| Evet, o da kendi evinde suçu Meadow'un üzerine atıyordur. | Open Subtitles | وهي الان في بيتهم جالسه تحط كل اللوم على ميدو |
| Little Meadow'da yol ikiye ayrılır, sola sapıp, olası bir çatışmadan uzak durun. | Open Subtitles | والاستدارة لليسار عند ليتل ميدو وستبتعدون عن القاعدة العسكرية والقناصين |
| Sakin ol. Baskı altında olduğun için üzgünüm Meadow. | Open Subtitles | انا اسف انك تتعرضين للكثير من الضغط ميدو |
| Mido sahiden de Dae-su'ya âşık olmuş mudur? | Open Subtitles | هل تعتقد حقا ميدو وقعت في الحب مع دايسو؟ |
| Küçük Çayır'da sola dönün, savaşçılardan kurtulmuş olacaksınız. | Open Subtitles | والاستدارة لليسار عند ليتل ميدو وستبتعدون عن القاعدة العسكرية والقناصين |
| Şimdiye kadar sadece beşinin evine girebildim; ama Midou, Namikawa ve Higuchi'nin evlerinin güvenlik sistemleri hiç de normal değil. | Open Subtitles | لم أدخل سوى منازل خمسة منهم، أما منازل ميدو وناميكاوا وهيغوتشي بها أنظمة حماية غير اعتيادية |
| Gizli bir girişimin bir parçası olarak kurulmuş Meadow Branch alt bölümünün altında bir Dayanak laboratuarındasın. | Open Subtitles | فى ضاحية بينيث ميدو فى أحد مختبرات فولكرم والذى بنى كمبادرة سرية ؟ |
| Ayrıca East Meadow Sokak Kedileri'nin iki kurucu üyesiyle bovling oynayacaksın. | Open Subtitles | بجانب ، سوف تلعبين البولينج مع إثنان من أعضاء قطط إيست ميدو |
| Frank Madigan satın alana kadar Bee Meadow Şaraphanesi'nin şarap tüccarıydınız. | Open Subtitles | إذن كنت تعمل خماراً، في مصنع نحلة ميدو للنبيذ |
| En çok şaşırtanı da Meadow'un bununla gerçekten heyecanlanmış olmasıydı. | Open Subtitles | المطعم، كان واضحاً من أنه لن يحدث أبداً الشئ الأكثر إثارة للدهشة كان هو أن ميدو كانت في الواقع مفاجئة بذلك |
| Bir hafta arayla her gün Flushing Meadow Parkı'nda oynuyoruz. | Open Subtitles | نحن نلعب كل يوم أحد في فلاشينج ميدو بارك. |
| Batı Yakası'ndaki Meadow Alışveriş Merkezi'ni inşa etti. | Open Subtitles | لقد بنى مجمع ميدو على الجانب الغربي |
| - Tam değil, ama sanki Queens Meydanı ile Flushing Meadow Park civarında bir yerde. O bölgeyi araması için hemen ekip gitsin. | Open Subtitles | ليس بالضبط، لكن يبدو بأنه كان في "سنترال كوينز" قرب منتزه "فلاشينج ميدو" |
| 1 Ocak 2012. East Meadow, New York. | Open Subtitles | في الأول من كانون الثاني لعام 2012 " إيست ميدو ، نيويورك " |
| Seamus ve Meadow göle dönüp sevişip oyun oynasınlar diye beklemedim. | Open Subtitles | لم ابقى لكي لا يعودان "شيموس" و"ميدو" إلى البحيره ليمارسا الجنس والسير على الحبال |
| Hapsolmasaydım Mido yine de beni sevecek miydi? | Open Subtitles | لو لم أكن هناك, هل كانت لتحبني ميدو حتى الان؟ |
| Mido'yu 3 yaşından itibaren gizliden gizliye ben büyüttüm. | Open Subtitles | لقد كنت أرفع ميدو سراً منذ أن كانت في الثالثة |
| Lütfen, ama lütfen Mido'ya ilişme, olur mu? | Open Subtitles | لذا ما أقوله هو.. أرجوك أترك ميدو وشأنها,حسنا؟ |
| Büyük Çayır Golf Alanı'nda ol. Bir saat. | Open Subtitles | اذهب إلأى ملعب ميدو العظيم للغولف بعد ساعة |
| Bu sen olabilirsin Shimura, ya da sen, Midou. | Open Subtitles | قد تكون أنت هو يا شيمورا أو أنت يا ميدو |
| Şaka bir yana, Mead'le konuştuk da hukuk fakültesini bitirince onu şirkete aldırabiliriz. | Open Subtitles | (فى الواقع, لقد تناقشنا أنا , و (ميدو و ربما لدينا الفرصة لنُلحقها بالشركة |
| Bir sebebi vardır Maedow. | Open Subtitles | لابدّ وأنّ هناك ثمّة سبب يا (ميدو) |
| Biz ona artık Ay Çimenliği diyoruz. | Open Subtitles | "الأن نطلق عليه "مون ميدو |
| Ed Rosen, Meadowlands'dan, Giants'ın yuvasından bildirdi. | Open Subtitles | إنتهى كل شئ "من "ميدو لاند إيد روسن يعقب على هزيمة الجاينتس, 670 المنطقة الحمراء |
| Çeviri: Begüm Özdemir Levent Ün İyi seyirler dileriz. | Open Subtitles | "الـسُـلالـــة" "الحلقة الأولى بعنوان " ليلة الصفر :ترجمة أحمد الزٌبيدي محمد جمال ميدو الغايش |