsanız, kapıları açın da gidelim. Personel korku içinde! | Open Subtitles | طالما أنك لا تحتجزنا كرهائن، فافتح . البا وأطلق سراحنا، فالطاقم مرعوب |
Kafasında o ana dönüp duruyor ve kafayı yiyor. | Open Subtitles | حينما يسترجع تلكَ اللحظة في عقله، وهو مرعوب بشأنها |
Bu dehşet verici durumdaki her aklı başında insanın yapacağını yapıyorsun. | Open Subtitles | أنت تفعل ما قد يفعله أي شخص عاقل مرعوب بنفس قدرك |
Bu harika! Adam acayip korktu. | Open Subtitles | هذا رائع , إنه مرعوب |
Neden önemli bir üniversite mezunu birinden bu kadar korktun? | Open Subtitles | لماذا أنت مرعوب هكذا من عضو تجمّع المحترمين في الجامعات كنملة في حمالة السروال؟ |
Bir kadınla yattı diye mi panik oluyorsun? | Open Subtitles | هل أنت مرعوب بسبب أنها تبادلت القبل مع امرأة ؟ |
Fakat sen anlayamazsın çünkü çok korkmuşsun! | Open Subtitles | ولكنك لا تستطيع أن تفهم لأنك مرعوب جداً |
Aslında, bu gece en iyi arkadaşımı kaybetmekten Ödüm patlıyor. | Open Subtitles | في الواقع، أنا مرعوب للغاية فقدتُ أعز أصدقائي الليلة |