Size şunu kesin olarak söyleyebilirim, bir sonrakinin adını Aşırı Büyük Teleskop koymayı planlıyorlar. | TED | استطيع ان أؤكد لكم أنهم، يخططون لتسمية التلسكوب القادم بالتلسكوب الكبير للغاية. |
Bence yerlileri asker yapıp bütün Afrika'yı ele geçirmeyi planlıyorlar. | Open Subtitles | بالطريقة التي بدت عليها انهم يخططون لجعل الجنود من المواطنين والسيطرة علي جميع افريقيا اين القس؟ |
MI-5 istihbaratı İrlanda Kralları'nın Amerika'ya bir gezi planladıklarını doğruladı. | Open Subtitles | المكتب الخامس أكد ان الملوك الايرلنديين يخططون لنزهة قرب الولاية |
Teröristler, ABD'nin başka bir büyük şehrine saldırı planlıyor olabilir. | Open Subtitles | ربما الأرهابيين يخططون لتنفيذ هجوم آخر على مدينة أمريكية كبيرة. |
Ben gidip Sam Amca'nın bizim için ne planları varmış öğrenmeye çalışacağım. | Open Subtitles | بينما أحاول أن أكتشف ما يخططون لفعله بنا بعد تسجلنا بالجيش الأمريكي |
Ama ya bizim duymamızı ve görmemizi, ortakyaşamları yedikten sonra geri kalanları bizim içimize koymayı planladıkları için umursamıyorlarsa. | Open Subtitles | لكن ماذا لو كان لا يهتم بما نرى أو نسمع لأنه عندما ينتهون من أكل السمبيوت يخططون لوضع الباقي فينا |
Daha da kötüsü, silahlıydılar ve... bir yere saldırmayı planlıyorlardı. | Open Subtitles | وكان هناك ما هو أسوء لقد كان لديهم أسلحة وكانوا يخططون للهجوم على مكان ماً |
Kilikyalı korsanlardan gemi sağlayıp yurtlarına dönmeyi planlıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يخططون لأخذ سفن مع قراصنة صقليين يعودوا لأوطانهم |
Evet, sanırım Bayan Doris Anderson'u getirmeyi planlıyorlar. | Open Subtitles | نعم اعتقد انهم يخططون لاستضافة آلانسة دوريس أندرسون هناك |
Guilder' dan gelen katiller hırsızlar ormanına sızdılar, ve düğün gecemizde eşimi öldürmeyi planlıyorlar. | Open Subtitles | القتله من جيلدر يتسللون الى غابة اللصوص و يخططون لأغتيال عروسى فى ليلة زفافنا |
İşi bu gece, burada yapmayı planlıyorlar. | Open Subtitles | إنهم يخططون ليعملوها الليلة هنا, لذا يحاولون إيقاعى |
Zamanı gelmişti. Ne yapmayı planlıyorlar? | Open Subtitles | وهذا في الوقت الحالي ما الذي يخططون اليه |
Bunu yıllardır planlıyorlar, ama bugüne dek onları durdurabildim. | Open Subtitles | كانوا يخططون لهذا منذ سنين عديدة لكنى تمكنت من إيقافهم حتى الآن |
İnsanların ne düşündüklerini ne planladıklarını önceden bilmek istiyordu. | TED | كان يريد المعرفة مسبقًا بما يفكر الناس وما يخططون. |
Mesajlarımda savaşın ilerleyişindeki durumu Ve ne yapmayı planladıklarını yazıyordum. | TED | أرسل رسالة عن أخر تطورات الحرب ومالذي يخططون لفعله . |
- Evet, efendim. Kaynaklarıma göre Ruslar bir hafta önce planlıyor. | Open Subtitles | مصادري تخبرني بان الروس يخططون لاطلاق واحد في وقت سابق |
Bana torunlarımın ne kadar zengin olacaklarını salladıkları onca zaman birde yedek planları varmış | Open Subtitles | ارأيت كل هذا الوقت كانوا يخبروني كم سيصبح أحفادي أغنياء ولكنهم كانوا يخططون من وراء ظهري |
Tamam, kopyalama cihazlarını ben almıştım, ama ne planladıkları hakkında hiç bir fikrim yoktu. | Open Subtitles | حسنا , نعم أخذت أداة التقليد , بدلتها بالمزوره لكن , لم أعلم مالذي يخططون له |
Batılı istihbarat birimlerince tespit edilmeden Khruschev ve Ulbricht önlemleri daha da sertleştirmeyi planlıyorlardı. | Open Subtitles | بعيدًا عن أنظار ،المخابرات الغربية كان خروشوف وأولبريشت يخططون لتدابير أكثر صرامة |
Sizce kardeşim ve bu Amerikalı avukatlar neyin peşinde? | Open Subtitles | ماذا تظن إنهم يخططون إلى؟ أخى وهؤلاء المحامين الأمريكان؟ |
Xboxları isteyenlerin planı yan taraftan buraya gelmek. | Open Subtitles | أمّا الأطفال الراغبين بالإكس بوكس فإنّهم يخططون للقدوم من اليسار من هنا |
Neyin peşindeler acaba? | Open Subtitles | الآن ما الذي يمكن أَنْ يَكُونوا يخططون له؟ |
Bir grup hainin bir şeyler planladığını duydum. | Open Subtitles | سمعت إشاعات أن الأوغاد المبعدين يخططون لشيء ما |
Beni kapı dışına yuvarlamayı falan mı düşünüyorlar yoksa ona da üşenip yağlı bir tahta parçasının üzerine yatırıp pencereden aşağı kaydırmayı mı düşünüyorlar? | Open Subtitles | هل يخططون أن يدحرجوني من خلال الباب على الأقل أم سيضعوني على لوح خشبي مدهون ثم يزلقوني من خلال النافذة؟ |
Kuşkuluyum ama gösteriye katılmayı planlıyorlarsa | Open Subtitles | إن كانوا يخططون للإنضمام لمسابقة المواهب |
Ama bu çiftin, Gordon'ın parasını aileye kazandırmak için bir plan yaptığını anlamıştın. | Open Subtitles | ولكنك كنت تعلم انهم كانوا يخططون ضد هذا الثنائى ليستعيدوا اموال جوردن للعائلة |
Gidip bir seks alemi yapıp tüm şehri hasta etmeyi planlıyorlarmış. | Open Subtitles | و كانوا يخططون لحملة جنسية و ينشروا المرض فى البلدة كلها |
Bunlar 5-7 yaşları arasındaki çocukların anneleri ya da 3 ay içinde yeni bir telefon almayı planlayan gençler olabilir. | TED | من الممكن أن يكونوا أمهات لأطفال بين الخامسة والسابعة، أو مراهقين يخططون لشراء هاتف جديد خلال الثلاثة أشهر القادمة. |