ويكيبيديا

    "و أنك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olman
        
    • Ve sen
        
    • olduğunu ve
        
    • olmalısın
        
    Sakin olman, onları sakin tutman, özellikle ne kadar acayipleştiğini düşünürsek. Open Subtitles . البقاء هادئاً ، ابقائهم هادئين خاصة و أنك مذعور للغاية
    Birçok kez duymuş olman lazım. Open Subtitles اوه لا ؟ اعتقد أنه لابد و أنك سمعته كثيرا
    - Bana olan ilgisini kaybetmesinden korktum. Çünkü o zengindi Ve sen onun parasının peşindeydin. Open Subtitles لأنها كانت ثرية و أنك كنت تسعى وراء نقودها
    Ve sen orada olmam gerektiğini düşünecektin. Open Subtitles و أنك لن تعرفي أبدا انني أردت أن اكون معك
    Sizi bir konsere götürecekti ama siz bir şey olduğunu ve onunla gelemeyeceğinizi söylediniz. Open Subtitles لقد كان سيقوم بأخذك إلى الكونسيرت و لكنك قلت أن شيئاً قد حدث و أنك لن تستطيعين الذهاب معه
    Senin bir ilişkin olduğunu ve onu sorgulamaya çalıştığını düşündüm. Open Subtitles اعتقدت بأنك عاشرتها و أنك تحاول تبرير ذلك
    Çok kötü hissediyor olmalısın. Hey, çocukların bedava pornosu var. Open Subtitles لابد و أنك تشعر بالأسى ، الشباب عندهم دعارة مجانية
    Biliyor olman gerekir, ne de olsa sen yazdın. Open Subtitles لابد و أنك خبير بها، بما أنك من كتبها.
    Burada olan şeylere ve senin Carmichael'in maşası olman... hakkında söylediğimiz şeylere rağmen Mahkemenin bizimle aynı fikirde olacağından emin olamayız. Open Subtitles الان.أي كان ما جرى هنا أي كان ما نقوله عنك و أنك كنت صنيعة كارمايكل في كل ما جرى لا يمكننا أن نكون واثقين ان المحكمة ستوافق خذه بعيدا,بعيداجدا
    Adama bir şey yapmış olman gerek. Open Subtitles لا بد و أنك فعلت شيئا لهذا الرجل.
    Kira, Anton hakkında bir şeyler biliyor olman gerek. Open Subtitles "كيرا" لابد و أنك تعرفي شيئاً عن "أنطون"
    Adama bir şey yapmış olman gerek. Open Subtitles لا بد و أنك فعلت شيئا لهذا الرجل.
    Ve sen orada olmam gerektiğini düşünecektin. Open Subtitles و أنك لن تعرفي أبدا انني أردت أن اكون معك
    Evet, bence yarisma çilginca Ve sen genç bedenine inanilmaz baski uyguluyorsun. Open Subtitles أجل, أعتقد أن تلك المنافسة مجنونة و أنك ترهقين جسدك بضغوط غير معقولة
    Diyelim ki Geary, ben hatalıyım Ve sen onu ortaya çıkardın. Sence, sonrasında ne olur? Open Subtitles لنفترض أني مخطئ و أنك كشفته فماذا سيفعل؟
    Ortada bir cinayet var Ve sen bize direnerek, tüm departmanını zan altında bırakıyorsun ve sadece bir isim verip kurtulabilecekken Pete tüm herkesi karakola sürükleyeceksin. Open Subtitles ولكن حدثت أننا نتحدث عن جريمة قتل و أنك تُعارض كشف الحقائق لمصلحتك وهذا يجرُ كل شخص الى منطقة الهاويه
    Sebebi şu, burası Vermont değil, çocuklarımız yok Ve sen de belediye başkanı değilsin. Open Subtitles أنه لم يكن لدينا أطفال, و أنك لست رئيس البلدية
    Hep dünyanın zor bir yer olduğunu ve başarabilmek için tam özgüvene ihtiyacımız olduğunu söylerdi. Open Subtitles كان يقول دائماً أن العالم مكان قاسٍ و أنك تحتاج الاعتماد التام على النفس لتعش فيه.
    Ama şimdilik, iyi olduğunu ve onu özlediğini söyleyebilirsin. Open Subtitles لكن فى الوقت الحالى يمكنك إخبارها أنك بخير و أنك تفتقدها كثيرا
    Bu teorin, ilişkilerin koşullu olduğunu ve insan ilişkilerine ihtiyacın olmadığını ya da onları hak etmediğini ya da beynindeki labirentte neler olup bitiyorsa onu kanıtlayacaktır. Open Subtitles و سيثبت هذا نظريتك بأن العلاقات مشروطة و أنك لا تحتاج للتواصل البشري أو تستحقه أو مهما كان يدور برأسك الغامض
    Şimdiye kadar Dünya'nın çevresinde 20 kere tur atmış olmalısın. Open Subtitles لابد و أنك سافرت عبر العالم عشرين مرة حتى الآن
    Açlıktan ölüyor olmalısın. Gel de seni bir doyurayım. Open Subtitles لا بُد و أنك جائع، تعال دعني أضع لك شيئاً لتأكله
    Sen şu beyaz polis olmalısın, ha? Zenciyi döven. Open Subtitles لآ بد و أنك ذلك الشرطى الأبيض الذى ضرب الرجل الأسود

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد