Hazır bu kadar derin uykudayken kendinden biraz daha yaşlı erkekleri çekici bulacaksın. | Open Subtitles | و بما أنكِ غائبة عن الوعي، ستجدينَ نفسكِ منجذبة، للرجال المسنين نوعا ما، |
Hazır yalnız kalmışken, seninle kalmama izin verdiğin için teşekkür etmek istiyorum. | Open Subtitles | و بما أننا وحدنا أريد أن أشكرك على سماحك لي بالإقامة معك |
Param olmadığı için de bana 500 dolar borç vermeni rica ediyorum. | Open Subtitles | و بما أننى لا أمتلك نقوداً ، سوف أقدر لك أن تقرضنى 500 دولاراً |
Ve bu iş için de bütçemiz çok kısıtlı olduğundan gönüllüler arıyorum. | Open Subtitles | و بما أنَ ميزانيتنا صغيرة لهذا الشيء. أنا أطلُبُ مُتطوعين |
Ve madem kimse Manheim'ın odaları değiştireceğini bilmiyordu... | Open Subtitles | و بما أنه لم يكن من الممكن لأحد أن يعرف أن مانهايم سيقوم بتبديل الغرف |
Lincoln ve Gandhi ile birlikte cennetteyseler, liseden mezun olmamızı umursarlar mı sanıyorsun? Hayır. | Open Subtitles | و هم لا يعرفون ذلك و بما أنهم ميتون هل سيهتمون بتاريخ تخرجنا ؟ |
Ve Kelly Morris itiraf ettiğine göre... Hayır, bunu o yapmadı. | Open Subtitles | و بما أن كيلي موريس أعترفت لا أنها لم تفعلها |
Hazır yalnız kalmışken, seninle kalmama izin verdiğin için teşekkür etmek istiyorum. | Open Subtitles | و بما أننا وحدنا أريد أن أشكرك على سماحك لي بالإقامة معك |
Hazır polisin elinde hiç süpheli yokken, o, en akla yatkın adayı işaret etmeye karar verdi. | Open Subtitles | و بما أنه كان يعرف أن الشرطة لم تشتبه في أحد قرر توجيههم لأقرب المشتبهين بهم |
Hazır bunu yapmışken neden ellerimizi de arkaya koymuyoruz? | Open Subtitles | بالتأكيد, و بما أننا سنقوم بذلك لم لا نضع أيدينا وراء ظهورنا و نتناول |
Hazır sizin oradan geçerken fotoğraf albümünü alayım diyorum. | Open Subtitles | و بما أنني أمر بالبلدة ظننت ان احضر ألبوم الصور |
Ve yaşı 40'ın altında evli insanların %66'sı çocuk sahibi oluyorlar yani soru "onun ailesiyle tanışmaya Hazır mısın?" değil. | Open Subtitles | و بما أن المتزوجين تحت 40 لديهم أطفال في مقطع ٪66 المسألة ليست |
Hazır turtadan söz etmişken. | Open Subtitles | و بما أننا في موضوع الفطائر .. |
Başka bir takımla yemek yeme planım olmadığı için de mandalinalı tavuğumu uygun gıdam olarak zevkle tüketeceğim. | Open Subtitles | و بما أني لا أنوي تناول الطعام مع أية فِرَق أخرى سأتناول وجبتي برغبة مناسبة |
Leiomyoma bağırsak duvarında yerleşmiş ve ufak olduğu için de laparoskopik olarak çıkaracağız. | Open Subtitles | الورم موجود في جدار أمعاءك و بما أنه صغير, سأزيله باستخدام المنظار |
Ben, bazı bilgilere rastladım ve birbirimizi tanıdığımız için de bu duyulmadan önce yanına geleyim dedim. | Open Subtitles | حسناً، أتت لي بعض المعلومات و بما أننا نعرف بعضها، ظننت أني علي أن أخبرك قبل أن تنشر |
Ve madem gidecek bir yerimiz yok | Open Subtitles | و بما أننا ليسَ لدينا مكانٌ نذهبُ إليه |
Çünkü ben söz geçirilemeyen bir ergenim Ve madem öyleyim, artık Vicky'ye bakmak ev işleri ya da yemek yapmak umurumda bile değil. | Open Subtitles | أجل أنا أشتم هذا لأنني مراهقة غير خاضعة للرقابة و بما أنني كذلك أنا لا أمانع الإهتمام بـ (فيكي) |
Lincoln ve Gandhi ile birlikte cennetteyseler, liseden mezun olmamızı umursarlar mı sanıyorsun? Hayır. | Open Subtitles | و هم لا يعرفون ذلك و بما أنهم ميتون هل سيهتمون بتاريخ تخرجنا ؟ |
Bilgisayarı iade ettiğine göre bize yine para gelecek. Yine kasa parası. | Open Subtitles | و بما انة اعاد الكمبيوتر سيأتينا المزيد من النقود |
Annen baban vefat ettiğine göre, başka yakın akraban var mı? | Open Subtitles | ... و بما أن والديك قد ماتا فمن هم أقربائك من الدرجة الثانية؟ |