"من وقت" - ترجمة من عربي إلى تركي

• zaman önce
• zamanı buldu
• ara sıra
• zaman zaman
• bir zaman
• sırada
• zaman önceydi
• süredir
• süre önce
• bir zamandan
• Arada bir

Ve orjinalleri Masalların Koruyucusuna uzun zaman önce korunması için emanet edildi.
الأصلية كانت غير موثوقة من حامي القصص الخيالية من وقت طويل للحماية

Uzun zaman önce gitmişti.
لقد ذهب من وقت طويل. هذا كل ما في الأمر.

Makinen tam da çalışmayacak zamanı buldu Harold.
يا له من وقت حرج للغاية تتعطل فيه آلتك يا (هارولد).

Bu palyaçolara, beni ara sıra eğlendirmeleri için acı çektireceğim.
يجب عليّ تعذيب هؤلاء المهرجين بالترفيه عني من وقت لآخر.

zaman zaman okul aniden bir haftalığına iptal edilirdi çünkü Taliban şühpelenirdi.
من وقت لآخر كانت تلغى المدرسة فجأة لأسبوع لأن طالبان بدأت تشك

Kahretsin! Ne güzel bir zaman! Keşke bunu her gün yapabilsem.
يا له من وقت ممتع اتمنى لو قمت بهذا كل يوم

Şimdilik arada sırada evi yakan sinirli bir oğlan olduğumu kabul etmeliyim veya Arada bir annesine zehirli dart atan biri.
و لكن الآن، يجب أن أتقبل حقيقة أنني طفل غاضب سيحاول من وقت لآخر حرق المنزل أو يرمي أمه بسهم مسموم

Uzun zaman önceydi ama hala o hissi hatırlıyorum.
لقد كان من وقت طويل مضي لكن مازالت أتذكر هذا الشعور

İnanamıyorum sonunda gittiğimize. Biliyorum, uzun zaman önce hazır olmalıydım.
اليزابث , أكاد أنتهى لا أستطيع أن أصدق أننا ذاهبون أخيرا أنا أعلم ينبغي علي الإستعداد من وقت طويل

O kadar, şerif sadece çok uzun zaman önce onu burada değil gördüm olamaz.
لا يمكن أن يكون بعيداً ، الشريف قال . أنه رآه هنا ليس من وقت طويل

Ancak bunlar bile uzun zaman önce kategorize edilmiş, herkes için aranabilir olmuştu.
ولكن حتى مع أنهم كانوا مصنفين من وقت طويل أصبح بالإمكان البحث عنهم من قبل الجميع

Makinen tam da çalışmayacak zamanı buldu Harold.
"يا له من وقت حرج للغاية تتعطل فيه آلتك يا (هارولد)."

Hepimize ara sıra biraz sihir lazım, öyle değil mi?
كلنا بحاجة إلى السحر من وقت لأخر ألا تظنين ذلك؟

Gerçek dünyada ara sıra, bazen önemli durumlarda ortaya çıkar.
إنها تظهر لنا من وقت لآخر في العالم الواقعي وأحيانا في ظروف مهمة

Ama zaman zaman telefon eder veya ansızın ziyarete gelir.
لكن من وقت لآخر يتصل بي أو يزورني بشكل مفاجأ

Hala, şu an çok zor bir zaman geçiriyorum. Sonra konuşalım.
عمّتي، أنا أعاني من وقت صعب الآن، لنتحدث لاحقاً

Arada sırada, biri bizimle ilgilensin diye aile üyelerimiz kardeşimin ve benim evlenmemiz konusunda ısrar ediyor.
من وقت لآخر، يصرّ أفراد عائلتي على أن أتزوج أنا وأختي ليهتم بنا أحدهم.

Ayrıca bu uzun zaman önceydi.
علاوة على ان ذلك كان من وقت طويل

Hazzard County insanı uzun süredir bir "saat kavgası" görmemişti.
يا شباب مقطعة دوقات الخطر لم ار صراع على ساعة من وقت طويل

Aslında onu uzun süre önce yapmıştım ama sana verip vermemekte kararsızdım.
لقد رسمتها من وقت طويل ولكنى ترددت فى تقديمها لك

Ben de 74. Ben de farklı bir zamandan geliyorum.
وأنا عمري 74 وأتيت من وقت مختلف