"يراني" - ترجمة من عربي إلى تركي

• görmek
• görmesini
• görmedi
• görüyor
• görmüyor
• gören
• görünce
• görmeden
• görünmek
• görmesin
• gördü
• görmez
• görecek
• görmeye
• göremiyor

Beni görmek istemeyebilir, ama her zaman seni görmek isteyecektir.
ربما لا يريد أن يراني .. لكنه بالتأكيد يريدك أنت

Bu yüzden ve beni ölü görmek isteyecek bir kaç yanık izinden.
هذا و سببان آخران، آثار الحرق من الذي يريد أن يراني ميتـه

Ve ağlamak için tribünlerin altına girdin Çünkü kimsenin beni görmesini istemiyordum
و ذهبت مسرعة تحت مقاعد المشجعين لأني لم أرغب بأن يراني أحد

Beni dokuz yıldır görmedi ama daha başlangıç çizgisini geçmeden geldiğimi bilecektir.
إنه لم يراني لمدة تسع سنوات , ولكنه سوف يعرف أني هنا قبل ان احضر.

Bu zengin beni yolda yürürken görüyor.
وهذا رجل ثري جداً ، يراني امشي في الشارع

Ayrıca beni "sağır birisi" olarak görmüyor.
إلى جانب، أنه لا يراني كشخص أصم.

Çünkü beni bu siyah cüppeyle gören ilk kişinin öğretmenim olmasını istiyorum.
لأن أريدُ معلّمَي أن يَكُونَ أول واحد يراني إلبس هذه العباءة السوداء

İnsanlar beni ekranda görünce umarım gülmezler.
آمل أن يراني الناس على الشاشات وأن لا يضحكوا

Hoşçakal. Birileri beni görmeden gitsem iyi olur.
من الأفضل أن أخرج من هنا قبل أن يراني أحد

Seni görmek istedim. Birlikte görülmemiz de artık umurumda değil...
أردتُ أن ألقاكِ، ولم أعد أكترث من يراني وأنا ألقاك

Anlayacağınız, ben departmanın rozet taşırken görmek isteyeceği son insanım.
لذلك أنا اخر شخص يريده القسم ان يراني مرتديا الشارة.

Golf arabasını kazandığımda, o aptal surat ifadesini görmek için sabırsızlanıyorum.
لا أستطيع الأنتظار لارى وجهه السمين الغبي عندما يراني افوز بالعربة

Öyle olmam gerektiğini anladım ve çocuğun beni ağlarken görmesini istemedim.
اكتشفت ان هذا هو الشكل الذي من المفترض ان تكون عليه ولم ارد ان يراني ذالك الفتى ابكي

Deniz Kuvvetleri'ndekilerin cenazede beni ağlarken görmesini istemiyorum.
لا أريد أن يراني رجال المارينز أبكى في الجنازة

Michael'in beni böyle görmesini istemiyorum.
لا اريد لمايكي ان يراني على هذه الطريقة واعتقد ان ذلك افضل

Evet, hâlâ buradayım. Her şey yolunda. Beni görmedi.
نعم ، انا ما زلت هنا كل شئ علي ما يرام ، هو لم يراني

Beni hala koşunca astımı tutan, küçük, tombul kızı olarak görüyor.
انه دائما يراني هذه الفتاة الصغيرة كنت دائما المستهتر اللامبالي

Arkadaşlarını, ailesini, benimkileri görmüyor.
و لا يرى اصدقائه ولا والديه ولا يراني انا أيضاً!

Beni gören ilk polis tahminen içeri tıkacak.
ربّما سأصبح رهن الإعتقال بواسطة أول شرطي يراني.

Umarım beni görünce kriz geçirir dili boğazına kaçar.
أتمني عندما يراني يحصل علي نوبة ويبتلع لسانه

Bu yüzden, yarın Lord Farquaad'la güneş batmadan ve beni böyle görmeden önce evlenmeliyim.
لذلك يجب أن أتزوج فاركواد غداً قبل الغروب فلا يراني هكذا

James o ahırdan çıktığı zaman aşık olduğu kadın gibi görünmek istiyorum.
عندما يخرج جيمس من تلك الحظيرة أريد أن يراني كلفتاة التي أحبها

S.ktirin. Buraya kadar beni kimse görmesin diye sürüne sürüne gelmek kolay mı sanıyorsun?
حسناً,اللعنة عليك أيه الشرطي تعتفد أنه سهل؟ أنا أزحف هنا حتى لا يراني أحد و أنت تعتقد أن هذا سهل.

Lonnie'nin parayı alması gerekiyordu. Çocuğun Beni görmemesi gerekiyordu. O benim yüzümü gördü.
لوني كان من المفترض أن يحضر المال لم يكن من المفترض أن يراني ..

Sadece bakmak istiyorum. Camdan bakacağım. Beni görmez.
لن أدخل، أريد فقط أن ألقي نظرة عبر النافذة، لن يراني

Belki insanlar beni görecek bir şey olmadığı için görmüyordur.
ربما لا يراني الناس لأنه لا يوجد هناك شيئاً يرونه

Adam bugün beni görmeye geldiğinde, onun en çok parçalarından birini çalıyordu.
عندما أتى أدم لكي يراني اليوم كان يعزف إحدى معزوفاته الأكثر صعوبة

Belki beni göremiyor, ama bir şeyler hissetti.
ربما هو لم يستطع ان يراني لكن هو شعر بشيئ ما