3 milyar daha insan bağlı olduğunda, onlar görüşmenin bir parçası olmak istiyorlar. | TED | مع إتصال 3 بلايين إضافية من الناس، سوف يريدون أن يشاركوا في النقاش. |
Artık savaş bittiği için, Enzo'yu İtalya'ya geri yollamak istiyorlar. | Open Subtitles | الأن بعد انتهاء الحرب يريدون أن يعيدوا انزو الى ايطاليا |
Evet, evet, yapmak istedikleri şey bu. Seni öldürmek istiyorlar. | Open Subtitles | نعم , نعم , ذلك مايريدون عمله يريدون أن يقتلوك |
Bu yüzden seninle konuşurken görülmek istemiyorlar Diego'ya olanlardan sonra. | Open Subtitles | لذا هم لا يريدون أن تتم مشاهدتهم وهم يتحدثون معك |
Burada bizimle saklanamazsın. Bizi öldürmek isteyen şu çılgınlar yüzünden dışarıda saklanmalısın. | Open Subtitles | لن تختبئ هنا معنا أنت اختبئ مع المجانين الذي يريدون أن يقتلونا |
Şey iki insan birbirini gerçekten sevdiğinde aynı ailenin parçası olmak ister. | Open Subtitles | حسنا عندما يحب شخصين بعضهم يريدون أن يصبحوا جزء من نفس العائلة |
Sanırım, hizmetlerinde olduğum insanlar, seni biraz daha tanımak istiyorlar. | Open Subtitles | أعتقد القوم الذين أعمل لحسابهم يريدون أن يتعرفوا عليك أكثر |
Bu onarımlar bitene kadar otobüsleri kaldırmak istiyorlar. Gitsem iyi olacak. | Open Subtitles | يريدون أن يوقفو خدمة ألحافلات لكي ينهون ألبناء, يجب أن أذهب |
Bir yandan dibe vurmamızı istiyorlar, diğer yandan da tepede olmamızı. | Open Subtitles | يريدون أن نكون في الأسفل يريدون أن نكون في الأعلى ؟ |
Mahkemede Robert Vaughn tarafından aklandın. Bunun hakkında bilgi istiyorlar. | Open Subtitles | لقد بدأوا بروبرت فون ، لكنهم يريدون أن يعرفوا المزيد |
Mahkemede Robert Vaughn tarafından aklandın. Bunun hakkında bilgi istiyorlar. | Open Subtitles | لقد بدأوا بروبرت فون ، لكنهم يريدون أن يعرفوا المزيد |
Vogue hakkında konuşmuşken kitabının çıkışına eşlik edecek bir bölüm yazmanı istiyorlar. | Open Subtitles | و بالحدبث عن هذا يريدون أن تكتبي قطعة لتتماشى مع نشر كتابك |
Rüzgar değişiyor, insanlar yorgun, güvenlik istiyorlar, onlar vatanlarını geri almak istiyorlar. | Open Subtitles | الحاله تتغير,الناس تعبت انهم يريدون الأمان انهم يريدون أن يسترجعوا وطنهم الأم |
Karakola gidip, aralarında bizim eşyalarımızın olup olmadığını teyit etmemizi istiyorlar. | Open Subtitles | يريدون أن يعرفوا إذا بإمكاننا الذهاب هناك للتعرف على أي شيء |
Demek, sadece kötü bir adamın iyi bir adamla kavgasını görmek istiyorlar? | Open Subtitles | إذاً، فهم يريدون أن يروا شخصاً جيداً.. يضرب شخصاً شريراً أليس كذلك؟ |
Bana göre sadece biz de ölümlüyüz diye duyurmak istemiyorlar. | Open Subtitles | يبدو إلى أنهم لا يريدون أن يعلنوا أننا لسنا خالدين. |
Yeniden keşfetmeler senin gibi olmak isteyen yıldız adayları içindir. | Open Subtitles | تجديد الذات للمشردين غير المشهورين لمن يريدون أن يصبحوا مثلك |
Ben erkeklerin inanmak istedikleri şeyi inandırmak için para alıyorum. | Open Subtitles | وظيفتي أن أجعل الرجال يصدقون ما يريدون أن يصدقوه أجل |
Böyle zamanlarda herkes uçmak ister. Uçmak ve hızlı olmak. | Open Subtitles | في أوقات كهذه الناس يريدون أن يتخدروا بسرعة |
Ama diğerleri görüşmeyecek. O yüzden sana "Hoşça kal" demek istediler. | Open Subtitles | ولكن هؤلاء الأشخاص لن يروك مجددا لذا هم يريدون أن يودعوك |
Ama çok büyük bir piyasa var, insanlar bunu bilmiyor ya da bilmek istemiyor. | TED | ولكن توجد سوقا ضخمة هناك ، والناس لا يعرفون عن ذلك ، أو أنهم لا يريدون أن يعرفوا. |
Belki de bu bulunmak istemeyen casusların yaptıkları bir şeydir. | Open Subtitles | لربّما هذا مثل مهمّة الجواسيس الذين لا يريدون أن يوجدوا تعرفين |
Melekler dünyayı almak istiyorlarsa, Bir şeyler yapmalılar! | Open Subtitles | الخانعين يريدون أن يرثوا الأرض. سيعرفون قدرهم الآن |
Bir sebepten dolayı insanlar sana bilmelerini istemedikleri şeyler söylüyorlar. Bu şaka değil. | Open Subtitles | الناس يخبرونك أشياء هم لا يريدون أن تعرفيها هذه ليست نكتة |
çocuklarına izin vermeyen aileler var. Ailenin diğer kısmı, kendileri bizzat katılmadılar çünkü öne çıkardığım bu geçmişle ilişkilendirilmek istemediler ama giysilerini verdiler. | TED | قسم آخر من العائلة قدموا ملابسهم عوضاً عن حضورهم، لأنهم لا يريدون أن يكونوا معروفين بالماضي الذي كنت أسلط الضوء عليه. |
Bu insanlar kahramanca yaşamak isterler. Bırakalım da kahramanca ölsünler. | Open Subtitles | مثل هؤلاء الأشخاص يريدون أن يعيشوا كالأبطال، فليموتوا كالأبطال أيضاً |
Yedikleri tavukların isimlerini bilmek isteyen ve kendi elektrikli araçlarını süren bu heriflerin oluşturduğu büyük bir servet var. | Open Subtitles | قد تُصنع ثروة هائلة بواسطة هؤلاء الرجال الذين يقودون سياراتهم الكهربائية و يريدون أن يعرفوا أسماء الدواجن التي يأكلونها |
Kaynaklarımız arttı ve çok sayıda insan müttefikimiz olmak istiyor. | Open Subtitles | قد زادت مصادرنا وكثير من الناس يريدون أن ينضموا إلينا |