ويكيبيديا

    "مع شخص" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • biriyle birlikte
        
    • biri ile
        
    • bir adamla
        
    • biriyle beraber
        
    • birisi ile
        
    • bir insanla
        
    • birini
        
    • birine
        
    • biriyle aynı
        
    • birinin
        
    • biriyle mi
        
    • biriyle birlikteyim
        
    • kişi
        
    • bir erkekle
        
    • biriyle bir
        
    Ben olsam, ben de hasta biriyle birlikte olmak istemezdim. Open Subtitles لما يريد أي شخص أن يبقى مع شخص مريض أيضا؟
    biriyle birlikte miydi bilmek istiyorum. Bu çok önemli. Kaçta gittiler? Open Subtitles أريد أن أعرف إن غادرت مع شخص ما هذا هام للغاية
    Jane gibi tatlı ve ateşli biri ile konuşabilmen bile büyük bir şans. Open Subtitles يجب ان تشعر انك محظوظ لأنك تكلمت مع شخص جذاب ولطيف مثل جان
    Ben onun gibi bir adamla beraber olur muyum hiç? Open Subtitles هل تعتقد أنني سأضيع وقتي مع شخص هذا شكله ؟
    Yani, başka biriyle beraber olmana rağmen, sanki değilmişsin gibi görünüyordu. Open Subtitles أقـصد بالرغمـ من أنـكِ كنت مع شخص آخـــر لمـ يبدو كذلكـ
    Randevum üniversite ile değil, onların buluşmamı istediği birisi ile. Open Subtitles الموعد ليس معهم إنه مع شخص هم يريدون مني مقابلته
    Konuşmak zorunda olmadığın bir insanla rahat olmak harika, değil mi? Open Subtitles أليس من الرائع أن تكون مرتاحاً مع شخص دون الحاجة للتحدث؟
    Gerçek bir erkek olabilmek için, kendinden güçsüz birini bulup onunla dövüşmelisin. Open Subtitles لكي يكتمل تحولك لرجل ، فلابد أن تتشاجري مع شخص أضعف منك
    Bence seni orda biriyle birlikte görmek onun çok hoşuna gider. Open Subtitles وأرى أنه من الجيد بالنسبة له أن يراك مع شخص ما
    Yolcu listesine bak. biriyle birlikte mi görelim. Open Subtitles إفحص قائمة الركاب، وشوف إذا كان مسافرً مع شخص ما
    Joni Mitchell'den hoşlanan biriyle birlikte olamam. Open Subtitles أنا لا يمكن ان اكون مع شخص يحب جوني ميتشيل
    Diyelim ki biri ile harika bir şey yaptın ama ne kadar harika olduğunu söylemeyi unutun ve şimdi o birisinin muhtemelen kalbi çok kırıldı. Open Subtitles قل أن شيء رائع حدث مع شخص ما لكنكـ نسيت ان تقول له كم كان رائع و الأن قال لكـ أحدهم انه على الأرجح مؤلم
    Param yüzünden bana vicdan azabı çektirecek biri ile çalışamam. Open Subtitles لا أستطيع العمل مع شخص سيجعلني أشعر بالذنب بسبب أموالي،
    Polis bir adamla uzun uzun konuştu. Biriyle diğerlerinden daha uzun. Open Subtitles الشرطة تحدثت مع شخص واحد فقط أكثر مما تحدثوا مع الآخرين
    Sen harika bir kızsın ve kusursuz bir adamla olmayı hakediyorsun. Open Subtitles انك فتاة مميزة , وتستحقين ان تكوني مع شخص مميز ايضاً
    Aslında bunu daha önce de çok özel biriyle beraber yapmıştınız. Open Subtitles في الواقع، لقد فعلتَ ذلك من قبل، مع شخص مميّز جداً
    benim gibi birisi ile artık birlikte olamaz Open Subtitles هو لا يمكن أن يكون مع شخص مثلي أكثر من ذالك.
    Şimdi randevuya gitmem gerekiyor! Hem de gerçek bir insanla! Open Subtitles والآن يجب أن أذهب في موعد غرامي مع شخص حقيقي
    - Bunu paylaşacak birini düşündüğümde aklıma ilk sen geldin. Open Subtitles وعندما فكرت في مشاركة هذا مع شخص ما، فكرت بك.
    birine karşı oynamak yerine onunla beraber nasıl oynayacağınızı öğreniyorsunuz. TED أنت تتعلم كيف تلعب مع شخص آخر، بدلًا من ضده.
    Bana ters bir bakış bile atsan seni, o kızlara yaptığının aynını sana da yapacak biriyle aynı hücreye bizzat tıkarım. Open Subtitles و إذا كنت بالفعل كما تدعي انظر إلي بطريقة خاطئة,و سأقوم شخصياً بحجزك في زنزانة مع شخص سيفعل معك نفس الشئ
    Baba olmak isteyen birinin çocuğunu doğurmak daha iyi olmaz mı? Open Subtitles اليس من الافضل الحصول عليه مع شخص يريد ان يكون والده؟
    Ama çok sürmez. Yoldan çıkan birileriyle mi çalışmayı yeğlersin, yola yeni çıkan biriyle mi? Open Subtitles أتفضلين التواجد مع شخص في طريقه للصعود أم في النزول ؟
    Demem o ki--şu an seni sevmekten asla vazgeçmeyeceğimi anlayan biriyle birlikteyim. Open Subtitles اقصد... و أنا الان مع شخص يفهم أنني لن اتوقف عن حبك
    Hatta, yatakta yatarken bir gece içinde bile bir kişi için yoğun bağlılık duygusundan başka biri için aşka kayabilirsiniz. TED في الواقع، يمكنك الإستلقاء على الفراش في الليل وتتبادل مشاعر عميقة للتعلق مع شخص لمشاعر عميقة للحب الرومانسي لشخص آخر.
    Hümaniter biriyle de ırkçı biriyle de konuşsam, bir erkekle, bir kadınla, bir Müslümanla veya bir ateistle. TED بغض النظر عما إذا كنت أتحدث مع شخص إنساني أو عنصري. رجل أو امرأة، مسلم أو ملحد.
    Etkilendiğim biriyle aynı ofisi paylaşmaktan endişe duyuyordum, ama asıl sorun rahatsız edici iş alışkanlıkları olan biriyle bir ofise tıkılmak. Open Subtitles لقد كنت قلقاً بخصوص مشاركة مكتب مع شخص منجذب إليه لكن المشكلة أن تكون متورط مع شخص في عادات العمل المزعجة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد