| Daha önce görev başındayken sarhoş olmamıştı. Ona ihtiyacımız var, Yüzbaşı. | Open Subtitles | هو لم يسًكر أبدًا في العمل فيما مضى نحتاج إليه, كابتن |
| Daha önce görev başında hiç içmemişti. Ona ihtiyacımız var Kaptan. | Open Subtitles | هو لم يسًكر أبدًا في العمل فيما مضى نحتاج إليه, كابتن |
| Bir cinayet için ihtiyacımız olan şeyler bir ceset ve bir olay yeri. | Open Subtitles | كلّ ما نحتاج إليه من أجل جريمة قتل هو جثث و موقع جريمة |
| İhtiyacımız olan son şey, ameliyatın ortasında Kızıl Deniz gibi ortadan ikiye ayrılması. | Open Subtitles | آخر شيء نحتاج إليه أن تنشق تلك الطاولات كالبحر الأحمر في مُنتصف العملية |
| O dava açana kadar muhtemelen ihtiyacımız olan şeyi buluruz. | Open Subtitles | بحلول الوقت سيسمع سيكون لدينا على الارجح ما نحتاج إليه |
| Tek ihtiyacımız bir saç teli, bir hücre, bir damla kan. | Open Subtitles | كل ما نحتاج إليه هو شعرة أو خلية أو قطرة دم |
| ..eğer davamızı savunur ve desteğini kazanırsam.. Bu durumdan kurtulmak için ihtiyacımız olan.. | Open Subtitles | إذا قمت بتقديم قضيتنا لكسب دعمه فربما يكون هذا كل ما نحتاج إليه |
| Hayır, bu iyi bir şey, bu tam ihtiyacımız olan şey. | Open Subtitles | لا , لا , هذا جيد هذا ما نحتاج إليه فحسب |
| Taşınabilir işletim sistemleri hakkında çok şey bilirken, aslında gerçek ihtiyacımız olan şey bir ahlaki işletim sistemi. | TED | نحن نعرف الكثير عن أنظمة تشغيل الهواتف المحمولة ، ولكن ما نحتاج إليه بالفعل هو نظام تشغيلٍ أخلاقي. |
| Dolayısıyla ihtiyacımız olan şeyin illa internetin performansına sahip olması şart değil. Fakat bir polis şubesi itfaiye şubesine internet olmadan da ulaşabilmeli veya hastaneler de akaryakıt ısmarlayabilmeli. | TED | ما نحتاج إليه شيء ليس بالضرورة أن نمتلك أداء الإنترنت, ولكن أن يكون قسم الشرطة قادرا على استدعاء قسم الإطفاء من دون الإنترنت، أو المستشفيات التي تطلب زيت الوقود. |
| İhtiyacımız olan faydalı bir duruluk. Sırf eğlence için bunu tekrar düzenledim. | TED | إن ما نحتاج إليه هو وضوح مفيد، حتى لأجل الترفيه، وقد أعدت تصميم هذا. |
| Bizim birbirimizi incitmeye çalıştığımız tüm yolları aşmamız için ihtiyacımız olan empatiyi yaratır. | TED | وتولد التعاطف الذي نحتاج إليه للتغلب على جميع السُبل التي نحاول أن نجرح بعضنا البعض من خلالها. |
| Tüm ihtiyacımız olan şey biraz empati ve biraz merak, çıkıp gözlem yapmak. | TED | كل ما نحتاج إليه هو القليل من التعاطف وبعض الفضول، الذهاب الى هناك، والمراقبة. |
| Gerçekten ihtiyacımız olan 50 mil üzerindeki... ...seyahatlerde otomobilin yerine geçecek bir araç. | TED | ما نحتاج إليه حقا هو شيء نستبدل به السيارة للرَّحَلات الّتي تفوق مسافتها 50 ميل. |
| Bu uygulamada, her pound bir beygir gücü üretir. Demek oluyorki, bugün sizin kullandığınız araba motorunun iki misli iyidir,... ...fakat ihtiyacımız olanın sadece yarısıdır. | TED | في هذا التطبيق, أنتج حصان واحدا لكل رطل , وهذا أفضل مرّتين من محرك سيارتك اليوم, ولكن هذا يمثّل فقط نصف ما نحتاج إليه. |
| İki, beş, on, bin insanın okullarda grev yapması bir harekettir ve her yerde ihtiyacımız olan şey de bu. | TED | ويعد مضربو اثنتين أو خمسة أو عشرة أو ألف مدرسة بمثابة حركة، وهذا ما نحتاج إليه في كل مكان. |
| Şimdi ihtiyacımız olan yeni, radikal bir tarım kavramı, yiyeceğin gerçekten lezzetli olduğu bir tarım kavramı. | TED | فالذي نحتاج إليه اليوم .. مفهوم جديدٌ جذرياً للزراعة نظام يكون فيه طعم الطعام جيدٌ فعلاً |
| İhtiyacımız olanın üç katı. Bu kadarı yeter. | Open Subtitles | ثلاثة أضعاف ما نحتاج إليه ستسير الأمور على ما يرام |
| İşin en güzel yanı ihtiyaç duyabileceğimiz her şey zaten elimizde var. | Open Subtitles | أفضل جزء منه كل ما نحتاج إليه في الساحة موجود |
| Şu an bir bu eksikti. | Open Subtitles | وهو ما لا نحتاج إليه تحديداً في الوقت الراهن |
| Hayır, yanılıyorsun. Bize gereken şu tarz bir şey. | Open Subtitles | أنتم كلكم الخطأ . ما نحتاج إليه هو شيء من هذا القبيل. |
| Tek eksiğimiz gelin ve damat. | Open Subtitles | كلّ ما نحتاج إليه الآن هُو العروس والعريس. |
| Kadında Bize lazım olan bilgiler var, bu yüzden plandan sapmayalım. | Open Subtitles | ، لديها معلومات نحتاج إليه لذا دعنا فقط نُركز على الخطة |