ويكيبيديا

    "يأتِ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gelmedi
        
    • gelmiyor
        
    • gelen
        
    • gelmeyecek
        
    • gelmediği
        
    • gelmeseydi
        
    • gelmemişti
        
    • gelip
        
    • gelmeyen
        
    • gelmediğini
        
    Bir hafta sonu baliga gitmek icin sozlestik ama asla gelmedi. Open Subtitles في نهاية الاسبوع عزمنا على الذهاب للصيد لكنه لم يأتِ أبداً
    Bir hafta sonu balığa gitmek için sözleştik ama asla gelmedi. Open Subtitles في نهاية الاسبوع عزمنا على الذهاب للصيد لكنه لم يأتِ أبداً
    Seni bir kere bile görmeye gelmedi. Bu nasıl hissettiriyor? Open Subtitles لم يأتِ لزيارتك ولو لمرة ما هو شعورك حيال ذلك؟
    Amerikalı gözlemci hakkında da yalan söyledin. Aslında gelmiyor, değil mi? Open Subtitles لقد كذبت بالفعل بشأن المراقب الأمريكي هو لن يأتِ.
    Son zamanlarda kendisiyle görüşme isteğiyle gelen yabancılar oldu mu? Open Subtitles ألم يأتِ أي شخص غريب للسؤال عن السيد "كارمايكل" مؤخراً؟
    Ben onun yerine buradayım. O bir daha gelmeyecek. Open Subtitles أنا هنا بدلا منه، هو لن يأتِ ثانية أبـدًا
    Yıllardır hiç rahip veya keşiş gelmedi. Open Subtitles لم يأتِ قساوسة و لا رهبان إلى هنا منذ سنوات
    Size eve yabancı gelmedi dedi değil mi? Open Subtitles قالت لك أنه لم يأتِ أي غريب للمنزل، أليس كذلك؟
    Kurşun yediğim zaman ve hastanede vücudumun bütün deliklerinden tüpler ve borular çıkarken beni ziyarete hiç gelmedi. Open Subtitles لم يأتِ لزيارتي حين أصبت بتلك الرصاصة عندما كنت مستلقيًا في المستشفى والأنابيب تتدفق داخلة وخارجة من كل فتحة في جسدي
    Kimse gelmedi. Radyo buralarda bir yerde olmalı. Open Subtitles لم يأتِ أحد من المفترض أن يكون المذياع هنا
    Gary gelmedi. Şimdi de malzemecilerden biri geç kaldı. Open Subtitles جاري لم يأتِ والآن واحد من رجال المفرمة متأخر أيضاً
    G.tveren öğleden beri bekliyorum burada. Hiç kimsede gelmedi. Open Subtitles أيّها الحقير، أنا أنتظر هنا منذ الغداء لم يأتِ أحد إلى هنا
    Bir saat oldu, sınıf arkadaşlarımın hiçbiri gelmedi. Open Subtitles مرّت ساعة، ولم يأتِ أحد من رفاقي في الصفّ؟
    Dinlence Sarayı Şirketi'nden önce buraya asla kimse gelmedi. Open Subtitles قبل أن تنتقل شركة قصر الترفيه لم يأتِ أحد إلى هنا أبدا
    Oysa hiç çıkmadı ve kimse onu ziyarete gelmedi. Open Subtitles بالرغم من أنها لم تخرج أبداً, ولم يأتِ أحدٌ لزيارتها
    Biraz endişelendim aslında seansın yarısı bitti ve hâlâ gelmedi. Open Subtitles لكني قلقة لأننا في منتصف الجلسة ولم يأتِ بعد
    Ortama uyum sağladım. Ama çağrı gelmedi. Hiç gelmedi. Open Subtitles اندمجت مع الآخرين و لكن النداء لم يأتِ، لم يأتِ أبداً
    Dört gün oldu. Kimse gelmiyor. Open Subtitles ‫يبحثون عنا في المكان الخطأ ‫مضت أربعة أيام ولم يأتِ أحد
    Deveril, Sir Carmichael'ı görmeye gelen yabancı oldu mu bu yakınlarda? Open Subtitles "ديفريل"، ألم يأتِ أي شخص غريب للسؤال عن السيد "كارمايكل" مؤخراً؟
    Howl gelmeyecek. Yardımınıza ihtiyacı yok. Open Subtitles ،لن يأتِ إلى هنا و ليس بحاجة إلى مساعدتك
    Ruslar olimpiyatlara gelmediği zaman, bütün ödülleri biz kazandık. Open Subtitles عندما لم يأتِ الروس فزنا نحن بكل شىء
    Sanırım o adam beni görmeye hiç gelmeseydi olması gerektiği gibi ölecektim. Open Subtitles فكّرت أنّه لو لم يأتِ ذلك الرّجل لزيارتي أبداً،
    Çok güçlü titreşimler alıyorum kukuletalı adam restoranı soymaya gelmemişti. Open Subtitles لديّ شعور خطير بأن صاحب القبعة لم يأتِ لسرقة المطعم ماذا كان يفعل إذاً؟
    Kral'ı görürsen, gelip beni bulmasını söyle. - Benden önce kimse onunla konuşmayacak. Open Subtitles اذهب للملك واخبره أن يأتِ لقابلتي لا أحد يتحدّث إليه، قبل أن أفعل، مفهوم؟
    72 saattir işe gelmeyen bütün şoförleri bulun. Open Subtitles كل سائق لم يأتِ للعمل في آخر 72 ساعة.
    İş yerini aradım ve bu sabah işe gelmediğini söylediler. Open Subtitles لقد إتصلت بمحل عمله وأخبروني أنه لم يأتِ إلى العمل هذا الصباح.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد