ويكيبيديا

    "وليس مع" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • ile değil
        
    • değil de
        
    • la değil
        
    Şu anda benimle konuşuyorsun Amerikan Hükümeti ile değil. Open Subtitles أنتَ تتكلم معي حالياً وليس مع حكومة الولايات المتحدة
    Bunu yapamayacağımızı söylemiştim, bekleyen bir dava ile değil. Open Subtitles قلت لك أننا لا نستطيع أن نفعل ذلك، وليس مع دعوى قضائية معلقة.
    Hikayeye, Afrika'daki devletlerin kolonilerden ortaya çıkışı ile değil, başarısız yönetimleriyle başlayın, ve tamamen farklı bir öykünüz olsun. TED أبدأ القصة ب فشل الدول الأفريقية، وليس مع تشكيل الإستعمار للدول الأفريقية، وستحصل على قصة مختلفة تماماً .
    Kardeşimize değil de sana inanması için onu etkileyebileceğini söylüyorsun. Open Subtitles أتقول أن بمقدورك إقناعه أن قدره معك وليس مع شقيقنا
    Katilde değil de Grimrock'un deposunda olmalı. Open Subtitles يجب أن يكون في مخزن جرِم روك وليس مع القتلة الطوق لم يُسرق ؟
    Anlaşmayı karınla yaptım, Lukas'la değil. Open Subtitles أنا أتفقت مع زوجتك , وليس مع لوكاس يمكنك الاعتماد عليه لاحقا
    Çünkü annen Perşembe gecesi Mark'la değil burada olduğunu söyledi. Open Subtitles لأن والدتك تقول أنك كنت هنا (معها ليلة الثلاثاء, وليس مع (مارك
    Seninle konuşmak istiyorum, Güvenlik Bakanı ile değil. Open Subtitles أود التحدث معك أنت وحدك... وليس مع أمن الدولة
    Ellen, Sam ile değil de seninle bağlantıda olduğunu biliyor muydu? Open Subtitles أكانت (إلين) تعرف أنّها كانت على إتّصال معك وليس مع (سام)؟
    Romantik Fransız romanındaki hayalî bir âşık ile değil de benimle Nick Twisp ile. Open Subtitles وليس مع بعض عاشق الخيال في رواية رومانسية الفرنسية... ... ولكن معي... ... نيك Twisp.
    Rosamund, annenle konuşuyorsun. Kadınlar Enstitüsü'ndeki komite ile değil. Open Subtitles (روزموند), أنت تتحدثين مع أمك وليس مع لجنة معهد المرأة
    Geleceğin bizimle, Grimm ile değil. Open Subtitles مستقبلك معنا وليس مع الجريم
    - Bernard benimle konuştu, karım ile değil. Open Subtitles -برنارد) تحدث لي وليس مع زوجتى).
    Davanın değil de bizim tarafımızda olduğu ne malum? Open Subtitles ولكن من عساه يجزم أنّ ولاؤه معنا وليس مع القضيّة؟
    Liam üzerinden değil de ofisle doğrudan konuşmamı istiyor. Open Subtitles تريديني ان اتواصل المكتب وليس مع ليام
    Eğer onun tek ilişkisi Clark Kent ile değil de Görüntü ile olursa bunun nasıl bir evlilik olacağını düşünemiyorum. Open Subtitles لو كانت علاقتها الوحيدة مع (الوهج) وليس مع (كلارك كنت)... لا أعرف كيف سيكون ذلك الزواج...
    İki sene sonra Pascal'la değil, çocuğuyla iş yapıyor olacaksınız. Open Subtitles خلال عامان سوف تتعامل (مع ولده وليس مع (باسكـال

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد