Elbette kullandığımız bir çok teknolojinin de bununla ilgisi var. | TED | بالتأكيد، الكثير من التقنيات التي نستخدمها لها دور في ذلك. |
Bugün kullandığımız mecazi anlamda değil, gerçek anlamıyla cadılar, çingeneler ve kısmen de Kelt büyüsüyle ilişkilendirilen bir büyü. | TED | وليست مجازية كما نستخدمها اليوم لقد كانت تعويذة سحرية حرفية مرتبطة بالسحرة والغجر وإلى حد ما ، سحر السيلتيك |
Sesimizi nadiren kendimiz için kullanırız, başkalarına bir hediye olarak kullanırız. | TED | نحن نادراً ما نستخدم أصواتنا لأنفسنا؛ بل نستخدمها كهديّة تُقدّم للآخرين. |
Bunları cahilliği arttırmak, daha üst seviyede bir cahilliğe erişmek amacıyla kullanıyoruz. | TED | نحن نستخدمها لصناعة جهل أفضل، وإن شئتم، لابتكار جهل ذو جودة عالية. |
Silikon bilgisayar belleklerinde kullandığımız tekniklerimizi burada da kullanabiliriz. | TED | بنفس الطرق التي نستخدمها لبناء ذاكرة الكمبيوتر السيليكونية سنستخدمها هنا. |
Yeni sosyal metodlar geliştirebilirsiniz. sıkı ve bilimsel testler kullandığımız ilaçlar için | TED | بإمكانك إخضاع الابتكار الإجتماعي لذات الإختبارات العلمية الصارمة التي نستخدمها لفحص الأدوية. |
Restoranda kullandığımız sebzelerin ve bazı mahsullerin çoğunu kendim yetiştiriyorum. | Open Subtitles | أزرع معظم الأعشاب التي نستخدمها في المطعم، بعضها منتجات أيضاً |
Işınlanma için kullandığımız Zeta-Işını teknolojisinden sorumlu olan bilim adamının ta kendisi. | Open Subtitles | هو العالم المسؤول للحفاظ . على تكنولوجيا شعاع زيتا نحن نستخدمها للتخاطر |
Bunu bugün kullandığımız teknolojide zaten gördük ve anladık. | TED | نحن نرى و نعلم بالفعل هذا في التكنولوجيا التي نستخدمها اليوم. |
Algılama ile ilgili hızlaca bir örnek daha verelim: bu insanlar ile ilgili değil, fakat kullandığımız ve tükettiğimiz eşyalarla ilgilidir. | TED | مثال سريع آخر حول الحسية المثال ليس عن الناس ، بل عن الأشياء التي نستخدمها و نستهلكها. |
Günbegün kullandığımız tekniklerimiz var. | TED | ويومياً ، لدينا أساليبنا التي نستخدمها. |
Sonra işimize yarayabilir. Kredi kartı gibi kullanırız. | Open Subtitles | ، ستكون مفيدة فيما بعد نستخدمها كبطاقة إئتمان |
Kredi kartı gibi kullanırız. | Open Subtitles | ، ستكون مفيدة فيما بعد نستخدمها كبطاقة إئتمان |
Gizlice bu kapıyı açtık, artık, insafsızca mahkum olanları Cehennem'den kaçırmak için kullanıyoruz. | Open Subtitles | حتى فتحنا هذه البوابه في السر، والآن نستخدمها لتهريب المدانين ظلما خارج الجحيم. |
Bu teknolojilerin bazılarını şu anda sadece hayvanlar üzerinde değil kendi bedenlerimizde de kullanıyoruz. | TED | لسنا فقط بالفعل نستخدم هذه الأشياء على الحيوانات، بعضها قد بدأنا نستخدمها في أجسادنا. |
Bunun yerine, bu durumu hayatımızdaki iyi yanları ortaya çıkarmak ve daha mutlu yaşamak için bir sıçrama tahtası olarak kullanabiliriz. | TED | على العكس، يمكن أن نستخدمها كنقطة انطلاق لإطلاق أفضل صفاتنا وعيش حياة أكثر سعادة |
Sanki hiçbirimiz hissizleşinceye kadar sol elimizin üstüne oturup sonrasında yabancı birinin eliymiş gibi kullanmadık onu. | Open Subtitles | تماما مثل : لم نجلس على يدنا اليسرى حتى نحس بأنها تخدرت و بعدها نستخدمها للعب لعبة بالخارج |
Daha iyi araçlarımız var, gelin onları daha iyi kullanalım. | TED | لدينا أدوات أفضل، فهيا نستخدمها بشكل أفضل. |
Neden düğün porselenlerimizi kullanmıyoruz? | Open Subtitles | لماذا لا نستخدمها لدينا الزفاف الصين اليوم؟ |
İkincisi ise, okyanus araştırmalarında hala çok iyi kullanmadığımız cesur ve yeni araştırma yöntemleri olduğu. | TED | وأخرى أنه هناك طرق جريئة وجديدة لدراسة المحيطات لم نستخدمها بشكل جيد بعد |
Biri çalmış ve onu kazıklamış. Daha önce de olmuştu. Söz, bu fıkrayı kullanmayacağız. | Open Subtitles | . أحدهم سرقها و باعها له . تحدث دائما ، أعدك أننا لن نستخدمها |
O Babasının yanında ama sözü bizimle. Onu kullanmayı öğretti. | Open Subtitles | انه مع ابيه لكنه ترك كلمته معنا وعلمنا كيف نستخدمها |
Onları insanlar için ve mekanlar için kullanacağız, ürünler için kullanacağız, etkinlikler için kullanacağız. | TED | نستخدمها للناس، نستخدمها للأماكن، نستخدمها من أجل منتجاتكم، نستخدمها للمناسبات. |
Şimdi öneri olarak diyoruz ki biz bunları dünyadaki tüm insanları alakadar etmek için kullanıyoruz bir tarihi ilk: dünyanın ilk gerçek küresel anketi ve konsültasyon, herkesin her yerde eşit bir sese ilk defa sahip olması. | TED | بالتالي، ما نريد اقتراحه هو أن نستخدمها لإشراك الناس من جميع أنحاء العالم في حادثة تاريخية هي الأولى من نوعها: أول تصويت و مشاورة عالمية بحق، حيث كل فرد من كل مكان له صوت مساوٍ للمرة الأولى. |
Ve yatırım düzeyini göz önünde bulundurursak, kullanmamız matıklı olur. | TED | وبالنظر الى ذلك الرقم .. فانه من المنطقي ان نستخدمها |
Yeni bir araba bizim de işimize yarar. Birini dublörlük işleri için kullanırdık. | Open Subtitles | نحن أن نستطيع أن نستخدم السيارة الجديدة لأنفسنا أنت تعلم واحدة نستخدمها للقيام بالأعمال المثيرة مع |
- Tamam, kullanmayız. - Hiçbirini kullanamayız. | Open Subtitles | حسنا , لن نستخدمها - لا نستطيع أن نستخدم أيا منهم - |