| Sana karşı geleceğiz, ki bu da bizim üstümüz olduğunu düşünmene rağmen bizden farklı olmadığın gerçeğini sana gösterecekti. | Open Subtitles | مما سيجبركَ على مواجهة الحقيقة في أنّك وإن كنتَ تظنّ نفسكَ أفضلَ منّا فأنتَ لا تختلفُ عنّا في شيء |
| Öyle bir sey yaparsak Mitch Lodwick bile bizi maskara eder. | Open Subtitles | حتى ميتش لودويك يمكنه ان يجعل منّا اضحوكة اذا فعلنا ذلك. |
| Aya da, Normandiya'ya da çıktık, yine de bize kızdılar. | Open Subtitles | هبطنا على سطح القمر وشاطئ نورماندي، ورغم ذلك يستاؤون منّا |
| İkimiz de kabiliyetlerimizi açık etmek için bekliyoruz. Harbiden bayılıyorum. | Open Subtitles | كلّ منّا ينتظر كشف الآخر عن قدراته، أتفهّم ذلك حقًّا. |
| Belki de sadece ona iki kişi yaklaşmalıyız, ne olur ne olmaz. | Open Subtitles | إذاً في هذه الحالة، يجب على اثنتَيْن منّا فقط أن يتحدثن إليها |
| İlkeli ve katı bir liderdi ve Hepimiz için hem öğretmen hem arkadaştı. | Open Subtitles | كان مفكّرًا شموليًّا وقائدًا حازمًا وكان لكلّ الحاضرين منّا هنا الليلة أستاذًا وصديقًا. |
| Başkan bir plan oluşturmamızı istedi, biz de bunu yapacağız. | Open Subtitles | طلب منّا الرئيس أن نأتي بخطةٍ، وهذا ما سوف نفعله |
| İçimizden 7 kişi, hükümetin birleşme programı altında liseye gitmek için seçildi. | Open Subtitles | سبعة منّا تم اختيارهم للدخول الى الثانوية برنامج تكامل من قبل الحكومة |
| Bizden 10 kat daha yüksek ses çıkarabilirler ve bizim duyduğumuzdan 10 kat daha yüksek sesleri duyabilirler. | TED | فهي تصدر أصواتاً أعلى منّا بعشرة أضعاف وتسمع أصواتاً أعلى منّا بعشرة أضعاف |
| Yani, hanımlar ve beyler, bizim için çok kötü bir kamu güvenliği sonucu ortaya çıkacaktı. | TED | سيداتي وسادتي، إنها نتيجة فظيعه لكُلٍّ منّا. |
| Bilirsiniz işte, bizde bir kültür aşağılığı var, yani bizim yaptığımız hiçbir şey yeteri kadar iyi değildir. | TED | لأنه لدينا هذه الدونية الثقافية، التي تعني أن اي شيء يأتي منّا ليس جيد بما فيه الكفاية. |
| Bu yüzden, geçen sene Westminster'da o sürtük bizi geride bıraktı. | Open Subtitles | لِهذا تلك كلبةِ الصلصالِ تَقدّمتْ منّا السَنَة الماضية في ويست مينستر. |
| Halkla ilişkiler adamı, bizi Haziran'daki vade gününe çevirerek ücretlendirecek kişi. | Open Subtitles | رجل علاقات عامة, والذي سيتقاضى منّا تكاليف تحويل يونيو إلى سلعة. |
| bizi olaydan tamı tamına üç dakika önce haberdar ettin. | Open Subtitles | لقد طلبت منّا العمل على هذا قبل ثلاث دقائق حرفياً. |
| İki korsan teknesi bize yaklaşıyor muhtemelen arkalarında ana gemi var. | Open Subtitles | ثمة قاربين للقراصنة يقتربان منّا مع إحتمالية وجود سفينة كبيرة ترافقهم. |
| Daha önce hiçbirimiz gerçeğini görmemiştir, fakat onun var olduğunu biliyoruz, çünkü bize bu molükülü anlamamış öğretildi. | TED | لم يرى أي منّا في الواقع هذا من قبل، لكننا نعلم أنه موجود لأنه تم تعليمنا فهم لماذا هذا الجزيئ. |
| İkimiz de Norveççe bilmiyoruz ki bu bir suç da değil. | Open Subtitles | لا أحداً منّا يتحدث لغة النرويج لا تعتبر جريمة على فكرة |
| Birlikte çalışırken ikimiz de işlerin bu şekilde başarılı bitmesini sağlayamamıştık. | Open Subtitles | عندما عملنا معاً، ذلك لمْ ينجح كما أراد أيّ أحدٍ منّا. |
| En az yirmi kişi olduğunu söyledin. Silahlarımız da onlarda. | Open Subtitles | لا, لا, خمسة منّا لايكفي قلت بأنهم عشرون على الأقل |
| Ancak bunu yapmadan önce yeşilin ne anlama geldiğini tekrar açıklamamız gerekiyor çünkü Hepimiz onu farklı bir şekilde tanımlıyoruz. | TED | ولكن قبل أن أقوم بذلك، يجب أن نخوض في تعريف ماهية الأخضر، لأن الكثير منّا لديه تعريف مختلف له. |
| biz hayır diyorduk, fakirlere tercih hakkı verirken fakirlerin beklentilerini karşılayabilmeleri için bizim de beklentilerimizi yükseltmeliyiz. | TED | ونحن رفضنا ذلك وأكّدنا أنّ الخيار التفضيلي للفقراء يتطلب منّا أن نرفع سقف طموحاتنا لمستوى طموحهم حول مستقبلهم. |
| Sayımız Fransızlara göre çok az. İçimizden birilerinin eve sağ dönme ihtimali yok gibi. | Open Subtitles | الفرنسيين يفوقوننا عدداً، ولسوء الحظ لن يعود أحد منّا. |
| Her şeyi hallet sonra itin teki gelip elimizden alsın. | Open Subtitles | لا يمكننا فعل كل هذا وترك بعض السفلة يأخذوه منّا. |
| İkimizin de kendini ateşe atmasını gerektirecek bir durum yok. | Open Subtitles | لا يوجد سبب لكلٍ منّا كي نربط أنفسنا بهذه القضية |
| bizimle oynuyordun ve her odaya bizimle alay etmek için ipuçları bile bırakmıştın. | Open Subtitles | ،لقد كنت تتلاعب بنا حتى أنّك تركت الأدلة في كل غرفة لتسخر منّا |
| İkimizden biriyle birlikte olsa bile, bedava bir akşam yemeğinden hoşlanacağına eminim. | Open Subtitles | أنا متأكد أن ستستمتع بعشاء مجاني، حتى ولو كانت من واحد منّا. |
| Seni öldürmek beni sevindirmiyor ama Ragnarok hepimizden daha yüce bir olay. | Open Subtitles | قتلك , ليس فيه اي متعه لكن راجناروك , اكبر منّا جميعا |
| Altı kişiyiz, üç yer kolay. Her kutuya iki kişi. | Open Subtitles | ستة منّا وثلاثة أماكن ، هذا بسيط اثنان لكل عبوة |
| Sadece âşık olmak bu Hepimizin kendimizi olduğumuza inandırabileceğimiz bir şey. | Open Subtitles | هذا الوقوع في الحبّ أيّ واحد منّا بإمكانه إقناع أنفسنا بأن |