ويكيبيديا

    "مقفلة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kilitli
        
    • kapalı
        
    • kilitliydi
        
    • kapalıydı
        
    • kapandı
        
    • kilitlendi
        
    • kilit
        
    • kilidi
        
    • kapatıldı
        
    Üniversite laboratuvarlarının ürettiği biyolojik atıklar özel bir işlem için kilitli bidonlarda konulur. Open Subtitles المخلفات الحيوية التي تنتجها معامل الجامعة توضع جانباً في سلات مقفلة لأغراض خاصة
    Adam kilitli bir odada bulunmuş elinde bir tabancayla, yanında ameliyat olması gerektiğini gösteren kağıtlarla. Open Subtitles لقد وجدوه في غرفة مقفلة مسدس في يده أوراق أمامه تشير لأنه يحتاج لجراحة
    Süpermarketin nakit kasası ama kilitli. Open Subtitles علبة النقود الخاصة بالمتجر، ولكنها مقفلة
    - Kamera kapalı değil. - kapalı, o bekleme ışığı. Open Subtitles الكاميرا ليست مقفلة إنها مقفلة , هذا ضوء وضعية الاستعداد
    Pazarları hepsi kapalı. Alkol yasağı var. Open Subtitles جميعها مقفلة يوم الأحد, إن هذه المقاطعة متدينة
    Kapılar hep kilitliydi. Ne yaptıklarını bilmiyorduk. Open Subtitles لقد حبسونا في الغرف و كانت الأبواب مقفلة طوال الوقت
    Arka kapıyı hep kilitli tutuyorlar. Oraya bir şey götürmek için gitsem bile, kapıyı hemen kapatıyorlar. Open Subtitles يبقون هذه الغرفة الخلفية مقفلة وحتى لو قصدت الغرفة بمهمة ما
    Korkarım pencereler kilitli. Adını seslenirim. Open Subtitles أخشى من ان النافذة مقفلة أنا سأصيح باسمها
    Lazer dürbünlü frekans kilitli, GPS hedef belirleyici. Open Subtitles مجالات اللايزر ، ترددات مقفلة ، مقتص الأثر
    "Saldırı kilitli odada gerçekleşti" senaryosuna odaklanmıştı. Open Subtitles وركزت لوقت طويل على رواية الهجوم داخل غرفة مقفلة
    Orada dolanıp kilitli olmayan arabalara bakıyordum. Open Subtitles كنت أقوم بالعبور أبحث عن سيارات غير مقفلة
    Jamie, tatlım, bakıcı Carrie'nin dışarı çıkması gerekiyor. Ama tek anahtarım var ve senin burada kapılar kilitli halde kalmanı istiyorum. Open Subtitles لكن لدي مفتاح وأريدك أن تبقى هنا وتبقي الأبواب مقفلة
    Bu kompartımanın boş ve kilitli olması gerekiyordu. Open Subtitles هذه المقصورة من المفترض أن تكون شاغرة. مقفلة
    Adam kilitli bir evin kilitli odasında ölü bulunmuş. Open Subtitles تمّ تمزيق رجل حتى الموت داخل غرفة مقفلة بداخل منزل مقفل
    Kimse kendini gecenin bir yarısında, yanlışlıkla, eski şaheserlerle dolu kilitli bir odada bulmaz, değil mi? Open Subtitles حسناً , لا يتواجد الأشخاص بغرفة مقفلة و ممتلئة بالتحف الفنية القديمة في منتصف الليل بالمصادفة ، أليس كذلك ؟
    Çünkü Karayolunun kuzeyindeki tepeler 2 haftadır kapalı. Open Subtitles التلال شمال الطريق العام 18 مقفلة منذ أسبوعين
    Çenelerini kapalı tutmayı kabul ettiler. Open Subtitles وافقوا على أن يبقوا أفواههم مقفلة إذاً..
    Yeraltı mezarlarının kapalı olmasına çok üzüldüm. Oraya gitmeyi çok severim. Open Subtitles لا أصدق أن السراديب مقفلة فهي من أفضل الأشياء لدي
    Bizi odalara soktular. Kapılar kilitliydi. Open Subtitles لقد حبسونا في الغرف و كانت الأبواب مقفلة طوال الوقت
    Hayvanat bahçesi kapalıydı. Buraya bir hayvan bakabileceğimi düşündüm. Open Subtitles كنت سأذهب إلي حديقة الحيوان لكنها كانت مقفلة لذا جئت هنا لأري حيواناً
    Ankh, Kütüphane'ye sağ salim geri döndü. Saf Kötülük'ün kapısı sonsuza dek kapandı. Open Subtitles مفتاح الحياة آمن في المكتبة، البوابة إلى "الشر الخالص" مقفلة للأبد.
    Hatalı bağlantı. - İptal et. - Kapak kilitlendi. Open Subtitles -{\cH92FBFD\3cHFF0000}التحام غير مكتمل، البوّابة مقفلة
    Ama silahlar atölyede kilit altında. Open Subtitles هنالك خزنة أسلحة في أسطول السيّارات ولكنّها مقفلة
    Bilgisayar verilerine göre, korumalar kilidi açıncaya dek kapılar kapalı görünüyor. Open Subtitles طبقاً للحاسوب, تلك الأبواب كانت مقفلة حتى قام الحرّاس بفتحها.
    Kendini aşağıya atmasın diye pencereler kapatıldı. Open Subtitles النوافذ مقفلة كي لا تلقي بنفسها خارجًا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد