Durumunun tam olarak farkındayım Declan ve endişeni takdir ediyorum... | Open Subtitles | أنا خائفة من الوضع يا ديكلان وأنا أقدر لكَ إهتمامك |
Bak, bağlılığını takdir ediyorum, kardeş, ama bu bokun tadı kaçtı. | Open Subtitles | نظرة، وأنا أقدر الخاص التفاني هنا، رجل، لكن القرف يرتدي رقيقة. |
Düşünceni takdir ediyorum, fakat bir iblis avındayız. | Open Subtitles | وأنا أقدر الفكر، ولكن نحن في عملية مطاردة شيطان. |
Beni o spaya gönderdiğiniz için minnettarım, ama bunun davamıza ne yardımı dokunacak? | Open Subtitles | وأنا أقدر لك إرسال البيانات إلى هذا المنتج، ولكن كيف يساعدنا فى قضيتنا |
Bunun için teşekkürler ama sıçanlardan ve örümcekten korkmam ben. | Open Subtitles | وأنا أقدر ذلك، لكنني لست خائفا من العناكب أو الفئران. |
Sen çok iyi bir kiracısın ve ben de buna müteşekkirim. | Open Subtitles | ،وأنت كنت مستأجراً محترماً وأنا أقدر لك ذلك |
Benim için endişelendiğini biliyorum ve minnettarım. | Open Subtitles | وأنا أعلم أنك كنت قلقا حول لي، وأنا أقدر ذلك. |
Dinle, tekne ve tüm yaptıkların için teşekkür ederim. | Open Subtitles | انظر, وأنا أقدر ما فعلته لي القارب وكل شيء |
Bu şey için özel tipte bir insanın gerektiğini takdir ediyorum tamamen yabancıların ızdıraplarını bitirmek için ve gerçekten yardım etmeyi başarabilmek için. | Open Subtitles | وأنا أقدر حقيقة أن الأمر يتطلب نوع خاص من شخص لبندقية من خلال مآسي من الغرباء المطلقة وفعلا إدارة للمساعدة. |
Bunu takdir ediyorum, Ama diğerleri gibi beklemek zorunda. | Open Subtitles | وأنا أقدر ذلك، ولكن عليه أن ينتظر، تماما مثل أي شخص آخر. أنت وزوجك يمكنم الحصول على مقعد هناك. |
Tamam mı? Annemi mutlu etmek istiyorsun ve bunu takdir ediyorum. | Open Subtitles | فأنت تريد إسعاد أمي، وأنا أقدر هذا، حقاً |
Fikrimi değiştirmek için yaptığım bu olgun denemeyi takdir ediyorum. | Open Subtitles | وأنا أقدر هذه المحاولة ناضجة لتغيير رأيي. أنا حقا. |
Azimli olmanı da takdir ediyorum. | Open Subtitles | أنت صبي لطيف وأنا أقدر ذلك أنت مخلص جداً |
Doğru olanı yaptın, bunu takdir ediyorum. | Open Subtitles | حسنا، كنت أخذت الطريق السريع، وأنا أقدر ذلك. |
Karen, yapmaya çalıştığın şeyi takdir ediyorum ama bu bekaretimi kaybetmekle alakalı değil. | Open Subtitles | كارين، وأنا أقدر ما تحاول القيام به، ولكن... أنا لا تفكر فقدان عذريتي. |
Bunun için minnettarım. Ama bu işe bulaşamazsın. Emin olmadan olmaz. | Open Subtitles | وأنا أقدر ذلك، ولكن لا يمكنك أن تكون جزءا من هذا، |
Çağırıldığım için minnettarım ama sebebini merak ediyorum. | Open Subtitles | وأنا أقدر يجري استدعاؤها، ولكن نتساءل لماذا. |
Bu soruyu sorduğunuz için minnettarım, eminim kolay değildir. | Open Subtitles | وأنا أقدر أنكِ سألتى هذا السؤال الذى لا يعتبر سؤالاً سهلاً |
Geldiğiniz için teşekkürler ama kalmak zorunda değilsiniz gerçekten. | Open Subtitles | مهلا، كما تعلمون، وأنا أقدر يا رفاق قدومكم ولكن في الحقيقة لايمكنك البقاء. هل تمزح؟ |
Gereğinden çok şey yaptın, Len, ve bundan müteşekkirim. | Open Subtitles | كنت قد فعلت أكثر من كافية، ليون، وأنا أقدر ذلك. |
Evet, biliyorum ve minnettarım. | Open Subtitles | نعم، أنا أعرف. وأنا أقدر هذا |
Benimle bu kadar çabuk görüştüğünüz için teşekkür ederim. | Open Subtitles | وأنا أقدر لك رؤيتك لي في هذه المهلة القصيرة |
- Bak, bunu taktir ediyorum. Ama bu biraz tuhaf olur. | Open Subtitles | نظرة، وأنا أقدر ذلك، ولكن، اه، هو زاحف قليلا، هل تعلم؟ |
-Yardım etmeye çalışıyordun biliyorum ve bunun için sana minnettarım. | Open Subtitles | اود القول أنني أعلم أنك كنت تحاول المساعدة وأنا أقدر هذا |