ويكيبيديا

    "يتحدثون" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • konuşuyor
        
    • konuşur
        
    • bahsediyorlar
        
    • konuştuklarını
        
    • konuşurlar
        
    • konuşurken
        
    • konuştuğunu
        
    • konuşmuyorlar
        
    • bahsediyor
        
    • konuşuyordu
        
    • konuşmuyor
        
    • konuşmak
        
    • konuştukları
        
    • konuştular
        
    • konuşmazlar
        
    Ben burada elektriği, kirayı, ısınmayı ve onların maaşlarını öderken 6 kişi burada bütün gün durmuş birbirine fıkra anlatıp filmler hakkında konuşuyor. Open Subtitles ستة أشخاص يقفون هنا لأيام لكى يمزحون و يتحدثون عن الأفلام بينما أدفع أنا الغاز و الإيجار و النور و الضرائب و رواتبهم
    İnsanlar benimle konuşuyor. Beni tanıyan ama asla tanışmadığım insanlar. Open Subtitles اناس يتحدثون الي انا يعرفونني , لكنني لم اقابلهم ابدا
    Bak, insanlar konuşur... Özellikle çocuklar. İstediğim son şey panik, anladın mı? Open Subtitles أنظر, الناس يتحدثون خصوصا هؤلاء الأطفال آخر شئ أريده هو إثارة الذعر,
    Seksin zevkinden bahsediyorlar, ama bu uçmanın zevki kadar uzun sürmüyor. Open Subtitles انهم يتحدثون عن متعه الجنس ولكنها لا ترقى الى تسليه الطيران
    Ormanda saklanan bir yaratık hakkında konuştuklarını duymuş. Ona kan verdiklerini. Open Subtitles إنه سمعهم يتحدثون عن مخلوق يقيم في الغابة، إنهم يمدونه بالدم.
    Tasarımcılar biçim ve içerik ile içerik ve biçim arasındaki ilişki hakkında konuşurlar. Şimdi, sizce bunun anlamı nedir? TED المصممون يتحدثون عن العلاقة بين الإطار والمحتوى، المحتوى والإطار، ماذا يعني ذلك؟
    Bu sabah aşağıya indiğimde bir masada oturmuş konuşurken gördüm ikisini. Open Subtitles عندما نَزلتُ هذا الصباحِ رَأيتُهم يَجْلسونَ في إحدى الطاولات ، يتحدثون
    2050 yılı için birçok insanın bu %80 lik azaltım hakkında konuştuğunu duymuşsunuzdur. TED لعام 2050، سمعتم العديد من الناس يتحدثون حول هذا الإنخفاض ب 80 في المائة.
    Sanırım insanlar, Uber sürücüleri ile konuşmuyorlar. TED أعتقد أنهم لا يتحدثون لسائقي خدمة أوبر.
    Çok sık işten çıkıyorum diye ofistekiler arkamdan konuşuyor olmalı. Open Subtitles من المؤكد أن يتحدثون عني بسبب استئذاني المُتكرر من العمل
    Kasabanın yarısı şimdi kilisede Tyson'ın sana yaptığını konuşuyor. Open Subtitles حول نصف سكان البلدة هناك الآن في الكنيسة يتحدثون حول ما فعله تايسن فيك
    Paris'te herkes, ormanda ele geçirilen ve "Aveyron'un Vahşi Çocuk'u" adı verilen o çocuğu konuşuyor. Open Subtitles الجميع في باريس يتحدثون عن طفل الغابة، طفل أفيرون المتوحش
    Tüm TV kanalları, Kanal 5, Kanal 3 gazeteler, dergiler hepsi elektrikli arabanın yeniden açılışını konuşuyor. Open Subtitles كل قنوات التلفيزيون, القناه الخامسه والقناه الثالثه الصحف و المجلات كلهم يتحدثون عن اعاده تشغيل عربات الكابل
    Hangi topraklarda insanlar ruhunuzu, arzusuyla doyurarak konuşur? Open Subtitles في أي أرض يتحدثون بلسان يملئ روحك بالشوق؟
    - Yıldız Geçidinden sadece tanrılar geliyor. Galiba bizden bahsediyorlar. Open Subtitles فقط الالهة تأتي من بوابة ستارغيت أعتقد انهم يتحدثون عنا
    Video: Don Blankenship: Bir şeyi açığa kavuşturayım. Al Gore, Nancy Pelosi, Harry Reid, ne konuştuklarını bilmiyorlar. TED فيديو: دون بلانكرشيب: دعوني أكون واضحاً حول هذا الأمر. آل غور، نانسي بيلوسي، هاري ريد، أنهم لا يعلمون ما يتحدثون عنه.
    Onun hakkında konuşurlar, nasıl görüneceğini kafalarında çözerler, grupta güç elde etmeye çabalarlar, TED يتحدثون عنها، ويتعرفون على كيف سيكون شكلها، ويتنافسون على الفوز،
    Bu yüzden seninle konuşurken görülmek istemiyorlar Diego'ya olanlardan sonra. Open Subtitles لذا هم لا يريدون أن تتم مشاهدتهم وهم يتحدثون معك
    onlar bir sonraki Karmapa'yı arıyorlardı ve onların anne ve babam ile konuştuğunu farkettim, sonra haberler geldi ve bana Karmapa olduğumu söylediler. TED كانوا يبحثون عن الكارمابا القادم، لاحظت انهم يتحدثون مع امي وأبي. وأتتني الاخبار بأن اخبروني أنني الكارمابا.
    Ve dünyanın bir çok yerinde, özellikle de zengin ülkelerde yeni reaktör inşa etmeyi konuşmuyorlar. TED وفي معظم العالم، وفي البلاد الغنية خاصةً، لا يتحدثون عن بناء مفاعلات جديدة،
    Bu İntikam Melekleri olayı gerçek dünyada bizden bahsediyor olmalılar. Open Subtitles بسبب الملائكه المنتقمه لابد أنهم يتحدثون عنه فى العالم الحقيقى
    Birleşmiş Meyveciler sanki muzu siz icat etmişsiniz gibi konuşuyordu. Open Subtitles اولئك الأولاد من شكرة الفواكه المتحدّة يتحدثون عنك كما لو أنك إخترعت الموزة اللعينة
    Aileler bölünüyor, arkadaşlar artık birbirleriyle konuşmuyor. TED حيث أصبحت العائلات منقسمة، ولم يعُد الأصدقاء يتحدثون إلى بعضهم،
    Yapacağı şeyi sürekli konuşmak yerine onu yapan insanlar kazanır. Open Subtitles للناس الذين لا يتحدثون فقط عن ما ينون القيام به
    Çok konuştukları doğru, ama bir şey söylüyorlar mı, bu başka bir konu. Open Subtitles انهم يتكلمون كثيرا لكن هم على اى حال لا يتحدثون فى شئ مجدى
    Siyaset hakkında çok az konuştular. TED فقد كانوا يتحدثون قليلاً للغاية عن السياسة.
    İşlerini düzgün yapmak için, sadece birkaç yüz kişi ile konuşmazlar. TED وللقيام بعملهم بشكل مناسب، فإنهم لا يتحدثون فقط إلى بضع المئات من الناس.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد