Ustalarımıza direnmek yerine, akılsız maddeci keşler gibi uçurumlarımızı genişletmelerine izin veriyoruz, bizi yukarı taşıyanı değil, aşağı çekeni arıyoruz. | TED | وبدلًا من مقاومة أسيادنا، سمحنا لهم بتوسيع خلافاتنا، كالطائشين والمدمنين، نسعى إلى ما يدنينا، لا ما يرقى بنا. |
Onaylanmaya çalışıyoruz ve senin lamban kocaman bir nargile, öyle mi? | Open Subtitles | نحن نسعى لأن يتمّ قبولنا، وأنت مصدرك الرئيسيّ للضوء هو شيشة؟ |
Beni dinler misiniz? Bu hafta büyük bir "G" peşindeyiz. (G = Galibiyet) | Open Subtitles | نسعى لفوز كبر هذا الأسبوع لكن الجميع يعرف |
Herneyse, peşinde olduğumuz o aslında, sen değilsin. | Open Subtitles | حسناً , على اى حال أنه الذى نسعى ورائه ليس انت |
Bize anlatacaklarınız vardır. Aradığımız şeyi bulmada bize yardım edeceksiniz. | Open Subtitles | أنت ستخبرنا ما نريد وستساعدنا في إيجاد ما نسعى إليه |
Ama biz maskeleri takmaya devam etmeye çalışmalıyız diye düşündüm. | Open Subtitles | ولكني اعتقدتُ أن علينا أن نسعى جاهدين لنُبقي الأقنعة علينا |
En azından biz kendimize yalan söylemeyiz. İstediğimiz bir şey görürsek peşinden gideriz. | Open Subtitles | في الأقلّ نحن لا نخادع أنفسنا، فما إن نرى مبتغًى حتى نسعى إليه. |
Kalpazanları yakalamayı, seni yakalamaktan daha çok istiyoruz. | Open Subtitles | وإننا نسعى وراء المزوّرون أكثر مما نسعى ورائك |
Ayrıcalık istemiyoruz, sadece yarışmak istiyoruz.. | Open Subtitles | لا نسعى إلى الأفضلية، بل نريدها أن تشارك فحسب |
Tüm dünyadan ve her kariyer aşamasından bizimle çalışmaları için enerjik, yetenekli ve farklı alt yapılardan bilim insanları arıyoruz. | TED | نسعى لاجتذاب علماء ذوي مواهب، وتنوّع، ومفعمين بالطاقة من أنحاء العالم، في شتى المسارات الوظيفية، للحاق بنا، |
Bak! En yüksek kalitedeki malları arıyoruz, tamam mı? | Open Subtitles | اسمع، كنا نسعى للبضاعة ذات الجودة الأعلى، حسن؟ |
Bu deneyim, hayatlarımızı değiştirdi. Ve şimdi biz, bu deneyimi değiştirmeye çalışıyoruz. | TED | لقد غيرت هذه التجربة حياتنا. والآن نحن نسعى لتغيير التجربة. |
Unutun gitsin. Bu küçük çocuklar için. Bizlerse yetişkin insanlarız ve toplumumuza neler olduğuyla başa çıkmaya çalışıyoruz. | TED | لا عليك. هذا للأطفال الصغار. نحن شعب كبير، ونحن نسعى للتعامل مع ما يحدث في مجتمعنا. |
Spike, ikinci katta yardıma ihtiyacı olan öğrenciler var. biz şüphelinin peşindeyiz. | Open Subtitles | سبايك, طالب في الطابق الثاني يحتاج إلى الرجوع نحن نسعى إلى الوصول إلى المشتبه به |
Rahat dur, rahat dur! Büyük Adam'ın peşindeyiz, tamam mı? | Open Subtitles | أكمل فقط، أكمل نحن نسعى خلف الرجل المهم، مفهوم؟ |
Büyük ihtimalle burada hırsızlık yaptığımızı siz de tahmin etmişsinizdir ama peşinde olduğumuz sizin değil. | Open Subtitles | إن ضيفكم القادم هو لص ليس أنتم من نسعى إليه لذلك |
Nihayet kanıtımız vardı, bu sefer asparagas değildi, bu yıllardır Aradığımız şeydi. | Open Subtitles | لا يوجد تزييف هذه المرة وهذا ما كنا نسعى اليه منذ سنوات |
Mutluluğun peşinden koşmaya programlanmışız, yalnızca ondan faylanmak değil daha fazlasını isteriz. | TED | نحن بطبيعتنا نسعى وراء السعادة لا لنستمتع بها فقط ، إنما لنسعى وراء المزيد والمزيد منها |
Ölümcül kuvvet kullanmak istemiyoruz ama işler karışabilir. | Open Subtitles | نحن لا نسعى لإستخدام القاتل القوة ولكن الأمور تحدث |
Hatırlayın, ulaşmak istediğimiz bu Küresel Hedef ise 75 puan. | TED | والمعدّل الذي نسعى إلى بلوغه، تذكّروا، هو 75، ذلك هو هدف الأهداف العالمية. |
Tıp fakültesini falan kazanmaya çalışmıyoruz ki. | Open Subtitles | نحن لا نسعى لأن نكمل دراستنا بعد الثانوية. |
Fakat tüm bu korunmasızlık içerisinde, tıpkı daha da iyi olmaya çalıştığımız diğer her şey gibi gelişim gösteririz. | TED | لكن من خلال كل ذلك الضعف، كما في كل شيء آخر نسعى دائمًا لنكون الأفضل فيه، نحن نشاهد تقدمًا. |
takip ettiğimiz bir şüphelinin bu yoldan geçmiş olabileceğini düşünüyoruz. | Open Subtitles | إننا نسعى وراء مشتبه به نعتقد بأنه قد مَرَّ من هنا |
peşine düştüğümüz adamları tutan adamlar. | Open Subtitles | بل نحن نسعى وراء من يستخدمونهم من الرجال هنا 00: 14: 58,128 |
Bizler kusursuzluğa iç sessizlikle ulaşmaya çalışırız. | Open Subtitles | نحن نسعى بإستمرار نحو الكمال بواسطة الصمت الداخلي. |