ويكيبيديا

    "مكانه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • nerede
        
    • yerini
        
    • yerine
        
    • yerinde
        
    • yeri
        
    • yerde
        
    • yere
        
    • yer
        
    • orada
        
    • yerinden
        
    • ait
        
    • nereye
        
    • oraya
        
    • evine
        
    • olduğu
        
    Şehir merkezinde. Bu akşam tam olarak nerede olduğunu bilmiyorum... Open Subtitles إنه بأسفل المدينة , لست متأكدة من مكانه الليلة بالضبط
    Ayrıca, nerede olduğunun, bizimle bağlantıya geçene kadar kesinlikle içeride tutulmasını istedi. Open Subtitles كما طلب أن تكون المعلومات عن مكانه غير معروفة حتى يتصل بنا
    Ertesi gün, hiçbir şey söylemeden Dersu takımın önünde yerini aldı. Open Subtitles اليوم التالي ..بدون التلفظ بكلمة درسو أخذ مكانه في مقدمة فرقتنا
    Ken kiralıkbir kasa anahtarı olduğunu söyledi, fakat yerini sadece George biliyor. Open Subtitles يقول كين انه يوجد مفتاح صندوق ودائع ولكن جورج فقط يعرف مكانه
    Ben bazen, şimdi ve sonra onun yerine onunkini koymalıyım. Open Subtitles لا بد لي من وضعه في مكانه بين الحين والآخر
    Ama bir teki var yalnız hep yerli yerinde duran. Open Subtitles ولكن لا يوجد سوى واحد فقط يبقى راسخاً في مكانه
    nerede olacağını sana söylerim, ama... orada olmanı gerçekten çok isterim, anne. Open Subtitles سأخبرك مكانه .. لكن انا حقاً اريدك ان تكوني هناك يا أمي
    Kimse L'in gerçek adını veya nerede yaşadığını, hatta nasıl göründüğünü bile bilmez. Open Subtitles لا أحد يعرف اسم إل أو مكانه أو حتى كيف يبدو شكل وجهه
    Beni öldürürsen, asla öğrenemezsin. nerede olduğunu tek bilen benim. Open Subtitles إنّ قتلتلني لن تعرف أبداً، أنا الوحيد الذ يعرف مكانه.
    nerede olduğunu tam olarak bilmiyorum ama nerede olabileceğini biliyorum. Open Subtitles لا أعرف مكانه بالضبط لكن أين يمكن أن يكون أخبرني
    Fakat o giderse onun yerini dolduracak tek kişi sensin. Open Subtitles لكن إن دخل السجن فهذا يعني أنّه عليك استلام مكانه
    Eğer taşın yerini bulursan bana haber ver, senin için onu çalayım. Open Subtitles بدلا من ذلك, إذا كنت تعرف مكانه, فأبلغني سوف أسرقه من أجلك
    Sadece bir şampiyon olur, unutma. Kimse Onun yerini alamaz. Open Subtitles هناك فقط بطل واحد ولا يمكن لاحد ان ياخذ مكانه
    Bir deliyle dövüşmeye gelip yerine bir tanrı mı buldun? Open Subtitles هل جئت لتقاتل مجنونا ؟ فوجدت مكانه قدرة خارقة ؟
    Asla bir numara olmayı düşünmezdi ya da kendi yerine başkasını göndermeyi. Open Subtitles . لم يتردد في ان يكون في المقدمه او يرسل احدهم مكانه
    - Bir dakika. yerine gittiğim öğretmenin adı Val Lewton'dı. Abraham Lisesi'nden. Open Subtitles إنتظر, المدرس الذي كنت مكانه كان يدعى فلون لو لقد مات بالإنفجار
    Görünüşe göre patikayı izliyor. Ama onun yerinde olsaydım kuzeye yönelirdim. Open Subtitles يبدو أنه ينزل الطريق لكن اذا كنت مكانه لكنت اتجهت شمالاً
    Bu yüzden tüm çabamızla eve gidiyoruz, hak ettiği yeri alabilsin diye. Open Subtitles لذلك نحن متجهين إلي المنزل بالأسلحة المشتعلة .. حتي يأخذ مكانه المستحُق
    Onu olduğu yerde bırak ve yanına biraz para ver. Open Subtitles اتركها فى مكانه واعطى المالك بعض الاموال الى جانب ذلك
    Burada olduğuma göre artık her şey olması gereken yere dönebilir. Open Subtitles بالطبع. لذلك أنا هُنا, كل شيء يجب أن يجد مكانه المناسب.
    Tamam, herkes gözlerini kapayıp mutlu olduğu bir yer hayal etsin. Open Subtitles حسناً ، أريد كل شخص أن يغلق عيناه ويجد مكانه السعيد
    Eğer bana inan mıyorsan, diğer kolumu da yerinden çıkarabilirsin. Open Subtitles إن كنتي لا تصدّقنني يمكنك خلع كتفي الآخر من مكانه
    Fırlayan pime ait bir parçayı deliklerden birinde görmeyi beklersiniz. Open Subtitles لا ، سيدي ، برأيي لو حدث ذلك ، كان من المتوقع العثور على جزء من المسمار المشقوق في مكانه
    Onlar adamın nereye gittiğine bakar, biz nereye gideceğine bakacağız. Open Subtitles سوف يبحث الجيش عن مكانه أين ستجده؟ إلى أين يذهب؟
    Bilgisayarı da oraya götürüyoruz. Böylece oranlar her an değişebilecek. Open Subtitles الكمبيوتر فى مكانه الصحيح وكلنا سنرى كل شيئ فى موعده
    Nicole Weizz'ın babası aradı ve sabah evine gelen polis hakkında şikayette bulundu. Open Subtitles والد نيكول يتز ودعا للشكوى الشرطي انه الدردشة تصل في مكانه هذا الصباح.
    Herşeyin değişmez ve sabit olduğu, mükemmel, ebedi ve ezeli kurallar. Open Subtitles حيث كل شيء يرقد في مكانه بناءاً على قوانين كاملة وخالدة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد