Biri yürüyemiyor, öteki düşünemiyor. | Open Subtitles | أحدهما لا يستطيع السير و الآخر لا يستطيع التفكير |
öteki yargılanacak ve kovulacak. | Open Subtitles | و الآخر سيحاكم و يطرد من العمل |
Bir tanesi sabit kamera ile diğeri ise elde taşınan kamera ile. | TED | أحدهما من خلال كاميرا ثابتة و الآخر من خلال كاميرا محمولة باليد. |
Düşün Jaka, birisi sakat diğeri ise çaylak bir polis. | Open Subtitles | فكّر بالأمر يا جاكا , أحدهما أعرج و الآخر مبتديء |
Zayıf olanı asansörcüye benziyordu... ve diğeri de jigaloya. | Open Subtitles | .النحيفيبدوكصبيمِصعَد. و الآخر يبدو و كأنه قواد. |
Biri öz oğlu, diğeriyse karısının ilk evliliğinden olma. | Open Subtitles | ولدٌ من نسله، و الآخر ولد زوجته من زوجها السابق. |
Oysa ki biri şempanze diğeri de inek beyni. | TED | إلّا أن أحدهما هو شمبانزي، و الآخر هو بقرة. |
Sen onunla tartışırken öteki de ceplerini boşaltır. | Open Subtitles | و الآخر يلتقط ما فى جيبك |
öteki de ödül avcısı. | Open Subtitles | و الآخر ايضا هو قاتل مأجور |
Evet, evet. Sen ve öteki. Sizin baş ağrılarınız. | Open Subtitles | أنت و الآخر و كل الصداع |
öteki ise-- | Open Subtitles | و الآخر إختر... |
Ve öteki ebeveyn de burada değil. | Open Subtitles | و الآخر ... لم يصل الى هنا |
Biri kendini yenilmez sandı, diğeri ise uçabileceğini. | Open Subtitles | أحدهم إعتقدَ بأنّه كان منيع و الآخر اعتقد انه يمكنه أن يطير |
Evet, ilki 6 ay önce diğeri ise geçen hafta kaybolduğu gece yapılmış. | Open Subtitles | أجل, الأول قبل 6 أشهر و الآخر في الإسبوع الماضي ليلة إختفائها |
Bununla şunu yapabilirizi mesela iki hastaya bakabiliriz, bunlardan biri bir ilaca cevap vermiş, diğeri ise cevap vermemiş olsun, ve şu soruyu sorabiliriz "Bu hastaların içlerinde olup biten şeydeki fark nedir?" | TED | فماذا نفعل بهذا هو، مثلا، نستطيع النظر إلى مريضين، واحد استجاب لدواء و الآخر لم يستجيب لدواء، و نسأل، " ما الذي اختلف داخلهم؟" |
Yatağı ikimizle birden paylaşıyorsun. Biri örtüyü çalar, ve diğeri de tüm gece tekme atıp döner. | Open Subtitles | ستشاركين الفراش مع أثنين منـا ، واحداً سيسرق الغطاء و الآخر سيركل الاول ويتقلب طول الليل. |
Biri, büyük küresel ekonomi, büyük küreselleşmiş ekonomi ve diğeri de geleneksel hükümetlerimizin ve onların uluslararası kurumlarının bu ekonomiyi yönetmekteki, şekillendirmekteki küçük ve çok sınırlı kapasitesi. | TED | أحدهما هو الإقتصاد العالمي الكبير الإقتصاد المتعولم الضخم و الآخر هو القدرات البسيطة ,المحدودة للغاية لحكوماتنا المحلية و مؤسساتهم العالمية لتحكم و تشكِل هذا الإقتصاد. |
Projenin bir parçası sanat ve diğeri de bilim. | TED | جزء من هذا المشروع فني و الآخر علمي |
Birisi yayın sınıfındaymış, diğeriyse okul sonrası futbol oynuyormuş. | Open Subtitles | واحد منهم في صف الإذاعة و الآخر يلعب كورة القدم بعد المدرسة. |
diğeriyse kurbanlarla ilgili bir ayrıntı. | Open Subtitles | و الآخر بخصوص الضحايا |
Ve şu an, içlerinden biri ölü ve diğeriyse... | Open Subtitles | والآن رجل منهم مات و الآخر.. |