Tek yaptığın oturmaktı yine de onun gibi adamlarla alay edebileceğini sanıyorsun. | Open Subtitles | أنتَ لم تفعل شيء وتظن بأنّكَ تستطيع أن تسخر من رجل مثله؟ |
Bu evde büyüyünce seni şaşırtacak bir şey çıkmaz sanıyorsun. | Open Subtitles | تنمو في مثل هذا المنزل وتظن أنّه ليس هنالك مايذهلك |
Bazıları ise yaptığımız bu gezinin şahsi çıkarlarınız yüzünden amacından saptığını düşünüyor. | Open Subtitles | وتظن الطائفة الأخري بان الاهداف الاصلية للرحلة هي من اجل تحقيق الارباح السريعة |
Çekici olduğunu düşünüyor. Tostu sen buldun sanıyor. | Open Subtitles | تظنك فاتناً، وتظن أنك اخترعت الخبز المحمص |
Ve sende bununla bir alakam olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | وتظن أن لدى يداً فى هذا؟ |
Karanlık ve boş bir binanın önünde oturmam sence daha mı güvenli? | Open Subtitles | وتظن أنه أأمن أن أجلس وحيدة خارجا في الظلام أمام مبنا فارغ؟ |
Ah, ne, Ve sen dünyanın her şeyden önce gelen uzmanım mısın? | Open Subtitles | نعم , وتظن انك العالم الخبير بكل , شيء عني |
Duvarda bir resme bakıp da bana nasıl ulaşabileceğini bildiğini mi sanıyorsun? | Open Subtitles | أنت تنظر لصورة على الحائط، وتظن أنه بإمكانك أن تؤثر عليّ ؟ |
Sen, katliamdan hemen sonra buraya gelip krallığın uyumunu altüst edebileceğini mi sanıyorsun? | Open Subtitles | لقد جئت هنا, ممتنعاً عن قتل بعض السُمر الفارين وتظن بأنك قادر على إفساد تناغم مملكتنا؟ |
Buraya kadar seni sırf Bulundurma'dan tutuklamaya mı geldiğimizi sanıyorsun aptal serseri? | Open Subtitles | وتظن بأننا قطعنا كل هذه المسافة إلى هنا لنقبض عليك بتهمة الحيازة أيها الحثالة الغبي؟ |
Bizi, tek gözağrın olduğuna inandırarak... zampara olduğunu mu sanıyorsun? | Open Subtitles | وتظن أنك إنسان عاطفي لأنك تجعلنا نظن أنك لا تنام مع غيرنا |
Ormanı geceleyin tek başıma geçmemin daha güvenli olduğunu mu sanıyorsun? | Open Subtitles | وتظن أن أمشي في الأدغال وحيدا بالليل سيكون آمن لي؟ |
Kızgınsın ve intikam konusunda haklı olduğunu sanıyorsun. | Open Subtitles | انت غاضباً وتظن انك علي حق بالتفكير في الأنتقام |
Yoldan çıktığımızı düşünüyor. Eğer çıkmadığımızı ona kanıtlayabilirsek, belki o zaman kararını değiştirir. | Open Subtitles | وتظن أننا انشققنا عن إمرتها، إذا استطعنا أن نثبت لها أننا لم نخرج عن طوعها، فربما ستتراجع عن قرارها |
Annem de, eğer avukat olmak istiyorsam ki bunu düşünebilirim orada çalışmamın özgeçmişimde etkileyici duracağını düşünüyor. | Open Subtitles | وتظن أنه سيكون مثيراً في سيرتي الذاتية لو أردت أن أكون محامية، ومن المحتمل ذلك |
Gençliğinde tuvalet eğitimi almış ya, herkesten iyi olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | وتظن أنها أفضل من الجميع لأن أولادها المراهقون لا يرتدون حفاظات |
Cevabın Dul olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | وتظن أن الأرملة هي الحل؟ |
Bir de endişelenmen gerekenin Christian olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | وتظن أن (كريستيان) هو من ينبغي أن تقلق بشأنه |
Tesadüf olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | وتظن ان هذه مجرد مصادفة؟ |
Şu aptal köpeğin dediğini yaparsan onaylayıp, anlayacaklar mı sence? | Open Subtitles | وتظن بأنهم سيهزون رؤوسهم موافقين و يتفهمون ما حدث؟ بنفس الطريقة التي فعلها هذا الكلب الغبي؟ |
Bu kıyafeti giymen onu bulmanda yardımcı mı olacak sence? | Open Subtitles | وتظن ارتداء هذه البدلة سيعين على إيجادها؟ |
Atımı buraya bıraktım Ve sen kaçacağımı mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | أترك جوادي هنا وتظن أنني سأهرب؟ |