ويكيبيديا

    "ولكن أحد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ama
        
    Böylece de yeteneklerini ve becerilerini ihtiyaçlarımı karşılamak amacıyla kıyaslamaya başladılar. ama yapmaları gereken şeylerin başında TED ولذلك بدأو العمل محاولين استخدام مواهبهم ومهارتهم لسد احتياجاتي ولكن أحد الأشياء التي فعلوها
    Alternatifler aynı kulvarda olduğunda ne seçtiğinizi çok çok önemli olabilir ama bir alternatif diğerinden daha iyi değildir. TED عندما تكون البدائل متساوية، قد يهم كثيرًا الخيار الذي اخترته، ولكن أحد البدائل ليس بأفضل من الآخر.
    ama bir tanesi şu ki depresyon ve anksiyetenin... ...aslında ne olduğu hakkındaki düşünce şeklimizi değiştirmemiz gerek. TED ولكن أحد الأسباب هو أنه يجب علينا تغيير فكرتنا عن حقيقة الاكتئاب والقلق.
    ama daha büyük olanakları hatırlamak için başka şehirlerdeki hayalperestleri örnek alıyorum. TED ولكن أحد الأشياء التي أفعلها لأذكر نفسي بالاحتمالات الأكبر هي أن أتعلم من المدن الأخرى
    Hayalet uçaklarımız hava sahalarına yaklaşıyor, ama maalesef devriyelerinden biri birkaç dakika önce onları farketti. Open Subtitles طائراتنا قريبة من مجالها الجوي ولكن أحد طائرات إستطلاعهم وجدتهم من دقائق معدودة
    Evet, ama akrabalarından biri eve gelmiş ve kimsenin olmadığını görünce şüphelenmiş. Open Subtitles .نعم، ولكن أحد الأقارب ظهر عند البيت واصابه الشك عندما لم يجد أحداً
    ama bu bir şey değil. Open Subtitles ولكن المشكلة ليست هنا ولكن أحد أقاربي قال أنك شيوعي
    Rozetleri vardı ama hiçbiri kanun adamı değildi. Open Subtitles لقد كانوا يرتدون شارات ولكن أحد منهم لم يكن رجل قانون
    ama karşınıza çıkacak zorluklardan biri gezegenler arası seyahatte uzun süren ağırlıksızlık durumlarıdır. Open Subtitles ولكن أحد المصاعب الموجودة... في السفر بين الكواكب... هي حالة إنعدام الجاذبية الطويلة.
    ama buradaki çocuklardan biri, elinde bu belgelerle kapımızda beliriverdi ve biz de her şey yolunda mı diye merak ediyoruz. Open Subtitles ولكن أحد أطفالكم ظهر على عتبة بيتنا ومعه هذه الأوراق وأردنا أن نتأكد أن كل شيئ بخير
    Kimlik bilgileri karşı yakadan bir adresi gösteriyor, ama Sacramento Ofisinden bir memur bu civarda büyüdüğünü söyledi. Open Subtitles تقول هويتها أنّها في الجانب الآخر من المدينة، ولكن أحد الضباط يقول أنّها ترعرعت في الحي
    Normalde nöbet sabaha dek sürer ama ekipten birinin bu gece bekarlığa veda partisi varmış. Open Subtitles عادة يعمل المُناوب حتى الصباح، ولكن أحد الطاقم كان لديه حفلة عزوبيّة هذه الليلة.
    ama hislerin en iyi yanı onları paylaşmaktır. Open Subtitles ولكن أحد أفضل الأشياء حول المشاعر هو مشاركتها
    ama bir şeyi hiç yaşamamış, ve öldürmenin nasıl bir şey olduğunu merak ediyormuş. Open Subtitles ولكن أحد الأشياء التي لم يجربها هو مع أنها أثارت عجبه كانت الشعور المصاحب للقتل
    Farkında mısın bilmiyorum ama o mama kaplarından biri teknik olarak bana ayrılmış. Open Subtitles ولكن أحد هذه الأطباق منالناحيةالفنية،محفوظلأجل ..
    ama onlardan biri, en büyüklerinden biri, kendini inanılmaz şekilde hayatının çoğunda üretmeye adamış olman. Open Subtitles ولكن أحد هذه الأسباب، ومن أهم هذه الأسباب، أنك كنتَ على الدوام ملتزماً بشكل لا يصدّق بأن تفعل الأفضل في حياتك.
    Hayır, ama lakros oyuncuları saldırıya uğrayıp komaya girmiş. Open Subtitles كلا, ولكن أحد اللاعبين في الفريق دخل في حالة غيبوبة بعد الهجوم عليه
    ama Morra'nın adamlarından birinde başka bir telefon numarası vardı ve orada da Mott Sokağındaki bir kiralık dairede gözüküyor. Open Subtitles ولكن أحد رجال مورا كان لدى رقم هاتف بديل له وهذا يقودنا الى شقة مستأجرة فى شارع موت
    ama komşular çoğu zaman kapının önünde olan motosikletin gittiğini söyledi. Open Subtitles ولكن أحد الجيران أخبرنا أن الدراجة النارية التي عادة ما كانت تركن بالخارج أختفت
    Nasıl olsa hepimiz öleceğiz ama bazılarımız, onun gibi anlamlı şeyler yapma şansına sahip. Open Subtitles الآن كلنا سنموت في النهاية، ولكن أحد منا، مثلها، لديه فرصة لفعل شيء مفيد لها.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد