Ben 1920'lerdenim ve sana altın çağın "Belle Epoque" olduğunu söylüyorum. | Open Subtitles | أنا أتيت من العشرينات وأقول لك أن العصر الذهبي هو لابيلبوك |
Tamam. Önce ben başlayayım. Kadını geride bırakmaktan başka çaremiz yok diyorum. | Open Subtitles | حسناً، سأبدأ بدحرجة الكرة وأقول أنّ لا خيار أمامنا سوى تركها خلفنا |
Sonra ağlayıp diyeceğim ki, "Benim için gerçekten üzgün müsün?" | Open Subtitles | . .. ثم سأبكي وأقول "هل تشعر بالأسى علي حقا؟ |
Ben ona yazıp, yanıma gelmesini istediğimi söyleyeceğim. | Open Subtitles | أنا سوف أكتب له ، وأقول أنني أريده هنا معي. |
Biri bana kumar oynamam için para verdiğinde cebime indirip kaybettiklerini söylerim. | Open Subtitles | عندما يعطيني أحدهم مالا لكي أقامر أضعه في جيبي وأقول أنني خسرت |
Toprak, arılar, bitkiler ve hayvanlar için bir kaç şey söylemek istiyorum. Ve size bir araçtan, bulduğun çok basit bir araçtan söz etmek istiyorum. | TED | أريد قول كلمة للتربة والنحل والنباتات والحيوانات وأقول لكم عن أداة، أداة بسيطة جدا قد وجدتها |
Monica beni her gördüğünde gülümser; ben de ona "Yerde nasıl hayvanlar gibi düzüşmüştük, değil mi?" derim. | Open Subtitles | والآن هي تبتسم عندما تراني مرحباً، مرحباً وأقول لها أتذكرين عندما تضاجعنا كالحيوانات على الأرض؟ |
Yalan söyleyip, "Evet." demek isterdim, ama arabanızdan tarih kitabımı aldım... | Open Subtitles | أود أن أكذب وأقول نعم، ولكن في الحقيقة أخذت كتاب التاريخ |
Bunu affınıza sığınarak söylüyorum efendim ama erkek gibi davranmalısınız. | Open Subtitles | .. وأقول هذا بكل احترام يا سيدي عليك أن تسترجل |
Riske girip ödemediğimiz için kesilecek olan bir şey olduğunu söylüyorum. | Open Subtitles | سوف أخمن وأقول أنه شيء لم ندفع ثمنه وسوف ينقطع عنا |
Etrafa bakıyorum ve diyorum ki "Aman Tanrım, ne kadar çok gay var! | TED | وأنظرُ حولي ، وأقول :" يا إلهي ، انظروا إلى كل هؤلاء المثليين! |
diyorum ki, kendi mutsuzluğumuzun yazarları olmak yerine, bu hikâyelere hâlâ hayattayken şekil verebiliyoruz. | TED | وأقول هذا، بدلا من نكون كاتبي حزننا، نذهب لتحديد هذه القصص بينما لا نزال أحياء. |
Yani içeri girip merhaba, ben geldim arabayı bana verin mi diyeceğim? | Open Subtitles | أتريدني أن أدخل عليهم وأقول لهم صباح الخير،أنا فقط أريد أن أسرق سيارتكم |
Ve sonra gelince, güleceğim ve "Yanlış gece gelmişsin." diyeceğim. | Open Subtitles | وبعد ذلك ,حينما يأتي سأضحك وأقول "إن الحفلة ليست الليلة" |
Ben ona yazıp, yanıma gelmesini istediğimi söyleyeceğim. | Open Subtitles | أنا سوف أكتب له ، وأقول أنني أريده هنا معي |
Hanım, ben Tanrı'dan korkarım ve gerçekleri de gördüğüm gibi söylerim! | Open Subtitles | ، إنّ روحي نقيّة يـا زوجتي وأقول الحقيقة كمـا أراهـا |
- Benim söylemek istediğim de sadece, geriye dönüp baktığımda demek istiyorum ki elimden gelenin en iyisini yaptım, burada sıkışıp kalmışken. | Open Subtitles | ..جل ما أقوله هو ..أريد النظر للوراء وأقول أنني فعلت أقصى ما أستطيع عندما لم يكن هناك مفر آخر |
Aynaya bakıp, üzgün görünüyorsun derim. | Open Subtitles | أنتما تعلمان، أنا أنظر الى المرآة وأقول: |
Bu odada yürümek ve "Monty bu odada ölmek istiyorum'2 demek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أدخل هذه الغرفة وأقول لنفسي أريد الموت هنا |
Caddenin karşısına geçsinler diye bekliyorum ve çıldıracak gibi oluyorum! | Open Subtitles | أكون بإنتظارهم لكي يعبروا الشارع، وأقول في نفسي، اسرعوا قليلاً |
Bir ayna alıp, işte bu benim diyeyim mi? . | Open Subtitles | هنا أستطيع إلتقاط مرآة وأنظر بها وأقول هاذا هو آنا |
Eski de bir izdi, ama eğlencesine dönüp takip etmeye başladı ve size o pati izlerini izleme hızından söyleyebilirim ki, bu adam doktora seviyesinde iz sürücüydü. | TED | كانت شاحنة قديمة، ومن أجل التسلية، قام بتعقبها وأقول لكم، من خلال السرعة التي تحرك بها لتعقب آثارها أن هذا الرجل حاصل على درجة دكتوراه في التعقب. |
Onları test ettiğimde sıfır puan alacaklarını tahmin ediyordum. Materyalleri verecektim. Sonrasında gidip tekrar gelecektim ve sıfır alacaklardı. Döndüğümde de "Evet bazı şeyler için öğretmenlere ihtiyacımız var" diyecektim. | TED | وفكرت أنّي سوف أقوم باختبارهم. وسوف يحصلون على علامة صفر. ثمّ سوف أوفّر الموادّ. سأعود واختبرهم. وسيحصلون على صفر آخر. ثمّ سوف أعود وأقول : "نعم ، في بعض الأحيان نكون بحاجة إلى المعلمين." |
Oraya gidip ona Gabe ile hayatıma devam edeceğimi söyleyecektim ama... | Open Subtitles | كنت سأذهب هناك وأقول له أني سأمضي قدما مع جايب لكن |
Havalı asyalı adam araya girecek ve şöyle bir şey söyleyecek... | Open Subtitles | ثم كول سيظهر آسيا غي وأقول شيء من هذا القبيل .. |
Numarayı almak için gelmiştim, böylece arayıp şahit olduğumu söyleyecektim. | Open Subtitles | جئتُ لأخذ الرقم يمكنني الإتصال بهم وأقول بأنني احد الشهود |