Ayrıca topluluk üyelerinin bir yerden bir yere olabildiğince hızlı gitmeleri gerekir | TED | وإلى الانتقال من مكانٍ لآخر بأسرع وقتٍ ممكن. |
Bugün, devasa uçaklar insanları bir yerden başka bir ulaştırıyor... hem de sadece bir kaç saatte. | Open Subtitles | وفي وقتنا الحاضر تستطيع الطائرات الكبيرة نقل البشر من مكانٍ إلى آخر |
Başka bir yerden silah bulabilir mi sence? | Open Subtitles | أتعتقد بأنّه بإمكانه الحصول مسدسٍ من مكانٍ آخر ؟ |
Bunlar da tepe noktası olarak kullanılabilecek kadar yüksek binalar. | Open Subtitles | وهذان البناءان عاليان بما يكفي ليخوّلا له القنص من مكانٍ قويم. |
Kus, bilmedigimiz uzak bir diyardan gelen bir haberciydi. | Open Subtitles | هذا الطائر كان رسولاً... من مكانٍ بعيد لا نفقه عنه شيئاً |
Ya başka bir yerden ona ulaşabilirsem? | Open Subtitles | ماذا لو استطعتُ الوصولَ إليه من مكانٍ آخر؟ |
Öyleyse zehirli elmayı başka bir yerden yedi. | Open Subtitles | إذن فقد تناول التفاحة المسمومة من مكانٍ آخر |
Birkaç gece önce bir yerden, herhangi bir yer olabilir, bir telsiz sinyali gönderildi. | Open Subtitles | مُنذ بضعة ليالٍ استقبلتُ إشارةً من مكانٍ ما. |
Hayır bunun bir yerden geldiğine kafayı takmıştı. Onu bulmak istiyordu. | Open Subtitles | كان مؤمناً بفكرة أن ذلك السحر ينبع من مكانٍ بعينه، وأراد إيجاده. |
Fakat bazen, biri, bir şey aslında başka bir yerden gelmesine rağmen onu kendisinin getirdiğini düşünebilir. | Open Subtitles | لكن أحياناً يظن المرء أنه آتى بشيء ما في حين أنه آتى في الواقع من مكانٍ آخر |
İnsanların kıçlarını koyacağı bir yerden daha iyisini hak ediyor. | Open Subtitles | إنّها تستحقّ أكثر من مكانٍ يحطّ الناس عليه مؤخراتهم |
911 operatörü, buralara yakın bir yerden çağrı geldiğini söyledi. | Open Subtitles | .. . لقد قال موظّف الطوارئ أنّ الإتصال قدم من مكانٍ بالقرب من هنا |
Bunu gizlemek içinde parayı bir yerden diğer bir yere hareket ettiriyorsun. | Open Subtitles | وتحاول تغطية الأمر، بنقلك للأموال من مكانٍ إلى آخر. |
Buraya görev yerinizden mi geldiniz yoksa başka bir yerden mi? | Open Subtitles | هل أتيتَ الى هنا من المعسكر, أم من مكانٍ آخر؟ |
O dosyalardan birinde, bir yerden birine giden bir ödeme var ve ne olduğunu bulacağım. | Open Subtitles | بمكانٍ ما بتلك الملفات هنالك مستندات من مكانٍ ما تشيرُ إلى شخصٍ ما، سوف أعثر عليه، |
- Arıları bir yerden uzaktan kontrol ediyor olmalı. | Open Subtitles | لابد من أنها تتحكم بهم ع بعد من مكانٍ ما |
Jeologa göre, bu bölgeye başka bir yerden erişilebilir. | Open Subtitles | إستناداً إلى عالم طبقات الأرض فإنّ المنطقة الّتي إلتقطناه فيها بالإمكان بلوغها من مكانٍ آخر |
Hepimiz bir yerden geldik, ...ve hepimiz bir yere gitmek istiyoruz. | Open Subtitles | جميعنا أتى من مكانٍ ما و جميعنا لديه مكان يُريد الذهاب إليه |
Bunlar da tepe noktası olarak kullanılabilecek kadar yüksek binalar. | Open Subtitles | وهذان البناءان عاليان بما يكفي ليخوّلا له القنص من مكانٍ قويم. |
Sen biraz uzak bir diyardan gelen mektup gibisin. | Open Subtitles | إنك كرسالة من مكانٍ بعيد |