Dagnine buraya gelmeden önce, dışarıya çıkmanın bir yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نجد مخرجاً قبل أن يصل داجنين إلى هنا |
İşbirliği yapmak için bir yol bulmalıyız dış politika... aşılması güç engellerle dolu. | Open Subtitles | يجب أن نجد طريقة للتعاون.. بينما ندرك أن السياسة الخارجية لا تدار بالوكالة |
- Durdurmanın bir yolunu bulmalıyız. - Silahın yerini bilmiyorum. | Open Subtitles | يجب أن نجد طريقة لنوقفه أنا لا أعلم مكان السلاح |
Kağıt bebeği bulmamız gerek. Bir sonraki saldırısının nerede olacağını öğrenmeliyiz. | Open Subtitles | يجب أن نجد تلك الدمية الورقيّة، ونرى أين ستكون ضربتُه القادمة. |
Bizimle birlikte çalışacak yeni, güçlü insanlar bulmamız gerek. | Open Subtitles | يجب أن نجد أناساً جدداً .. أناساً أقوياء أناساً ليعملوا معنا |
Onun velisi olarak, ona bir damat bulmak zorundayız. | Open Subtitles | بما أنها تحت رعايتنا، يجب أن نجد لها عريس |
Parayı bulmamız gerekiyor. | Open Subtitles | لا أريد أية إحتمالات يجب أن نجد تلك النقود |
Biliyor musunuz, belki de polisin daha az olduğu bir yerde okul bulmalıyız. | Open Subtitles | أتدرون, يجب أن نجد مدرسه بها عدد أقل من الشرطين في كل مكان |
Bu şeyleri çıkarmanın bir yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نجد طريقة ما للتخلص من هذه الأشياء |
Başka bir çıkış yolu bulmalıyız. Başka bir yol var mı? | Open Subtitles | ــ يجب أن نجد طريق آخر للخروج ــ هل هنالك طريق آخر ؟ |
Mezarcıyı bulmalıyız. Ya da burada görevli bir başkasını. | Open Subtitles | يجب أن نجد الحانوتي أو أحدا من صالة إستقبال الجنازات |
- Giles'ı bulmalıyız. Neler olup bittiğini anlar, değil mi? | Open Subtitles | يجب أن نجد جايلز سوف يعرف ماذا يجرى هنا ، أليس كذلك ؟ |
Babanı bulmalıyız, Chris. O iyi değil. | Open Subtitles | يجب أن نجد والدك يا كريس إنه ليس بصحة جيدة |
Çok heyecan verici saptamalar bunlar ama bizim başı dertte olan birini bulmamız gerek. | Open Subtitles | إنها فطنة تثير الإنتباه, و لكن يجب أن نجد شخصاً ما يعانى من مشاكل |
Kanayanı bulmamız gerek. Neredeyse gidici. | Open Subtitles | يجب أن نجد المكان الذي ينزف,أنه يدخل في جلطة |
Örnek X'i bulmamız gerek... bir panzehir yapabilmek için bize kan vermesine ikna etmek gerek. | Open Subtitles | يجب أن نجد المريض المجهول نقنعه أن يعطينا قليلاً من دمائه لنتمكنمنصنعالدواء. |
Başka çocukları öldürmeden bulmak zorundayız. | Open Subtitles | نحن يجب أن نجد هذا الشئ قبل أن يقتل أطفال أخرى |
Haklısın, bu Marilyn Manson'u bulmak zorundayız ve ben de bu p.çe veya oro.puya aklımdan veya penisimden biraz vereceğim. | Open Subtitles | يجب أن نجد مارلين مانسن هذا و أنا سأعطي ذلك النذل أو العاهرة قطعة من عقلي أو قضيبي |
Bu yıl moda magazin dergi bölümümüz... için bir fotoğrafçı bulmamız gerekiyor. | Open Subtitles | هذه السنة، يجب أن نجد مصور لمجلة أزياء متجرنا |
Birileri daha zarar görmeden Warren'la öbürlerini bulmamız gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن نجد أي شيئ من قبل أن يتأذي أي شخص آخر |
Çıkışı kendi başımıza bulmamız gerekecek anlaşıIan. | Open Subtitles | و هذا يشبه أننا يجب أن نجد وسيله تخرجنا من هنا |
Bir yer bulup kazmalıyız. Ne kadar çabuk o kadar iyi. | Open Subtitles | يجب أن نجد مكانا لنحفره و كلما كان أبكر كان أفضل |
Yanılırsak bizi bu işlemden çıkarması için birine ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | وإذا كنا مخطئين يجب أن نجد من يخرجنا من هذا الإستثمار |
Bir yıl dönümüne saygı göstermek sağlıksız veya yanlış bir şey değil, ama bunu özel olarak yapman için bir yol bulacağız. | Open Subtitles | كما تعلم، بأنه غير مضر لو إحتفلت بذكراك السنوية، لكن يجب أن نجد طريقة لتحتفل بها بخصوصية |
- İkinizin baş başa kalmasını sağlamalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نجد طريقة لتكونا وحدكما. |
Pilot ölmüş. Bir çıkış yolu bulmamız lâzım. | Open Subtitles | ، لقد توفي قائد الطائرة . يجب أن نجد طريقا للخروج |