ويكيبيديا

    "ولكن لأن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ama
        
    • için
        
    ama bunu cevabını bilmediği için bunu sizin için puanlayamaz. TED ولكن لأن البرنامج لا يعرف الإجابة لتلك الكلمة، فلا يمكنه تقييمك بناء عليها.
    ama Amy, bana bir de mutluluğu bulmam için halka açık bir şekilde izin verdiğinden, zaman zaman hayatta neşeyi tatmış oldum. TED ولكن لأن إيمي قد أعطتني تصريحًا علي الملأ لأجد السعادة، ها أنا ذا أشعر بالسعادة من وقت لآخر.
    Bu bağlamda, kötü iyiden daha güçlü olabilir ama sadece iyi daha yaygın olduğu için. TED في هذا السياق، السيئ قد يكون أقوى من الجيد، ولكن لأن الجيد أكثر وفرة.
    Şahsen detaylı bir fiziksel muayene yaptığımdan emin olmak isterim. Bu ziyaretin amacı da sadece fiziksel muayene olduğu için, istediğim gibi gayet detaylı bir muayene yapabiliyordum. TED أحب ان أعتقد بأنني أقوم بفحص جسدي شامل ولكن لأن الزيارة بالكامل كانت خاصة بالفحص الجسدي أستطعت أن أقوم بفحص شامل مميز.
    ama insanlar günlük yaşamlarını yansıtan durumlarda birinci öncelik olduklarını görmeye başlayınca inanılmaz şeyler oldu. TED ولكن لأن الناس بدأوا يلاحظوا أنهم يوضعون في الأولوية بشأن القضايا التي تمس حياتهم اليومية، فقد حدثت أشياء لا تصدق
    ama Başak Zodyak'ın en akıllı burçlarından biri olduğu için, bunu rahatlıkla atlatacağız. Open Subtitles ولكن لأن برج العقرب الأكثر دلالة على الذكاء بين جميع الأبراج, سوف نتجاز هذه الورطة بثقة كبيرة فى النفس.
    ama devlet, sizi bu gerçekle yüzleşirse... aşırı tepki gösterecek çocuklar olarak gördüğünden... ya da belki de bu işe karışanları linç edeceğinizden... bu belgeleri 75 yıl daha göremezsiniz. Open Subtitles ولكن لأن الحكومة تراكم كالأطفال الذين قد ينزعجوا جدا لمواجهة هذا الواقع أو لأنكم قد تدينون المتورطين
    ama Kira, onlardan bilgi edindiğine göre herhâlde onları öldürmez. Open Subtitles ولكن.. لأن استخدامات كيرا قليلة لتلك المعلومات التي من الانترنت ، فأنا أعتقد أنه لن يقتلهم
    ama bu alan sınırlı olduğundan burası sadece en gerekli şeylerle doldurulmalıdır. Open Subtitles ولكن لأن تلك المساحة محدودة يجب ان تملأ فقط بالأشياء المهمة التي تحتاجها لتكوين أفضل نسخة لنفسك
    Kesinlikle ama bu daha temel atma olduğundan... Open Subtitles بالضبط، ولكن لأن هذا هو بدء التشغيل الطابق الأرضي،
    ama yaşasalar bile hatırlayacakları tek şey isimlerimiz değil paramızın olup olmadığı. Open Subtitles وإذا فعلوا ذلك، تذكر لا باسمنا، ولكن لأن من كان لدينا المال أم لا.
    idi. Mesela, çocuğunuzun bir robot köpeği tekmelemesini köpeğin bir eşya olduğu için mi yoksa çocuğun gerçek bir köpeği de tekmeleme olasılığı olabileceğini engellemek için mi durdursunuz? TED فمثلًا، هل هناك سبب ما يمنع طفلك من ركل روبوت على شكل كلب، ليس فقط لأنه يحترم ملكية الآخرين. ولكن لأن الطفل قد يكون أكثر قابلية لركل كلب حقيقي؟
    Şimdi, etkileşmeye bu kadar kapalı oldukları için saptayıcıdan kaçarlar, dolayısıyla bıraktıkları iz, eksik enerjileri olacaktır. TED ولكن لأن تلك الجسيمات لا تترك أثرا ، فإنه لا يمكن كشفها ، ولكن الدليل على وجودها سيكون فقدان بعض من الطاقة ، حسنا.
    Ayrıca şarap yaptılar, ancak iklim üzüm yetiştirmek için ideal olmadığı için bu nadir ve pahalı bir lezzetti. TED وأيضًا قاموا بصنع النبيذ، ولكن لأن المناخ لم يكن مناسبًا لنمو العنب، كان نادرًا ورفاهية مترفة.
    Bu Amerika ittirdiği için değil, dünya onu bu yöne çektiği için oluyor. TED ليس لأن أمريكا تدفعها. ولكن لأن العالم يجذبها.
    Yani sanat, benim için kişisel hayatımda önemli ve bu yalnızca onun güzel, ilham ve heyecan verici olduğundan değil, aynı zamanda güçlü hikâyeler anlattığı için. TED حسناً الفن مهم لي بشكل شخصي، وليس فقط لكونه جميلًا ومُلهمًا وفاتنًا، ولكن لأن الفن يروي قصصًا قوية.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد