ويكيبيديا

    "نفسي على" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • için kendimi
        
    • için kendimden
        
    • kendime
        
    • alacak diye kendimle
        
    Öldüğünü teyit etmediğim için kendimi suçluyorum ama farklı bir ruh hali içindeydim. Open Subtitles أنا ألوم نفسي على عدم إنهاء هذا الزوال لكنني كنت في حالة ما
    Ne zaman endişelensem, üzülsem, olumsuz bir düşünsem olsa bu baskıdan kurtulmak için kendimi, başka bir şeye konsantre olmaya zorluyordum. TED لذا ففي كل مرة كانت تخطر ببالي فكرة مقلقة أو محزنة أو سلبية، أجبرت نفسي على التركيز بشيء أخرى حتى تمر الرغبة بسلام.
    Evet dedim, beni endişelendiren, konfor alanımın dışındaki şeylere Evet demek için kendimi zorladım. TED كل شيء كان يجعلني قلقة، و يخرجني من نطاق راحتي. أجبرت نفسي على أن أقول نعم لها.
    Bunu yaptığım için kendimden nefret edeceğim. Ama salla gitsin. Open Subtitles سأكره نفسي على ما سأقدم عليه الآن، ولكن لما لا.
    Sen kendinle dalga geç. En azından ben kendime bakabiliyorum. Open Subtitles فليخدع احدنا الاخر لكني أستطيع ان أحمي نفسي على الأقل
    Beni ziyaret etmeniz ne kadar kısa zaman alacak diye kendimle bahse girmiştim. Open Subtitles لقد راهنت نفسي على زيارتكم السريعة ليّ
    Bu yüzden de, çok uzun zaman önce yaşanmış bir şey için kendimi paralamama hiç gerek yok. Open Subtitles وبسبب ذلك، ليس من الضروري أن ألوم نفسي على شيء حدث منذ مدة طويلة
    İyi bir arkadaş olamadım. Bunun için kendimi asla affetmeyeceğim. Open Subtitles لم أكن صديقة جيدة و لن أسامح نفسي على هذا أبداً
    Ön kapıdan çıkışımı hatırlıyorum, geriye bakmamak için kendimi çok zorladım. Open Subtitles أتذكر أنني كنت خارجاً من الباب الأمامي مجبراً نفسي على عدم النظر للخلف
    Geçmiş için kendimi asla bağışlamayacağım. Open Subtitles أبداً لن أسامح نفسي على ما فعلته بالماضي
    Komik olan şey şu ki, buzlu çay gibi tadı olacağını düşünmüştüm ama aksine pil asidi gibi tadı vardı onu içmek için kendimi zorlamıştım. Open Subtitles لقد كان مذاقها كالشاي المحلى و أيضاً مثل حمض البطارية أجبرت نفسي على شربه كاملا
    Gerçeği söylemek için kendimi oraya getiremedim. Open Subtitles لذا لم أستطع حمل نفسي على إخباركِ بالحقيقة.
    Her şey içinde sekiz görmek için kendimi zorlardım. Open Subtitles كنتُ أجبر نفسي على رؤية أشياء في ثمان مرات
    Beni korkutan şeyleri yapmak için kendimi zorluyorum zaten. Open Subtitles كنت احاول أن أجبر نفسي على فعل أمور تجعلني أشعر بالخوف
    Mesleki bir tehlike söz konusu ama tamam. Bunun için kendimi affettirebilirim. Open Subtitles المخاطر المهنية, اتعلمين, ذلك جيد, استطيع ان اسامح نفسي على ذلك
    Fort William'da Randall'a öfkelendim ve hayatımın dört yılını bu yüzden babamın ölümü için kendimi suçlayarak geçirdim. Open Subtitles وبعدها قضيت أخر أربع سنوات ألوم نفسي على موت والدي بسبب هذا
    Aslında seni suçlamam gerekirken, babamın ölümü için kendimi suçladım. Open Subtitles لمت نفسي على موت والدي بينما كان عليّ لومك في الواقع
    Sana bu kadar uzun süre kol kanat gerdiğim için kendimi suçluyorum. Open Subtitles أخشى أنني حميتكِ لفترة أطول من اللازم وأوبّخ نفسي على هذا
    O sokakta vuku bulanlar için kendimi affedemiyorum. Open Subtitles لا أستطيع مسامحة نفسي على ما حدث في ذلك الزقاق
    Ama aynı özrü aşık olduğum için kendimden dileyemeyeceğim. Open Subtitles لكني لم استطيع ان اجبر نفسي على الاعتذار عن وقوعي في الحب
    Tanrım! Böyle olduğum için kendimden nefret ediyorum Open Subtitles ياإلهي، أكره نفسي على كوني هكذا
    Sen kendinle dalga geç. En azından ben kendime bakabiliyorum. Open Subtitles فليخدع احدنا الاخر لكني أستطيع ان أحمي نفسي على الأقل
    Beni ziyaret etmeniz ne kadar kısa zaman alacak diye kendimle bahse girmiştim. Open Subtitles لقد راهنت نفسي على زيارتكم السريعة ليّ.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد