ويكيبيديا

    "هناك شيءٌ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bir şey var
        
    • bir şeyler var
        
    • bir şey varsa
        
    • birşeyler
        
    Joo Goon geri döndüğümde sana söyleyeceğim önemli bir şey var. Open Subtitles ،أيها الرئيس عندما أعود، هناك شيءٌ مهم يجب أن أُخْـبرك بهِ
    Ölümden başka topluluğun mührünü kaldırabilecek bir şey var mı? Open Subtitles حسنٌ، هل هناك شيءٌ آخر غير الموت بإمكانها تفكيك الدائرة؟
    Sana hiç vermediğim bir şey var. Bunca yıl bir şişede sakladım. Open Subtitles هناك شيءٌ واحد لم أعطه لك احتفظت به لنفسي طوال هذه السنوات
    Yapılacak tek bir şey var, firar etmek zorundayım, ve bunu da derhal yapacağım. Open Subtitles هناك شيءٌ واحدٌ لها عليّ أن اهرب من هنا وسأذهب فوراً.
    Bu evde olmak istemiyorum. Yanlış bir şeyler var. Open Subtitles ‫لا أريد أن اكون في هذا المنزل، هناك شيءٌ ‫خطأ
    Bizden istediğiniz başka bir şey var mı? Open Subtitles والآن، هل هناك شيءٌ آخر يمكننا إحضاره لك؟
    Çünkü sende anlamadığım bir şey var ve ben anlamadığım şeylerden nefret ederim. Open Subtitles لأنه هناك شيءٌ حولك لا أفهمه و أنا أكره ما لا أفهمه
    - Beni karın yolladı. Yapman gereken bir şey var. Siyahlı adamı durdurmak zorunda olduğunu söyledi. Open Subtitles هناك شيءٌ يجب أن تفعله قالت أنّك يجب أن تردع الرجل بالزيّ الأسود
    Fakat burada suyla alakalı oldukça tuhaf bir şey var, ve bizim gözümüzden saklanıyor Open Subtitles لكن هناك شيءٌ ما غريبٌ حقاً حيال الماء، وهو يتوارى عن مدى أبصارنا.
    Esirgememekten bahsetmişken sana sormam gereken bir şey var. Open Subtitles بالحديثِ عن الثلاثة أيدِ. هناك شيءٌ أريد أن أطلبه منك.
    Tom'dan bahsetmişken, seninle konuşmak istediğim bir şey var. Open Subtitles بالتحدث عن توم هناك شيءٌ أريد أخبارك إياه
    Dün gece için gerçekten özür dilerim, ama seninle konuşmam gereken bir şey var. Open Subtitles أنا حقّاً آسفة، بشأنِ ليلة أمسٍ، ولكن هناك شيءٌ أودّ أن أحدّثكَ بشأنه.
    Yapmam gereken bir şey var. Bana yardım edeceksin. Open Subtitles هناك شيءٌ عليّ القيام به , وأريدك أن تساعديني
    Bu anda çok özel bir şey var bildiklerinde. Open Subtitles هناك شيءٌ مميز جداً في هذهِ اللحظة عندما يعرفون
    Geçmişte, sana zarar verecek bir şey var mı? Open Subtitles هل هناك شيءٌ من الماضي يمكن له أن يضركِ؟
    Onu kolaçan ediyorum. Onda hoşlanmadığım bir şey var. Open Subtitles لقد كنت أتفحصه هناك شيءٌ لا يعجبني به
    Hey müdür, size söylemek istediğim bir şey var. Open Subtitles أيها المدير، هناك شيءٌ أريد إخبارك به.
    Aslında onunla tanışmaya pek ihtiyacım yok ve bence Büyük Birader ve Büyük Para'nın bu altın çağında, ödül kazanmak ve teorem çözmekten atılmakta soylu bir şey var. Open Subtitles لا أحتاج حقاً للقاء عالم رياضيات، وفي زمن الداعمين هذا، والرواتب العالية، أظن أن هناك شيءٌ من النبولة بشأن حقيقة أنه توصل
    Sayın Profesör, yapmamız gereken bir şey var. Open Subtitles سيّدي العالِم، هناك شيءٌ علينا فعله.
    O adamda gerçekten ters bir şeyler var. Open Subtitles أتعلم ، ذلك المُعلم هناك شيءٌ مريب بشأنه.
    Ama, ölürken dinlemek istediğin başka bir şey varsa, saygı duyarım. Open Subtitles لكن إذا هناك شيءٌ تود سماعه بينما تموت، فإنّ المأمور مُلبٍ لما يُطلب منه.
    ya bilmediğimiz birşeyler varsa kafanın içinde? Open Subtitles ماذا لو كان هناك شيءٌ آخر؟ عالقاً في ذهنك؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد