ويكيبيديا

    "مفرط" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • aşırı
        
    • Fazla
        
    • Hiperakut
        
    • derece
        
    • fazlaca
        
    • müptelasın
        
    • hiperaktif
        
    Sanırım bu sözlerimden aşırı korumacı bir abi olduğumu anladınız. Open Subtitles أظن هذا ما تحصل عليه لكونك أخ كبير مفرط الحماية
    Böylece, doğrusallaştırılmış caddeler, 90 ve 45 dereceli köşeler, ama aynı zamanda aşırı derecede coğrafik çarpıtma da bu haritada mevcuttur. TED بجعل الخطوط مستقيمة و الزوايا إما 90 أو 45 درجة و هذا يصاحبه تشويه جغرافي مفرط
    Hiç kimse bana korku içinde yaşayacağımı, paranoyak olacağımı ya da vurulamaya karşı aşırı şiddetli davranacağımı söylemedi. TED لم يخبرني أحد أنني سوف أعيش في خوف، وأني سأصبح مرتابا، أو سأتصرف بعنف مفرط لأني أُصبت.
    Bu acımasızlığın, üzgünlüğün ve rehavetin ötesine nasıl geçebilirim ve dondurma yerken nasıl daha Fazla televizyon izlerim? TED كيف لي أن أتخطى المرارة والحزن والبلادة ومشاهدة التلفاز بشكل مفرط بينما أتناول الآيس كريم.
    Belki de teknik geçmişim kendime aşırı güvenmeme neden oldu. Open Subtitles ربما خلفيتي التقنيّة جعلتني واثق من نفسي بشكلٍ مفرط
    Bilhassa, kendime güvenim aşırı bulunmuştu. ~EMRİMLE TAM YOL İLERİ~ Open Subtitles على وجه الخصوص كنتُ أفكر أن أكون مفرط الثقة بنفسي لأبعد الحدود.
    Fiziksel aktivite önemlidir evlat ama spora karşı ilgin biraz aşırı. Open Subtitles النشاط الذهني هو الأهم، بني لكن اهتمامك في الألعاب الرياضية هو مفرط
    Zanotab, ağız kurumasına, saç dökülmesine aşırı duyarlılığa, bazı durumlarda ise cinsel iştahsızlığa yol açabilir. Open Subtitles الزانوتوب، قد يسبب جفاف في الجوف وسقوط للشعر يؤجج المشاعر بشكل مفرط وقد يسبب في الحالات العجز الجنسي
    Senin ve şubenin aleyhine darp ve aşırı güç kullanımı davası açıyor. Open Subtitles هو يُقيمُ دعوى، هوراشيو، ضدّك والقسم. الهجوم، إستخدام مفرط للقوّة.
    Güven bana, ailem aşırı koruyucu olmanın kitabını yazmıştır. Sen iyi olacaksın. Open Subtitles ثق بي والداي كتب الكتاب على أن يكون مفرط في حمايته سوف تكون بخير
    - Buna aşırı müsriflik derler. - Önemli değil, neyse parası karşılayabilirim. Open Subtitles هذا مفرط جدا نعم, حسنا, انا يمكن ان اتحمله
    Michael'ın endorfin* ve adrenalin seviyeleri aşırı yükseldi. Open Subtitles مستويات الأدرينالين و الإندورفينات لدى مايكل مرتفعة بشكل مفرط
    Yani onu suratından yumruklamak biraz aşırı değil mi? Open Subtitles ألا تعتقد أن ضربه فيهذه الحالة مفرط قليلاً؟
    Ve artık Luke'u aşırı derecede eleştirdiğimi anlıyorum. Open Subtitles وأستطيع الآن رؤية أنني كنتُ انتقاديةً للوك بشكل مفرط
    Bazen aşırı heyecana kapılıyorum, özür dilerim. Open Subtitles إنني أتحمس بشكل مفرط احياناً وأنا أعتذر على هذا
    Bu öğlen ona ikinci enjeksiyonu yapmak için uyandırdığımda gayet iyiydi. Uyarıcı faktör. İlk enjeksiyona eklendiğinde aşırı duyarlılık reaksiyonunu açıklıyor. Open Subtitles من العامل المحفّز والذي أضاف للجرعة الأوّلى محوّلاً إستجابتها المناعيّة لسياقٍ مفرط
    Şüpheli aşırı derecede dikkatli ve bu haldeyken evinden Fazla uzaklaşamaz. Open Subtitles نعتقد ان هذا الجانى مفرط العنف و فى تلك الحالة، هو غير قادر على التنقل بعيدا عن منزله
    Ama siyahi kızlar, tüm süreç boyunca Fazla temsil edilen tek grup. TED لكن الفتيات السوداوات هن المجموعة الوحيدة من الفتيات اللواتي مثلن بشكل مفرط على طول الطريق.
    Rejeksiyonun Hiperakut olduğunu varsayıyorsun. Belirtiler öyle değil diyor. Open Subtitles على فرض أنّ رفضها مفرط الحدّة، فالاحتمالات ليست كذلك
    Kısa olduğunu kabul ediyorum, ama derli toplu ve son derece güçlü. Open Subtitles أعترف بأنه صغير الحجم لكنه مكتنز و مفرط القوة
    Patronluk taslamayı seviyor ve insafsız ve kibir duygusu fazlaca gelişmiş. Open Subtitles وهي متسلط وبلا هوادة، وله شعور وضعت بشكل مفرط من أهمية الذات.
    Sen müptelasın. Open Subtitles أنت مفرط
    Sana hiç hiperaktif sorumluluk hislerin olduğunu söylemiş miydim ? Open Subtitles هل اخبرتك من قبل انه لديك حس مفرط بالمسؤولية ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد