Baygındın ve bir karar vermek zorundaydım. | Open Subtitles | كنتِ غائبة عن الوعي و كان علي أن أتخذ قراراً |
Doğruyu yaptığımı hiç söylemedim ama bir seçim yaptım ve bununla yaşamak zorundaydım. | Open Subtitles | لم اقل أبداً أنني أتخذ الخيار الصائب لكني قمت بالأختيار و كان علي العيش معه |
Kapı içeriden kilitliydi ve ben kapıyı kırmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | الباب كان مغلقاً من الداخل و كان علي أن أحطمه |
Orada süt kalmayınca, Peach Caddesine gitmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | بالكامل بدون الحليب. و كان علي الذهاب إلى شارع الخوخ |
Gençken, umutsuzdum kesinlik isteğim vardı, yol bitmiş gibiydi ama oraya ulaşmam gerekiyordu. | Open Subtitles | عندما كنت أصغر سنا, كان هناك يأس, رغبة باليقين كأنما كان هناك نهاية للمسار, و كان علي أن أصل هناك |
Evet ve kameraya alındığımızı biliyordum. Bu yüzden evli olduğumuzu yutturmak zorundaydım. | Open Subtitles | صحيح، و كنت أعلم أننا نظهر على الكاميرا، و كان علي أن أقنعهم |
Onu öldürmek zorundaydım. | Open Subtitles | و كان علي أن أقتله |
Noel'den birkaç hafta önce Popüler Elektronik dergisinin kapağında Altair'i gördüm ve o kiti almak zorundaydım. | Open Subtitles | حسناً, كان الوقت بضع أسابيع قبل عيد الميلاد و رأيت حاسوب الـ(ألتير) على (غلاف مجلة (كهربائيات مشهورة و كان علي الحصول على تلك العدة. |
Onları cip ve fener almaya ikna etmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | ,و كان علي إقناعهم و أعطيتهم سيارة جيب و مصباح عوضاً عن ذلك |
Ben üstüme mısır şurubu döktüm, ben de bunları almak için kuru temizlemeciye gitmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | لقد سكبت شراب كارو على ملابسي و كان علي الذهاب الى محل التنظيف الجاف |
Geri döndüm ve onunla karşılaşmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | لذلك عدت و كان علي أن أمر بجانبه |
Ama ülkeyi terk etmek zorunda kalacaktık ve tüm ailemi düşünmeliydim. | Open Subtitles | لكننا سنضطر لمغادرة البلاد و كان علي ان افكر بعائلتي كلها |
Oğlandı ve onu öldürttüm çünkü bu artık bir son bulmalı ! | Open Subtitles | كان ابننا و كان علي أن أقتله لأن كل هذا يجب أن ينتهي |
Onu bütün gün görmedim. ve buraya ne şekilde vardığımızı bilmem gerek. | Open Subtitles | انا لم اره طوال اليوم و كان علي ان اعرف ما و ضعنا |
30 dakika içinde işte olmam gerekiyordu. | Open Subtitles | و كان علي أن أكون في مكان .العمل بعد نصف ساعة |
ve ona "artık yapamıyorum, tatlım" demem gerekiyordu. | Open Subtitles | و كان علي أن أخبرها "لا يمكنني فعل المزيد يا عزيزتي" |
Bir keresinde bizimkiler Noel tatiline gitmişti ve kaleyi zapetmem gerekiyordu ve eve giren iki hırsızı alt etmiştim. | Open Subtitles | حسناً، ذات المرة والداي ذهبا لقضاء إجازة الكريسماس و كان علي أن أدير الأمور حتى عودتها و أتصدّى لهذان اللصان اللذان حاولا اقتحام المنزل |