ويكيبيديا

    "وفكّرت" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • diye düşündüm
        
    • düşünmüştüm
        
    • düşündün mü
        
    • ve düşündüm
        
    Uzun sürecek senin gibi bir yol arkadaşı iyi gider diye düşündüm. Open Subtitles إنّها طويلة وفكّرت انّه ربّما بإمكاني جلب شخص لمرافقتي يبدو كـ هيئتك
    Hem seçim kampanyası kaosundan önce konuşmamız daha iyi olur diye düşündüm. Open Subtitles وفكّرت التحدث أحسن بعيدا عن فوضى الحملة هناك
    Bu sonbahar yeni bir tane geliyor, seçmelere katılmalısın diye düşündüm. Open Subtitles هناكبرنامججديدهذا الخريف، وفكّرت بأنه عليك أن تشارك
    Bu paranın dünyada iyi bir şeyler yapmana yardımcı olacağını düşünmüştüm. Open Subtitles وفكّرت أن هذا المال قد يساعدك لتسهم ببعض الخير إلى العالم.
    Geoff'la konuşup, bir tane sipariş vermesini istemeyi düşünmüştüm. Open Subtitles وفكّرت فى ان اطلب من جيف ان يحضر لى واحدة
    Eğer birbirimizi bulsaydık ne kadar tuhaf olurdu, hiç düşündün mü? Open Subtitles هل سبق وفكّرت كم سيكون غريباً إن لاقينا بعضنا البعض؟
    Terk edilen yerine terk eden olmayı düşündün mü hiç? Open Subtitles هل سبق وفكّرت أن تنفصلي عن أحد عوض أن ينفصل عنكِ؟
    ve düşündüm ki, bir kadın nasıl bu kadar çaresiz, umutsuz kalıp hapları ezerek onların sıcak çikolatalarına koyarak kendi çocuklarına verebilir? Open Subtitles وفكّرت كيف يُمكن لأمرأة أن تكون يائسة للغاية وبدون أمل بأن تسحق حبوب الأدوية، وتضعها في الشوكولاته الساخنة، وتُقدّمها لأطفالها؟
    O çocuğun fotoğrafını bulabilir miyim diye düşündüm sadece. Open Subtitles وفكّرت لو استطيع فقط العثور على صـــــورة لذلك الصــبي،
    Çok neşeli ve mutlu ayrıca sana arkadaşlık eder diye düşündüm. Open Subtitles إنّها مبهجة وسعيدة وفكّرت بأنّك تستطيع الحصول على بعض الرفقة
    Kardeşimin çantasındaydı ve bende banyodayım, adetim birkaç gün gecikmişti ve bende bir test etmeliyim diye düşündüm. Open Subtitles كانفيحقيبةأختي... كنتفيدورةالمياه, متأخرةلبضعةأيام... وفكّرت في أن أعمل اختباراً
    Bağışınız için tekrar teşekkür etmem gerek diye düşündüm. Open Subtitles وفكّرت أن أشكركما مرة أخرى لأجل تبرعكما
    Moral yemeğinde Jared bir sarsıntı geçirdi, ben de onun yerini alabilirim diye düşündüm. Open Subtitles حسن, (جايريد) وقع له نزيف داخلي لما كنّا بالعشاء الروحيّ, وفكّرت أن آخذ مكانه. ولم لا؟
    Vücuduna sarılı bombayı gördüm ve sandım ki-- "Şimdi öleceğim" diye düşündüm. Open Subtitles وفكّرت... هذا هي النهاية. أنّا ميّت
    Tanrı'nın, benim iyi bir anne olamayacağıma karar verdiğini ve bunu gerçekleştirmediğini düşünmüştüm. Open Subtitles وفكّرت أن الرّب قرّر أنني لن أكون أمّاً صالحة، لذا .. لم يجعلني أُنجب
    Ve düşünmüştüm ki bunları evine almak isteyebilirsin böylece tebrik hediyelerinle erken bir başlangıç yapabilirsin güne. Open Subtitles وفكّرت بأنك لربما تريدين أخذها لمنزلكِ... لذا يمكنك أن تبدأي مبكراً في إيصال شكركِ لأصحاب الهدايا
    Craig adında bir çocukla çıkıyordum, iki ay kadar ve O'nun doğru kişi olduğunu düşünmüştüm, Open Subtitles واعدتُ هذا الرجل، (غريغ) لمدّة شهرين، وفكّرت
    Bunun beni nasıl etkileyeceğini hiç durup bir saniye düşündün mü? Open Subtitles هل توقفت للحظة وفكّرت كيف سؤثر هذا علي ؟
    Hiç bir saniye durup da benim neler yaşadığımı düşündün mü? Open Subtitles هل توقّفت للحظة وفكّرت فيما أكابده الآن؟
    Hiç durup düşündün mü? Zayıflık olarak gördüğün şey... aslında güçtür? Open Subtitles أسبق وفكّرت يوماً أنّ ما تعتبره ضعفاً هو في واقع الأمر قوّة؟
    Bu sabah uyandım ve düşündüm ki... Open Subtitles استيقظت هذا الصباح، وفكّرت...
    New York'da işim vardı ve düşündüm ki... Open Subtitles كانت لديّ مهمة في (نيويورك) وفكّرت...

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد