ويكيبيديا

    "هناك شيء آخر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • başka bir şey
        
    • bir şey daha
        
    • bir şey var
        
    • Başka birşey var
        
    • şey daha var
        
    • başka şeyler var
        
    • birşey daha var
        
    Bir sıraya bakarsak, bu şemadan anlayabileceğimiz başka bir şey daha var. TED هناك شيء آخر يمكننا فهمه من هذا المخطط إن نظرنا إلى صفٍ.
    İşe başlamanı öneririm, tabii başka bir şey yapmayı tercih etmezsen. Open Subtitles أقترح أن تعودى للعمل مالم يكن هناك شيء آخر تُفضّلُين فعله
    Gitmeden önce bilmemem gereken başka bir şey var mı? Open Subtitles هل هناك شيء آخر لا أودّ معرفته، قبلَ أن تغادرينا؟
    DNA örneği ve tırnaklarında metal kalıntıları var. Ama bir şey daha var. Open Subtitles هناك دليل يرتبط بالحمض النووي وشظايا الحديد تحت الأظافر, لكن هناك شيء آخر
    Bildiğin ya da bize anlatabileceğin Başka birşey var mı? Open Subtitles هل هناك شيء آخر تعرفه أو تود أن تخبرنا به؟
    Krallar ipek otu bitkisini arıyor ama akıllarında tozlaşmadan başka bir şey var. Open Subtitles تبحث الملكات عن نبتة الحشيشة اللبنية ولكن هناك شيء آخر بِنيّتهم غير التلقيح
    Peki, ağaç ve çukurlardan başka bir şey yoksa ne yapacağız? Open Subtitles لو أن هناك شيء آخر غير الثقوب , صخور وأشجار ؟
    başka bir şey var mı, benim bilmediğim bir şey? Open Subtitles السؤال هو هل هناك شيء آخر شيء لا أعرفه ؟
    Ya da burada tamamen başka bir şey olması mümkün. Open Subtitles أو أنّه من المُمكن أنّ هناك شيء آخر يجري هنا.
    Ve burada hayatımı güzel kılabilecek başka bir şey daha var. Open Subtitles و هناك شيء آخر هناك من شأنه جعل الحياة مجزية جداً
    onlara inanıyor bile olabilirsiniz ama sizde başka bir şey var. Open Subtitles ربما أنت حتى تؤمن بها ولكن هناك شيء آخر يحدث معك
    Burada başka bir şey oluyor ve ne olduğunu öğreneceğim. Open Subtitles هناك شيء آخر يحدث، وأنا ستعمل معرفة ما هو عليه.
    Bilgisayar modellemesiyle yapabildiğimiz başka bir şey daha var. TED الآن هناك شيء آخر يمكنك القيام به مع نموذج الكمبيوتر.
    Kendi kariyer aramdan canlı biçimde hatırladığım bir şey daha var. TED هناك شيء آخر أذكره بوضوح من فترة إنقطاعي عن العمل.
    Senin için yapabileceğim Başka birşey var mı, George? Open Subtitles هل هناك شيء آخر يمكنني عمله لك يا جورج؟
    Bak, bilmem gereken başka şeyler var... ve bu önemli. Open Subtitles إسمعي ، هناك شيء آخر يجب أن أعرفه وهو مهمّ
    Başka birşey daha var gerçekten önemli bir şey oluyor bizim ahali bunu konuşmak istemiyor ama çok gerçek. TED يحدثُ هناك شيء آخر هو في الحقيقة مهم أن مجمعاتنا لا تحبُ الحديث حوله، لكنه شيء حقيقي جدًا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد