ويكيبيديا

    "ولديك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Ayrıca
        
    • sahipsin
        
    • varken
        
    • Ve senin
        
    • çocuklarınla
        
    • iki
        
    • olan
        
    • ve bir
        
    • sahipsiniz
        
    • başkanla
        
    Çok iyi el sıkışıyorsun. Ayrıca kuyruğunu salladığında, odayı aydınlatıyorsun. Open Subtitles ولديك مصافحة يد دافئة وعندما تهز ذيلك فأنت تضيء المكان
    Sessiz kalma hakkına da sahipsin ama şimdi sessiz kalırsan ölürsün. Open Subtitles ولديك الحق في إلتزام الصمت. لكن إذا مارسته، تموت هنا حالاً.
    Evet Jamie, 3 yaşında bir çocuğun varken ve karın yüksek lisans yaparken bir de sen sağlam olmayı dene. Open Subtitles نعم يا جيمي , أنت حاول أن تكون حقيقيا ولديك طفل في الثالثة وزوجة تحصل على درجة الدكتوراة
    Sana köprüde katılmıştım Ve senin yüzünde o kocaman aptal ve tamamen yakışıksız.. Open Subtitles لقد انضممت إليك في ذلك الجسر ولديك تلك الإبتسامة العريضة الغبية على وجهك
    Sana çocuklarınla iyi gezmeler. Şu 20 dolarını da al ya da sadece... Open Subtitles استمتع بنزهة جميلة مع ولديك وخذ الـ20 دولاراً خاصتك
    ...Ve senin iki tombul bacağın var ve sen çok tatlısın ve büyüyünce boksör olacaksın kocaman bir boksör ya da güreşçi ve eminim, tıpkı baban gibisin, ha? Open Subtitles فلديك خدان صغيران مكتنزان ولديك قدمان صغيرتان مكتنزتان وأنت جميل جدا ستكبر لتصبح ملاكما.
    Ve kendi alanınızda size yardım etmek için yapılacak olan tüm internet aramalarının yüzde ellisini yakalamanız gereken topu topu yaklaşık yedi gününüz vardır. TED ولديك حوالي سبعة أيام فقط للحصول على 50 في المئة من جميع عمليات البحث على الويب التي تمت في أي وقت لمساعدة منطقتك.
    Kılıfı var ama tabanca yok ve bir de aşağıda paramparça olmuş bir cep telefonu. Open Subtitles لديك ذخيرة بدون بندقية ولديك هاتف من مليون قطعة
    Şimdi yoğunluğa sahipsiniz. Aynı zamanda nüfus artışı yönetimine de sahipsiniz. TED إذاً لديكم الكثافة. ولديك أيضاً إدارة النمو.
    Ayrıca çatıdaki bir barakada yaşadığın için tuhaf alışkanlıkların da var. Open Subtitles ولديك بالفعل طبع غريب لأنكَ تعيش في سقيفة غريبة على السطح
    Evet. Ayrıca bir telefon görüşmesi. Open Subtitles اوه، نعم، ولديك الحق فى مكالمة تليفونية أيضاً
    Bak, boyun çok uzun ve çok gürültülüsün Ayrıca yüzün çillerle dolu. Open Subtitles أسمعني، أنت طويل ومزعج جداً ولديك الكثير من النموش
    ama şunu hatırla: Karakter artı güç iyi bir vatandaşa eşittir ve öyle biri olmak için güce sahipsin. TED لكن تذكر هذا: السلطة زائد الشخصية تساوي مواطنًا عظيمًا، ولديك القوة لتكون واحدًا.
    Ve yığınla ahlaksız seks yetkilerine sahipsin. Open Subtitles ولديك مجموعة كبيرة من الإتهامات الجنسية البغيضة.
    Her tarafta insanlar varken. Mahkeme salonundan fazla kalabalık varken. Open Subtitles ولديك أُناس على السلم والمزيد منهم في الباحة
    - Yani etrafta ölümü tatmış çocuklar ,psişik hayaller elinde mumlarla dolaşan kahin bir hayalet varken Open Subtitles اعنى انه لدينا اطفال مرت بتجارب القرب من الموت و رؤى روحانية ولديك شبح رسول مع فرقة شمع
    Kendi içinde bir yerlerde Pierre'in Ve senin olan çalışmaya devam edecek gücü bulmalısın. Open Subtitles يجب إيجاد مكان داخل نفسك القوة على الاستمرار في العمل بيير ولديك. ها؟
    Malikanede çocuklarınla birlikte kal. Open Subtitles يمكنك أن تعيشي هنا مع ولديك
    Burada sana ait olan mülklerde, çocuklarınla beraber kalabilirsin. Open Subtitles يمكنك أن تعيشى هنا مع ولديك
    Senin fakir olduğunu, iki kızın ve bunamış bir annem olduğunu biliyor. Open Subtitles وهو يعلم أنك فقير ولديك ابنتان صغيرتان وأم خرفة
    İşte dişler var, kemikli kanlar var ki kana benziyorlar, kıllar var ve hiç zarar görmemiş cesetler ve hala içlerinde beyin olan başlar var. TED لديك أسنان، عظام مع دماء والتي تبدو كالدماء ، لديك شعر، ولديك أيضاً جثث سليمة ، أو رؤوس والتي مازالت تحوي دماغ داخلها.
    Çünkü sana bir bakıyorum da, ve bir zamanlar senin de annesi ve babası ve bir evi olan bir çocuk olduğunu düşünüyorum. Open Subtitles لأنني أفكر فيك وأظن أنك كنت طفل مرة ولديك أم وأب ومنزل
    Polisle konuşmadan bir avukata danışma, ve şimdi ya da gelecekteki sorgular sırasında yanınızda avukatınızın bulunmasını isteme hakkına sahipsiniz. Open Subtitles لديك الحقّ في إستشارة مُحامي ولديك الحقّ في أن توّكل مُحامي أثنـاء الإستجواب
    Eğer yaşadığınız ülkede başkanla bir sorununuz olduğunda yaşayacağınız en kötü şey başkan olamamanızsa şanslısınız. TED عندما تعيش في بلد ولديك مشكلة مع الحاكم وأسوأ شيء متوقع حدوثه هو أن يطردك من الرئاسة، فأنت محظوظ.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد